Çavuşoğlu’ndan büyükelçilere: Türkiye’nin valisi gibi davranmalarına müsaade etmeyiz

Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu, ‘Büyükelçilerin görev tanımı bellidir. İç işlerimize karışılmasına müsaade etmeyiz.’ dedi.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 2021 yılına ilişkin dış politika değerlendirme toplantısı gerçekleştirdi. Dışişleri Bakanlığı Fatih Rüştü Zorlu Salonunda yapılan toplantıda açıklamalarda bulunan Çavuşoğlu 2021 yılına ilişkin, “Büyük güç rekabeti her yerde arttı. Türkiye, coğrafi konumu ve küresel iddiasıyla merkezi aktörler arasında yer aldı. Azerbaycan zaferinin ardından Kafkasya’da normalleşme için inisiyatif aldık. Libya’da temaslarımızı arttırdık. Türk dünyasında tarihi adımlara imza attık. Salgınla rağmen ikili ve çok taraflı temaslarımız hızla devam etti. 79 Dışişleri Bakanını ülkemizde ağırladık. Maraş açılımıyla ezberleri bozduk. Ege'de önemli konularda boşluk bırakmadık. Diyalog yolunda da önemli adımlar attık. Türkiye artık Afrika'da önemli bir marka. Latin Amerika ile temaslarımız artarak sürdü. Terörle mücadelede, PKK ve FETÖ ile mücadelede somut kazanımlar elde ettik.” ifadelerini kullandı.

Kabil Havalimanı'nın işletmesini devralmak üzere Katar ile çalıştıklarını ifade eden Çavuşoğlu, “Arkadaşlarımız cuma günü Kabil'de hafta sonu da Doha'da gerekli görüşmeleri yaptılar.” dedi.

İLK TOPLANTI MOSKOVA’DA

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Bakanlıkta düzenlediği 2021’e ilişkin dış politika değerlendirme toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Türkiye ve Ermenistan’ın karşılıklı atadıkları özel temsilcilerin görüşmelerine ilişkin takvimin belli olup olmadığına ilişkin soru üzerine Çavuşoğlu, “Her iki taraf da özel, bundan sonra tabii özel temsilcilerin telefonla önceden görüşüp, ikili yüz yüze görüşme için tarih belirlemesi gerekiyor, yer belirlemesi gerekiyor. Bizim edindiğimiz izlenime göre ilk toplantı, Ermenistan’ın böyle bir arzusu var, Moskova’da gerçekleşecek. İlk toplantının dışında temasların biz doğrudan olmasını arzu ediyoruz. Niye? Karşılıklı özel temsilci atadık, doğrudan görüşsünler diye.” ifadelerini kullandı.

‘DÜZENLİ BULUŞMALARDA FAYDA VAR’

İki ülke arasında karşılıklı charter uçuşlarının yakında başlayacağına işaret eden Çavuşoğlu, Ermenistan-Türkiye arasında karşılıklı ziyaretler dahil doğrudan temasa geçilerek ilişkilerin normalleşmesi konusunda atılacak adımlarla ilgili yol haritası belirlenmesinin gerektiğini söyledi. Çavuşoğlu, Ermenistan ile ilişkilerinin normalleştirilmesi sürecinde Azerbaycan ile istişare ve eşgüdümün önem arz ettiğini kaydederek, “Umarım Ermenistan bu çizgide devam eder. (Ermenistan’ın) Mesajları olumlu ama eylemleri görmek istiyoruz. Üçlü şekilde adımları da atabiliriz.” şeklinde konuştu. Türkiye ve Ermenistan arasında 2009’da ilişkilerin normalleştirilmesine yönelik protokole de değinen Çavuşoğlu, protokolün iyi niyetli bir girişim olduğunu ancak protokolün en önemli kısımlarının Ermenistan Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi sonucu başarısız olduğunu anımsattı. Çavuşoğlu, “Bugün yeni bir süreç başladı. Bu süreç çerçevesinde ilişkilerin normalleşmesi için yeni adımların atılması gerekiyor. Bu, Kafkasya’nın istikrarı, barışı ve refahı için önemli olacaktır. Dolayısıyla burada özel temsilcilerin ilk buluşması konusunda bir yol haritası konusunda fikir alışverişinde bulunacaklardır. Ondan sonra düzenli şekilde buluşmalarında telefonla görüşmelerinde fayda var diye düşünüyorum.” diye konuştu. Çavuşoğlu sınırların açılması konusuna ilişkin de her durumda Azerbaycan ile istişare ederek karar alacaklarını söyledi.

‘TERÖRLE MÜCADELE HERKESİN ORTAK MENFAATİDİR’

Çavuşoğlu başka bir soru üzerine de Suriye’nin toprak bütünlüğünü desteklediklerini kaydederek, “PKK/YPG terör örgütü Irak’ta bazı yerleşim yerlerine indi. Bağdat ve bölgesel yönetim Sincar anlaşması imzalamıştı. Ancak bu anlaşma henüz hayata geçmedi. PKK/YPG terör örgütü, Suriye’nin de topraklarını bölme hedefini gizlemiyor. ABD’nin maalesef bu terör örgütüne destek verdiğini söyleyebiliriz. Terör örgütleri ile mücadele herkesin ortak menfaatine olur. Rejimle istihbari düzeyde temaslar olmuştu ancak son zamanlarda böyle bir çalışma olmadı.” değerlendirmesinde bulundu.

‘İÇ İŞLERİMİZE KARIŞILMASINA MÜSAADE ETMEYİZ’

ABD’nin yeni Ankara Büyükelçisi’nin daha önce Türkiye aleyhine yaptığı açıklamaların hatırlatılması üzerine Çavuşoğlu şunları söyledi:

“Bir büyükelçi tek başına iki ülke arasındaki ilişkileri değiştiremez. Elbette bu büyükelçinin raporları dikkate alınır. Yeni büyükelçinin Türkiye hakkında olumsuz açıklamalarını biliyoruz. 10 büyükelçinin saçma hatasından sonra onlara gerekli cevap verilmişti. Büyükelçilerin görevlerinin tanımı bellidir. Yeni büyükelçi de ikili ilişkilerin güçlendirilmesi için çalışacaksa gerekli desteği veririz. Ancak Türkiye’nin valisi gibi davranmalarına müsaade etmeyiz. İç işlerimize karışılmasına müsaade etmeyiz.”

MISIR İLE İLİŞKİLER

Çavuşoğlu başka bir soru üzerine de Mısır ile diyalogun devam ettiğini söyledi. Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri ile bayramlarda, çeşitli zamanlarda telefon görüşmeleri yaptıklarını bildiren Çavuşoğlu, “Kendisiyle kişisel olarak diyalogumuz var. Mısır bizimle deniz yetki alanı konusunda anlaşırsa daha büyük bir alan elde edeceğini biliyor. Ancak bu konuda bir görüşme olmadı.” dedi.

‘MESELE KÖKTEN ÇÖZMEK’

KKTC’nin uluslararası alanda tanınması için çok çaba sarf ettiklerini ifade eden Çavuşoğlu, “Birçok ülkede KKTC temsilciliği açılması da bu çabalarımızın göstergesidir. Esas mesele sorunu kökten çözmektir. Çözüme gidemememizin nedeni 53 yıldır Rum tarafının istememesidir. Eşit egemenlik üzerinden çözüme gidilmesi gerekiyor. Bir 53 sene daha federasyon için boşuna zaman harcayamayız” diye konuştu. Çavuşoğlu, vize serbestisi konusunda da AB’nin, diğer konularda olduğu gibi bu konuda da sözünde durmamak için zamana oynamaya devam ettiğini bildirdi.

‘HERKES KABUL ETMELİ’

Libya konusunda yaşanan gelişmelere de değinen Çavuşoğlu Libya’da hiçbir zaman ayrımcılık yapmadıklarını kaydederek şunları söyledi:

“Biz hiçbir zaman doğu tarafına olumsuz bakmadık. Ama Haftar’in savaşı başlatmasıyla başlayan bir süreç oldu. Aslında bizim tarihi bağlarımız doğu ile daha fazla. O yüzden ayrım yapmamız söz konusu değil. Biz Libya’nın toprak bütünlüğünün korunmasını istiyoruz. Seçimlere kadar birliğin sağlanması için adımlar atılmalı. Seçim sonuçlarını da herkesin kabul etmesi gerekiyor.”

Sonraki Haber