‘Devletle uğraşacağına İzmir’e hizmet etsin’

Cemil Tugay’ın yangın iddiaları hakkında konuşan Vatan Partisi İzmir İl Başkanı Dr. Serhan Bolluk, ‘Sayın Tugay göreve geleli 5 ay oldu, ortada ne bir proje ne de bir çalışma var. Tek yaptığı iş kendi emekçisiyle kavga etmek.’ dedi

Türkiye’de artan sıcaklıklar beraberinde orman yangınlarını da getiriyor. Özellikle 2024 yılında orman yangınları Ege ve Akdeniz bölgelerinde daha fazla arttı. 15 Ağustos’ta İzmir’in Karşıyaka ilçesinde bir yangın çıktı. Rüzgarın da etkisiyle büyük bir alana yayıldı. İzmir Orman Bölge Müdürlüğünün verdiği bilgilere göre yangın saat 21.10’da çıktı, ilk müdahale ise 21.15’te oldu. 5 dakika hızla müdahale edilse de 62,5 saatin sonunda yangın kontrol altına alındı.

İzmir’de, Manisa’da, Uşak’ta, Karabük’te, Milas’ta ve Aydın’da Orman Bölge Müdürlüğü, belediyelere bağlı olan itfaiye ekipleri ve AFAD koordinasyon içinde müthiş bir mücadele verdi. Ancak ülkemizde başta sosyal medya olmak üzere ve çeşitli medya kuruluşları kışkırtıcı paylaşımlar yapmaya başladı, hatta ‘global call’ çağrısı yaparak Türkiye’nin ihtiyacı olmadığı halde dünyadan yardım istedi.

Kışkırtıcı güruha İzmir Büyükşehir Belediye (İzBB) Başkanı Dr. Cemil Tugay da katıldı. Tugay, İzmir yangınına 5 dakika içinde müdahale edildiği halde yangına geç müdahale edildiğini, hava filomuzun en güçlü olduğu dönemde uçak ve helikopter eksikliği olduğunu söyledi.

Hasan Türkyılmaz

‘YANGIN RİSKİ TÜRKİYE’NİN BİR GERÇEĞİ’

Orman Mühendisleri Odası Başkanı Hasan Türkyılmaz, yangınlar boyunca süren kışkırtıcılığı eleştirdi. Türkyılmaz şöyle konuştu:

“Sanki yangınlar sadece Türkiye'de ve sadece 2024 yılında çıkıyor algısıyla hareket eden bir kısım belki resmiyette vatandaşımız gözüken ama Türkiye'nin milli menfaatlerine aykırı davranan kişiler provokatörlük yapıyor.

"Son yıllarda özellikle 2020'den sonraki döneme baktığımızda küresel ısınma ve iklim değişikliği tüm dünyayı kasıp kavurmakta. Yangınlar son 4-5 yıl içerisinde tüm dünyada artış gösteriyor. Tabi ki Türkiye'de de göstermektedir. Özellikle Türkiye, Akdeniz kuşağı ülkelerden birisidir. Yangına hassas coğrafyaya sahip ülkelerden olması sebebiyle yangın hiç çıkmaması arzu edilmekle beraber yangın riski Türkiye’nin bir gerçekliğidir.

“‘Türkiye'de yangın niye çıkıyor?’ cümlesi çok absürt bir cümledir. Yangına karşı ilk tedbir alınmasından ilk müdahaleye kadar ve yangını söndürme süresine ve yanan alanın yangın başına düşen miktarının azaltılmasına bakmak lazım. Görüyoruz ki 2021'den bu yana yangın adetleri ve alanlarda kısmen artış gözükse de yangın başına düşen alanda sürekli bir azalma söz konusu.

"Devletimiz aldığı tedbirlerle yangının ihbar alınmasından ilk müdahalesine ve yangının kontrol altında alınmasından söndürülmesine ve soğutulmasına kadar ki mücadeleler, müdahaleler daha hızlı yapılıyor ve daha fazla alanda yangın hızla kontrol altına alıyor.”

Cemil Tugay

ORMAN EMEKÇİLERİNİ ZAN ALTINDA BIRAKIYORLAR

Orman Genel Müdürlüğünün (OGM) kaynaklarının yetersiz kalması iddialarının doğru olmadığını söyleyen Türkyılmaz, şöyle konuştu:

“İzmir yangınından sonra iyi niyetli olmayan belli kişiler, uluslararası yardım çağrılarında bulunarak canını ortaya koymuş ormancılık meslek mensuplarımızı zan altında bırakıyor. Bir senfoni orkestrası haline döndürdüler Bunlara sayın bakanımız örgütlü kötülük diyor, ben hainlik yapan ihanet şebekesi mensupları diyorum. Türkiye'nin dünyada yangınlarla mücadelede ilk sırada olduğu bir ortamda böyle kışkırtıcılık yapılmaz.

"Çünkü Türkiye'nin bu noktada, özellikle hava filosu konusunda değil eksikliği fazlalığı var denebilecek güce sahibiz. Yani yeteri miktarda hava filosu ve kara filosu ciddi manada yenilendi ve takviye edildi. Şu an yangınla mücadelede dünyanın en gelişmiş ülkeleriyle boy ölçüşecek şekilde kuvvetli bir teknolojiye sahibiz.”

TEK EKSİK İNSAN KAYNAĞI

“Hava filosu ve kara filosundaki makine ve ekipman olarak yeterli donanıma sahibiz. Şu anda devlette hiç olmayan bir şey biz yapıyoruz. Askeri teşkilatımız ve emniyet teşkilatımız vardiya sistemiyle çalışırken biz ormancılık mensupları olarak yangınla mücadelede vardiya sistemiyle çalışmıyoruz. Tek vardiya ile aynı insanlarla bu işi çözmeye çalışıyoruz.

"Bu açıdan insan kaynağı eksiğini sadece işçi değil, memur ve mühendisler bazında da değerlendirilerek açığın bir an önce giderilmesini öneriyorum. 7 aylık yangın riskinin yüksek olduğu dönemde de yangınla mücadele eden ekiplerimizin vardiyalı çalışma modeline geçmelerini öneriyorum.”

‘BİLGİYİ DOĞRU KİŞİDEN ALSA HATAYA DÜŞMEZ’

Türkyılmaz, İzBB Başkanı Cemil Tugay’ın söylemlerine yönelik şu cevabı verdi:

“Eminim ki Cemil Tugay’a bu bilgileri veren insanlar iyi niyet taşımıyorlar. Sayın başkanın da eğer kendisi art niyetli değilse yaptığı açıklamayla tamamen ormancılık mensuplarını rencide etmiştir. Başta onunla aynı siyasi görüşe mensup orman mühendisi, işçisi ve memurlarımızı rencide etmiştir. Oysa çok daha yeni İzmir’de yaşanan yangınlarda, mücadele etmek için bir İşletme Müdürümüz ve bir işçimiz şehit oldu. Sayın başkanın bu insanların ‘Yeşil Vatan’ı korumak için öldüğünden haberi var mı?

“Böyle bir ortamda kalkıp da yangına erken müdahale yapılmadı, bazı yerlere hiç yapılmadı demek tamamen asparagas ve kışkırtıcı içerik taşıyan açıklamalardır. Ben koskoca bir şehrimizin Büyükşehir Belediye Başkanı'nın böyle bir beyanat vermiş olmasını talihsizlik olarak değerlendiriyorum. Bir an önce ormancılıkla ilgili kendisine danışmanlık yapan ekibi gözden geçirsin ve değiştirsin diye tavsiyede bulunuyorum.

"Hatta açık bir çağrıda da bulunuyorum. Orman Mühendisleri Odası Genel Başkanı olarak eğer arzu ederse kendisine teklif takviyede ve tavsiyede bulunacak insanlar önerebilirim. Rahat olsun bizim ormancıların ormancılık konusundaki görüşlerinde siyaset olmaz. Doğru kişilerden alırsa bilgiyi bu hataya düşmez.”

KIŞKIRTICILARA İNANMAYIN

Sosyal medyadaki yanlış bilgilere inanan vatandaşları uyaran Türkyılmaz, şu vurguları yaptı:

“Değerli vatandaşlarımız rahat olsunlar, Türkiye 2.2 milyon metrekarelik alanı orman alanı olarak, yeşil alan olarak orman alanı artışına katkı sağladı. O nedenle orman alanları azalmıyor. Yangın bir hakikattir ama yanan alanların bir metrekaresi orman dışında hiçbir çalışmaya tabi tutulmuyor ve tutulmayacak.

"Anayasa’nın 169. Maddesi bunu sağlıyor. O açıdan birlik olalım ve devletin yetkili makamlarının dışındaki hiçbir açıklamayı dikkate almayalım. Eğer bu konuda bakan bir açıklama yapıyorsa, genel müdür bir açıklama yapıyorsa dikkate alsınlar. Onun dışındaki sahte hesaplarla yapılan açıklamalar bu ülkenin menfaatlerine zarar ve art niyet taşıyan açıklamalardır. Onlara riayet etmeyelim.”

‘DEVLETLE UĞRAŞMAYI BIRAKSIN İZMİR’İ YÖNETSİN’

Dr. Serhan Bolluk

Vatan Partisi İzmir İl Başkanı Dr. Serhan Bolluk, İzBB Başkanı Cemil Tugay’ın yaptığı açıklamayı Aydınlık’a değerlendirdi. Bolluk, şunları söyledi:

“Geç müdahale diye bir şey yok. Kahramanmaraş merkezli depremde de olduğu gibi devlet yine görevinin başındaydı. Ancak CHP’li belediye ısrarla Orman Genel Müdürlüğünü koordinasyonuna girmek istemiyor. Bunun bahanesi olarak da ‘yetkimiz yok’ diyor. Elbette yetkin olmaz çünkü yetki Orman Genel Müdürlüğündedir. Belediye ne anlar orman yangını söndürmekten? Belediyenin yapabileceği araç ve personelini Orman Genel Müdürlüğü emrine vermektir.

"Ama her zaman olduğu gibi CHP’nin derdi ormanlarımız değil, ‘devletle nasıl uğraşırım?’ Bunlar kazara devleti yönetmeye kalksa halimiz harap olur. Sayın Tugay, devletle uğraşmayı bıraksın. İzmir'i nasıl yöneteceğini düşünsün. Göreve geleli 5 ay oldu, daha ortada ne bir proje ne de bir çalışma var. Tek yaptığı iş kendi işçisi ve memuruyla kavga etmek. İzmir'i yönetemez halde.”

‘GÖZÜNÜZÜ DÖRT AÇIN’

Ceyda Bölünmez Çankırı

AK Parti İzmir Milletvekili Ceyda Bölünmez Çankırı, İzmir'deki orman yangınlarıyla ilgili olarak muhalefete "siyaset üstü" bir tutum sergilemeleri çağrısında bulundu. Yangın sonrası muhalefetin saldırgan bir tavır takındığını belirten Çankırı, şöyle konuştu:

“Zaman birlik olma zamanı iken, görülüyor ki muhalefet yıllardır kendi yönetimindeki bu kentte hazırlıksız ve tedbirsiz vaziyette duruş ortaya çıkmıştır. Konu yaraları sarmak ve birlik olmak ise neden siz - biz kavgasına girilmektedir? Sayın Tarım Bakanımız ve sahadaki tüm ekiplerimiz olayın en başından beri intikal noktasında ve imtina derecesinde son derece hassasiyetle çalışmış ve çalışmaya devam etmektedir. Hatırlatalım ki Sayın Tarım Bakanımız ilk günden beri, ‘polemiğe girmeyeceğiz’ düsturunu edinerek çalışarak ve fayda sağlayarak ter dökülmesi gerektiğinin altını çizmiştir.

"Ne yazık ki bugün muhalefetin İzmir temsilcisine baktığımız da bu anlayıştan ne kadar uzak olduğunu, dirlik ve birlik için mesafeyi ne kadar açtığını görmekteyiz. Biz çalışmaya devam edeceğiz. Tavsiyem şudur ki bu tür kavgaları tutuşturmaktansa yangınlardaki bilançolarla yüzleşin, gündemi meşgul etmeden ağzınızı açacağınıza gözünü dört açın.”

Sonraki Haber