İstanbul'a 4 saat uzaklıktaki Çanakkale'de gezilecek yerler listesi: Şehitler Abidesi, Truva Antik Kenti, Assos ve daha fazlası...

I. Dünya Savaşı Çanakkale Deniz ve Kara Muharebelerinin yapıldığı yerler Çanakkale gezisi kapsamında ziyaret edilebilecek Gelibolu Yarımadası içerisindedir. Ayrıca batık gemiler, toplar, siperler, kaleler ve burçlardan ve savaşla ilgili yüzlerce başka kalıntıdan oluşan geniş bir yelpazenin yanı sıra 60.000'i aşan şehitlerimizin ve yine 250.000'i aşan Avustralya, Yeni Zelanda, İngiliz ve Fransız askerlerinin savaş mezarları ve anıtları buradadır.

Conk Bayırı, 57. Piyade Alayı Şehitliği, Seyit Onbaşı Anıtı, Nusret Mayın Gemisi, Namazgah Tabyası, Çanakkale Şehitler Abidesi, Anzak Koyu, Mehmetçiğe Saygı Anıtı, Settülbahir Kalesi ve Çanakkale Şehitlikleri buradadır.

Muharebe alanları, savaş mezarları, anıtlar ve savaşla ilgili kalıntılar "tarihi sit alanı" ve "kültürel varlık" olarak tescil edilmiştir. Ayrıca MÖ 4000 tarihine dek giden birçok "Arkeolojik sit alanı ve anıtı" vardır. Çok çeşitli "doğal sit alanları ve anıtlar" içerisinde ise kumsallar, koyaklar, Akdeniz çalıları(maki) ile karışık koru parçaları, çarpıcı görünümlü jeolojik ve jeomorfolojik oluşumlar, bir tuz gölü(yakın zamana kadar bir kıyı gölüydü) ve 15. yüzyıl askeri mimarisinin eşsiz örneklerini içeren ilginç bir "kültürel miras" koleksiyonu vardır.

Çanakkale Şehitlikleri isimleri ise şunlardır; Büyük Anafarta Şehitliği, 57. Piyade Alayı Şehitliği, Kaymakam Yarbay Hasan Bey Şehitliği, Şahindere Şehitliği, Kocadere Hastane Şehitliği, Kireçtepe Jandarma Şehitliği, Sarıtepe Şehitliği, Zığındere Sargıyeri Şehitliği, Gözetleme Şehitliği, Kesikdere Şehitliği, Karayörük Deresi Şehitliği, Seyid Onbaşı ve Mecidiye Şehitliği, Çamburnu Şehitliği, Akbaş Şehitliği, Yahya Çavuş Şehitliği

Gelibolu Yarımadası'nda gezilecek yerler ve Çanakkale Şehitlikleri detayları için tıklayınız:
18 Mart Çanakkale Zaferi'nde Gelibolu Yarımadası'nda Gezilecek Yerler

Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı konumu için tıklayınız: Gelibolu Yarımadası Tarihi Milli Parkı

Şehitler Abidesi, Çanakkale gezilecek yerler içerisindeki Gelibolu Yarımadası'nda, Çanakkale Boğazı'nın ucunda Morto Koyu önündeki Hisarlık Tepe üzerinde yer alan anıttır.

1915 yılında I. Dünya Savaşı sırasında Çanakkale Savaşları'nda hayatını kaybeden Türk askerlerin anısına yaptırıldı. Dört ayak ve bir kubbeden oluşan 41,7 metre yüksekliğindeki yapı, Feridun Kip, İsmail Utkular ve Doğan Erginbaş tarafından tasarlanmıştır. Temeli 17 Nisan 1954 tarihinde atılmış ve 21 Ağustos 1960 tarihinde ziyarete açılmıştır.

Yanında Mehmetçik Anıtı, Türk Bahçesi, Mustafa Kemal Çanakkale'de Anıtı, Yaralı Asker Anıtı, Meçhul Asker Kabri ve Türk Şehitliği bulunur.

Şehitler Abidesi konumu için tıklayınız: Şehitler Abidesi

Truva Antik Kenti Kaz Dağı diğer adıyla İda dağı eteklerinde tarihî bir kenttir. Çanakkale'de gezilecek yerler arasında bulunan antik kent, günümüzde Hisarlık olarak adlandırılan arkeolojik bölgede yer alır.

Çanakkale Boğazı'nın güneybatı ağzının hemen güneyinde ve Kaz Dağı'nın kuzeybatısında bulunan bir şehirdir. Homeros tarafından yazıldığı sanılan iki manzum destandan biri olan İlyada'da bahsi geçen Troya Savaşı'nın gerçekleştiği antik kenttir.

1870'lerde Alman amatör arkeolog Heinrich Schliemann tarafından Tevfikiye köyü civarında keşfedilen antik kentte çıkan eserlerin çoğu yurt dışına kaçırılmıştır. Eserler günümüzde Türkiye, Almanya ve Rusya'da çeşitli müzelerde sergilenmektedir. Antik kent; 1998 yılından beri Dünya Miras Listesi'nde, 1996 yılından beri de Millî Park statüsündedir.

Truva Antik Kenti konumu için tıklayınız: Truva Antik Kenti

Troya Müzesi, Türkiye'nin Çanakkale ilinde Troya antik kentine ait eserlerin sergilendiği arkeoloji müzesidir. Çanakkale, neolitik çağdan tarihi çağların başlangıcına kadar birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir kenttir. Çanakkale'nin Tevfikiye Köyü yakınlarında bulunan Troya Antik Kenti de geçmişte Avrupa ve Asya arasında yer alan önemli ticaret yerleşim yerlerinden biridir. Müzenin kuruluş amacı Homeros'un M.Ö. 8. Yüzyıla ait İlyada ve Odysseia destanına konu olan ticaret, zenginlik ve savaş kenti olarak ilgi çeken Troya şehrinin tarihi kalıntı ve koleksiyonlarına ev sahipliği yapmak ve yurt dışına kaçırılmış eserlerin iadesi işlemlerini gerçekleştirmektir. Bu düşünceden de hareketle müzede kopya esere yer verilmemektedir.

Troya Müzesi konumu için tıklayınız: Troya Müzesi

İstanbul'a 4 saat olan Çanakkale'de bulunan Assos Antik Kenti, Ayvacık ilçesinin yaklaşık 17 km güneyindeki Behramkale Köyü'nde yer alan bir antik kenttir.

Antik Çağda Troas diye adlandırılan bölgenin güney ucunda volkanik bir tepenin zirvesi ve yamaçlarında, Midilli adasının karşısında kurulmuştur. Tarih boyunca Lidya, Pers, Pergamon¸ Roma egemenliği altına giren bölge Orta Çağ'da terk edilmiş; 1880-1883 yıllarında Amerikan Arkeoloji Enstitüsü'nün yaptığı kazılar sırasında Amerikalı genç mimar Francis H. Bacon tarafından bulunmuştur.

Aktif olduğu zamanlarda Assos, bulunduğu bölgedeki tek büyük limana sahip olduğu için geçen gemiler sayesinde zengin olmuştu. Assos'taki andezit taşından imal edilen lahitler, içine konan cesetlerin çabuk çürütmesi ile dünyaca ün yapmış; antik dönemde Lübnan, Suriye, Yunanistan ve Roma'ya ihraç edilmiştir.

Antik Çağ'ın büyük düşünürlerinden Aristoteles'in bu kentte üç yıl yaşamış ve felsefe okulu kurmuş olması nedeniyle felsefe tarihi açısından önem taşır. Assos Antik Kenti, Pavlus tarafından da ziyaret edilmiştir ve kent bu nedenle Hıristiyanlarca kutsal olarak kabul edilir.

MÖ 900'lerde kurulan bu kentin en gözalıcı yeri en tepesine yapılmış olan, Dorik yapılı Athena Tapınağı'dır. Kentin ayrıca büyük bir amfitiyatrosu da vardır.

Assos Antik Kenti konumu için tıklayınız: Assos Antik Kenti

Aynalı Çarşı, İstanbul Çanakkale Feribotu ile 4 saat uzaklıktaki Çanakkale'de bulunan kapalı çarşıdır. 1890 senesinde şehrin Musevi cemaatinin ileri gelenlerinden Eliyau Hallio tarafından yaptırılmıştır. Kapı kitabesinin üzerinde Osmanlıca ve İbrani Harfli Ladino iki yazı bulunmaktadır.

Aynalı Çarşı konumu için tıklayınız: Aynalı Çarşı

Çanakkale Savaşları'ndan ötürü türküye konu olan Aynalı Çarşı türküsü:

Gökçeada veya 1970 yılına kadar kullanılan adıyla İmroz, Çanakkale gezilecek yerler listesi arasındadır. Gökçeada aynı zamanda Çanakkale'de bir ilçe ve Türkiye'nin en büyük adasıdır. Ege Denizi'nin kuzeyinde, Saros Körfezi girişinde yer almaktadır. 91 km. kıyı şeridine sahiptir. Yıllık yağış miktarı metrekareye 950 – 1050 mm arasında değişmektedir. Adanın batısında yer alan İncirburnu Türkiye'nin de en batı noktasını oluşturmaktadır. Gökçeada, Türkiye'de 2016 itibarıyla 11 tane olan "sakin kent"lerden birisidir. Tür­ki­ye’nin en ba­tı ucunda olduğu için Türkiye'de gü­ne­şin en son bat­tı­ğı yer ol­ma ün­va­nı­na sahiptir.

Gök­çea­da de­ni­zi, Tür­ki­ye’nin en te­miz de­niz­le­rin­den bi­ri ola­rak, yüz­mek, dalış yap­mak ve sörf için çok ideal. Ada­nın özellikle güney kıyılarında uzun kumsallar ve bakir koylar bekliyor sizi. Gök­çea­da rüzgarlı iklimi ve ken­di­ne öz­gü coğ­ra­fik ya­pı­sı sayesinde sa­de­ce Tür­ki­ye’nin de­ğil dün­ya­nın önde ge­len sörf mer­kez­le­rin­den bi­ri sayılıyor.

Gökçeada'nın en eski yerleşim yerleri olan Çanakkale gezisi içerisinde görülecek Rum köyleri nostaljik havaları ile etkileyici mekanlardandır. Ara sokaklarında dolaşırken yüzyıllar öncesinden kalan arnavut kaldırımlı yolları, evleri, kiliseleri görmek büyülüyor insanı. Köy meydanındaki eski kahvelerden en az bir tanesi mutlaka açık oluyor. Bazı köylerde yemek yiyebileceğiniz yerler de bulunabiliyor.

Gök­çea­da, do­ğal ya­şa­mı­nın zen­gin­li­ğiy­le öne çıkan bir yerdir. Flora ve faunasındaki çeşitlilik, su kaynaklarının bol olması adanın dikkat çekici özelliklerinden birisidir.. Üstelik ana­ka­ra­dan uzak ol­ma­sı doğasının in­san bas­kı­sıy­la bo­zul­ma­sı­nı önemli ölçüde en­gel­le­miş. Tür­ki­ye’nin ilk su­al­tı par­kı bu­ra­da ilan edilerek de­niz­de­ki, organik tarım konusunda pilot bölge seçilerek karadaki do­ğal ya­şam ko­ru­ma al­tı­na alın­mış.

Gök­çea­da konumu için tıklayınız: Gök­çea­da

Bozcaada veya eski adıyla Tenedos, Türkiye'nin üçüncü büyük, Ege Denizi’nde ise Gökçeada‘dan sonra ikinci en büyük adası ve Çanakkale ilinin nüfus bakımından en küçük ilçesidir. Türkiye'nin (büyükşehir merkez ilçeleri hâriç) köyü olmayan tek ilçesidir. İlçede kışları nüfus düşmekte, yazları ise tatilcilerle artmaktadır. Bağcılık, deniz turizmi ve rüzgar santralleriyle ön plana çıkar.

Adanın limanında bulunan ve Cenevizliler'e Venedikliler ve Bizanslılara hizmet ettiği söylenen kalenin kökeni bilinmiyor. II. Mehmet döneminde bugünkü haliyle inşa edilmiş ve 1703-1706, 1714-1726 ve 1815'te kapsamlı bir şekilde yenilenmiştir.

1867 yılında inşa edilen Rum Ortodoks Kilisesi, Venedikliler tarafından yapıldığı söylenen bir kilisenin temelleri üzerinde durur.

Adada konaklamak için en ucuz ve yaygın imkân pansiyonlardır. Gerek Türk, gerekse Rum mahallelerindeki tarihi evler adalı aileler tarafından turistlere kiralanır. Ayrıca günlük fiyat prensibiyle kiralan evler de mevcuttur. Adada "Her şey dâhil konsepti" bulunmaz, genellikle sadece sabahları kahvaltı verilir. Son yıllarda artan kaliteli butik konaklama merkezleri sayesinde Çanakkale gezilecek yerler arasındaki Bozcaada'da oteller, son dönemin en önemli tatil ve cazibe merkezlerinden biri haline gelmiştir.

Bozcaada konumu için tıklayınız: Bozcaada

Truva Atı heykeli, Çanakkale'de 2 Adet bulunmaktadır. Çanakkale gezisi kapsamında görülebilecek heykelin birincisi Troya Antik Kentinde, İkincisi ise Çanakkale il merkezinde bulunmaktadır. Truva Atı, Homeros'un İlyada destanına göre Odysseus'un fikriyle yapılan maket atıdır. Truva Atı, Truva Savaşı'nın dönüm noktasıdır. Akhalar'ın Truvalılar'ı yenmesine sebebiyet vermiştir. Truva Savaşı anıtı niteliğinde Çanakkale'de Truva atı heykelleri yapılmıştır.

Truva Atı heykeli, Troya Antik Kenti konumu için tıklayınız: Truva Atı heykeli, Troya Antik Kenti

Truva Atı heykeli, Çanakkale il merkezi konumu için tıklayınız: Truva Atı heykeli, Çanakkale il merkezi

İstanbul Çanakkale feribotu ile yaklaşık 4 saat uzaklıkta bulunan müzenin Fetvane Sokağı'nın Çarşı Caddesi’ne dönen köşesinde, aynı zamanda Yalı Camii’ninde karşısında yer alır. 6 Mart 2009 tarihinde ziyarete açılmıştır. İki katlı binanın giriş katı Çanakkale konulu geçici sergiler için ayrılmıştır. Bu geçici sergiler Çanakkale ile ilgili konuları kapsamaktadır. Sergiler genelde iki ayda bir değişmektedir.

Birinci katta birbirine geçmiş iki bölüm halindedir. Çanakkale Kent Müzesi'nin birinci bölümünde Çanakkale’nin Antik Dönemleri, Osmanlı Dönemi ve 1. Dünya Savaşı’nın anlatıldığı bilgi panoları bulunmaktadır. Bilgi panolarının yanı sıra duvarda yer alan bölmelerde Çanakkale Savaşı’ndan günümüze kalan bazı objeler sergilenmektedir. İkinci bölüm, asıl sergi mekanıdır. Burada Çanakkale’ye dair çeşitli başlıklar altında oluşturulmuş metinlerin ve görsellerin yer aldığı ışıklı bilgi panoları yer almaktadır. Bu panoların önlerinde de konuyla ilgili ve bağış olarak müzeye verilmiş objeler sergilenmektedir.

Çanakkale Kent Müzesi konumu için tıklayınız: Çanakkale Kent Müzesi

462-63 yıllarında İstanbul'un savunulması amacıyla boğazın en dar yerine yaptırılan iki kaleden biri olan Kala-i Sultaniye, zaman içinde doğan ihtiyaçlara göre tadil edilmiştir. 18 Mart 1982 tarihinde müze olarak açılır.

Çanakkale Deniz Müzesi'nde sergilenen objeler; savaş alanlarında yüzey araştırması yapılarak, köyler taranarak bağışlanan ve toplanan objelerden oluşmaktadır. Çanakkale Deniz Müzesi, girişe yakın lojman binası, kalenin içindeki iç kale, Nusrat Mayın Gemisi ve bahçe olmak üzere 4 bölümden oluşmaktadır.

Çanakkale Deniz Müzesi konumu için tıklayınız: Çanakkale Deniz Müzesi

Kaz Dağı, Antik dönemlerde "İda" olarak adlandırılmış ve pek çok önemli olaya ev sahipliği yapmıştır. İsminin Giritli denizciler tarafından, Girit'te Zeus'un doğduğu İda Dağı'na atıfta bulunmak için İda konduğu mitolojide yer alır. Ayrıca Yunan mitinde Zeus, Truva Savaşı'nı Kaz Dağlarından izlemiştir.

Türk boylarından bazılarının Şaman inanışına göre Kaz, Göktanrı'yı sırtında taşıyan kutsal bir hayvandır. İda Dağı da Tanrılar Tanrısı Zeus'u doruklarında taşıdığı için, zaman içinde Göktanrı'yı sırtında taşıyan kaz motifi ile baştanrı Zeus'u doruklarında taşıyan dağ motifi özdeşleşir ve İda dağı ismi Kaz Dağı olarak değişir.

Çanakkale gezilecek yerler listesi içerisinde bulunan Kazdağı Millî Parkı, Balıkesir, Edremit'te yer alan doğa temalı milli parktır. Marmara ve Ege bölgeleri arasında sınır oluşturan Kazdağı'ndan ismini alır. Bulunduğu geçiş iklimi ve yakın bölgedeki tek yüksek dağ olması ayrıca Biga Yarımadası'nda doğu-batı doğrultusunda uzanan dağın, yer yer en bilineni Şahinderesi Kanyonu olmak üzere, ırmaklar tarafından açılan kanyonlarla parçalara ayrılmış yapısı, deniz ile dağ ikliminin birbirine karışmasına olanak veren şartlar yaratmıştır. Tüm bu özel şartlar, bölgeyi endemik türler açısından zengin bir hale getirmiştir. Kazdağı Göknarı bu endemik türlerin başında yer alır. Bunun dışında dağda 77 tane Türkiye'ye özgü tür tespit edilmiştir. Bu türlerin 29, Kazdağı Göknarı gibi sadece bu dağda yaşar.

Millî park sınırları içinde yer alan Pınarbaşı ve Hasanboğuldu piknik alanları başlıca gezi noktalarıdır. Ayrıca; Mehmetalan Köyü, millî park sınırları içinde kalır. Millî parkın kültürel özelliği ise Sarıkız efsanesi ve bu kişiye ait mezarın, millî park sınırları içinde bir tepede yer almasıdır.

Kaz Dağı Milli Parkı konumu için tıklayınız: Kaz Dağı Milli Parkı

Bölgede bulunan su kemerinin tarihi Antik Roma dönemine uzandığı söyleniyor. Milattan Önce 753-Milattan sonra 476 yılları arasını kapsayan Erken Roma döneminde inşa edilen su kemeri, yıkılan Troya antik kentinin bulunduğu bölgeye su götürmek için yapılmış. Çanakkale gezisi dahilinde görülecek Kemerde Su Kemere bölgesinde piknik yapabilir, gölette serinleyebilir, doğa ile iç içe güzel bir zaman geçirebilirsiniz.

Kemerdere Su Kemeri konumu için tıklayınız: Kemerdere Su Kemeri

Gelibolu-Saros Körfezi’nde bulunan Kömür Limanı, özellikle dalgıçlar tarafından yoğun ilgi görüyor. Suyun berraklığı, sualtı görüş mesafesinin genişliği ve zenginliğiyle turizmin önemli noktalarından biridir. Liman, Despot Limanı’nın tam karşısında bulunup, Fındıklı Köyü’nden 6 kilometre uzaklıktadır. Liman, toprak bir yola sahiptir. Bir zamanlar bu limanda kömür taşındığı için ismi Kömür Limanı olarak anılmış. Kömür Limanı’nın suyu 4-5 metre sonra derinleşmeye başlıyor. Hem güzel bir tatil hem de heyecan verici dalışlar için ideal bir yer olan Kömür Limanı, Gelibolu’nun farklı bir güzelliğine şahit olmanız için sizleri bekliyor.

Kömür Limanı konumu için tıklayınız: Kömür Limanı

Nilüfer Gölü, Biga’nın Kalafat Köyü’nün 3 km. güneybatısındaki göl kümesine halk arasında Dubakadere (Derindere) ve Lipor adı da verilmektedir. Çanakkale gezilecek yerler arasında bulunan göllerdeki nilüfer çiçeklerinin yarattığı manzaralar görülmeye değerdir.

Nilüfer Gölü konumu için tıklayınız: Nilüfer Gölü

Dalyan kıyılarında yer alan Kalpli Göl olarak da anılan Pembe Göl, dünyada sadece 8 tane örneği bulunan pembe göllerden biridir. Çanakkale'nin Ezine ilçesine bağlı Dalyan köyü yakınındaki Alexandria Troas Antik Kenti sınırları içinde kalan Pembe Göl, su seviyesinin yükselip alçalmasına bağlı olarak zaman zaman kalp şeklini alır. Pembe Göl, ağustos, eylül aylarında pembe rengini daha belirgin şekilde gösterir.

Turistlerin oldukça ilgisini çeken bu göllerin pembe rengini alma sebepleri arasında, güneş ışınlarının açısı ve yoğunluğu, gölün tuzluluk oranının yüksekliği ve sıcaklıkla temas ettiğinde pembe bir renk oluşmasını sağlayacak alg ve bakterilerin bulunması yer alıyor.

Bazıları tüm sene boyunca pembe olan bu göllerin çoğu yıllık sıcaklık oranlarına göre renk değiştirebiliyor. Göle girmekte hiçbir sakınca yok. Hatta ona bu rengi veren algler bazı kozmetik ürünlerinde de kullanılıyor.

Göle pembe rengini veren algler, özellikle sıcaklığın ve tuz oranının arttığı yaz dönemlerinde kırmızı renkli beta-karoten adlı bir madde üretiyor. Aynı dönemde halobakteriler de fazla ürediği için gölün rengi tamamen pembeye dönüyor.

Sıcaklığın etkisi azalınca da beta-karoten üretimine gerek kalmıyor ve kırmızı-pembe renkler gölden kayboluyor.

Tam karşısında bulunan Bozcaada’nın nefis manzarasının yanı sıra köy kahvenizi yudumlarken gün batımının da tadını çıkarabilir, çevresinde birçok antik kalıntıların bulunduğu Çanakkale gezisi dahilinde görülecek Pembe Göl'ün etrafında yürüyüş yapıp bu doğa harikası atmosferin tadını çıkarabilirsiniz.

Pembe Göl konumu için tıklayınız: Pembe Göl

Homeros, İlyada Destanı'nda Tanrıların İda Dağında yaşadıklarından ve Troia (Truva) Savaşını buradan izleyip yönettiklerinden söz eder. Tanrılar Tanrısı Zeus'un da burada yaşadığı ve savaşı izleyip yönettiği yine bu destanda yer alır.

Bölgede çalışma yapan araştırmacılar da bu yüksek, denize ve Edremit körfezine hakim bir tepe üzerine inşa edilen mekanın baş tanrı Zeus’a ait olduğunu düşünmektedirler.

Dede Tepe üzerinde bulunan Çanakkale'de gezilecek yerler arasında olan Zeus Altarı olarak tanımlanan alan, kaya kütlesinin işlenmesiyle oluşturulmuştur. Bu kaya kütlesine kayaya oyuk basamaklardan oluşan merdiven ile çıkılmaktadır. Sunak nişleri, oturma platformları ve içi oyularak oluşturulan sarnıç mekanı bulunmaktadır. Sunağın altında bulunan oda büyüklüğündeki, içinde su bulunan bu sarnıca Zeus Mağarası denmektedir. Antik sunağın hemen yanında Çanakkale Savaşları’na katılan Erdem Dede’nin yatırı bulunmaktadır.

Bu haliyle Zeus Altarı ve çevresi günümüzde de kutsal alan olma özelliğini devam ettirmektedir.

Adatepe köyüne 2 km uzaklıktaki bu alana yürüyerek ya da köylülerin atları vasıtasıyla gelebilirsiniz. Bu alana yürüyerek çıkmak keyiflidir ve bol fotoğraf çekebileceğiniz doğa manzarası vardır. Motorlu taşıtların alana girmesine izin verilmemektedir.

Zeus Altarı, zirvede büyük bir kaya parçasına oyulmuş. Sunağın üzerine, kayaya oyuk basamaklardan oluşan merdiven ile çıkılıyor. Çıktığınızda ise Edremit Körfezi’ne ait harika bir manzara sizi karşılıyor olacak.

Antik Çağ’da sunaklar, Tanrılara kurban vererek veya adaklar adayarak yemekler sunmak için kullanılan yapılardır. Dikdörtgen şeklinde olan yapılar, çoğunlukla taştan yapılı.

Özellikle savaşlarda galip gelmek, hastalıklardan kurtulmak, felaketlerden korunmak için Zeus Altarı’nda, Zeus için kurbanlar kesilir, adaklar adanırdı.

Zeus Altarı konumu için tıklayınız: Zeus Altarı

Alexandria Troas Ören Yeri, Türkiye'nin batı kıyısının kuzey ucuna yakın, Bozcaada'nın güneyinde bulunan Antik Yunan kentidir. Çanakkale ilinin Ezine ilçesindeki Dalyan köyünün güneydoğusunda yerleşimlidir. Antik kent yaklaşık 400 hektarlık alana yayılmıştır. Günümüze kalan birkaç yapı arasında bir Roma hamamı, odeion, Antik Yunan tiyatrosu, gymnasium kompleksi ve yeni ortaya çıkarılmış bir stadion bulunur. Şehrin eski duvarları hala izlenebilir.

Alexandria Troas Ören Yeri konumu için tıklayınız: Alexandria Troas Ören Yeri

Priapos Antik Kenti, Biga’nın Karabiga beldesinde bulunmaktadır. Kentin kuruluş yılının MÖ 670 yılı olduğu düşünülmektedir. Priapos antik kenti ismini aynı adı taşıyan bağların, bahçelerin ve doğurganlığın koruyucu bereket tanrısı Priapos’tan almaktadır. Antik kaynaklarda bağcılığı ile ünlü bir kent olduğundan bahsedilmektedir. Kentin Priapos adına adanan tek kent olduğu ve bu nedenle de arkeoloji dünyasında önemli bir yere sahip olduğu belirtilmektedir.

Priapos Antik Kenti konumu için tıklayınız: Priapos Antik Kenti

Çanakkale Bayramiç ilçesinin 18 km. doğusunda bulunan Külcüler Kaplıcası'nın suları 29-34,5 C sıcaklığındadır. Kaplıca suları sodyum sülfatlı ve kükürtlü olup, 8.7-14.1 oranında radyoaktifiviteyi de kapsamaktadır. Bu kaplıcanın suları romatizma, deri, nefrit, solunum yolu ile kadın hastalıklarında etkilidir. Ayrıca felçli hastalar üzerinde de olumlu etkisi bulunmaktadır.

Bölgedeki kaplıcaların konumu için tıklayınız: Külcüler Kaplıcası

Ezine Çamlıca Şelalesi Çanakkale gezisi kapsamında şehrin gürültüsünden uzaklaşıp Çanakkale’de vakit geçirmek isteyenlerin tercih ettiği noktalar arasında yer almaktadır. Çamlıca Şelalesi gezisi pek çok kişinin yapmak isteyeceği bir seyahat olarak da söz edilmektedir. Şelale göz alıcı doğal görüntüsü ve serin kavası ile adeta bir hafta sonu kaçamağı hissini vermektedir.

Şelale kamp yapmak, piknik yapmak veya sadece dinlenmek için tercih ettiği bir yerdir. Bölge oldukça sakin bir bölge olması nedeni ile kafasını dinlemek isteyenlerin uğrak noktasıdır. Bunların yanında Çanakkale Çamlıca bir doğa harikası sunmaktadır. Şelalenin görüntüsü, havası ve arkasına aldığı ormanlık alan bölgeyi eşsiz bir görüntüye sahip hale getirmektedir. Oksijenin daha yoğun olduğu bölgede yeşil doğal alan insan ruhunu rahatlatan bir huzuru bünyesinde barındırmaktadır.

Ezine Çamlıca Şelalesi konumu için tıklayınız: Ezine Çamlıca Şelalesi

Çanakkale gezisi için gelmişken şunları yemeden gitmeyin; oğmaç çorbası, tumbi, çırpma, melki, börülce köftesi, tuzlu sardalya, peynir helvası, basma helvası, incir dolması.

İstanbul Çanakkale Feribotu ile İstanbul'a 4 saat uzaklıkta olan bu tarihi ve doğal güzellikleri görmek isterseniz, feribot detayları için tıklayınız: Yenikapı - Bandırma feribotu