Ceyhan Mumcu ile Tarihten Güncele: ABD’ye güvenenler ortada kalacak!
Avukat Ceyhan Mumcu Aydınlık Genel Yayın Yönetmeni Mustafa İlker Yücel'in sorularını yanıtladı.
Bir haftadır ‘ABD yenilmez’ diyen bazı ‘aydınların’ açıklamalarını dinliyoruz. Üstelik Türkiye’de. ABD’nin 40 yıl boyunca yatırım yaptığı dünya çapında örgütlediği FETÖ’sünü, PKK’sını ezerken. Terör koridoru planını toprağa gömdüğümüz süreçte. Bu ne özgüvensizlik?!
Ceyhan Mumcu: Bu söylediğiniz türden kişiler ayrıca ‘ABD gitti zulüm geldi’ diyorlar. ABD yenilmezmiş, yenilmeyi bile planlarmış! ABD bunlara büyü yapmış. Kendilerini kurtaramıyorlar. Biz ABD’nin etkisi altında yaşayacağız diye bir algıları var. Bu algıların kısa dönemde ortadan kalkacağını düşünüyorum.
Vatan Partisi lideri Doğu Perinçek’in “Taliban, Afganistan’ın kurtuluş savaşçısıdır. Onlar da Mustafa Kemal gibi başardı” cümlesi çok tartışıldı. Perinçek konuşmasında Türkiye ve Afganistan’ın arasındaki imparatorluk birikimi, çağdaşlaşma, sosyal, ekonomik farkların altını çiziyor ama bunun üzerinde durmuyorlar. Özellikle CHP’li bazı isimler ‘Atatürkçü’ pozlar vermeye başladı. Perinçek’in sözleri ve gelen tepkileri değerlendiriniz.
CHP’lilerin hiç konuşmaya hakları yok. En evvel M. Kemal Atatürk’e “Kefere Kemal” diyeni, kadın kontenjanından milletvekili yaptılar. Bu utanç onlara yeter. Ve “Atatürk’ten ben hoşlanmıyorum” diyeni İstanbul İl Başkanlığı’nda tutuyorlar. Atatürk’e “katliamcı” diyen milletvekilleri var. Ne konuşuyorlar? Bunlarda Atatürk sevgisi mi var? Gelip de Perinçek’i eleştiriyorlar. Konuyu anladıkları mı var? Bir de kendilerine solcu derler. Gelecek kuşaklar, bu yazıyı yazanlar, sosyal medyada görenler, bu demeci verenler tarihe “bizim dedemiz de ne safmış” diye şaşkınlık örneği verecekler. Patolojik bir durum. Mustafa Kemal de “Halife esirdir, kurtarmamız lazım.” diyordu. Sanki Atatürk’ü anladıkları, savundukları varmış gibi. Şu düştükleri hale bakın. Ben daha CHP’deyken de tepki gösteriyordum. Kendi dertlerine yansınlar. Emperyalizm gericilik ilişkisini bilmiyorlar. Afganistan’a yobazlığı da yoksulluğu da ABD getirdi. Afganistan’da verilen bir kurtuluş savaşı. Şimdiye kadar Afganistan neresidir desen bir fikirleri yoktu, ilgilendikleri de yoktu. Veya başka ülkelerdeki zulmü Amerika yaptığında pek oralı olmazlar. Duymazlar, görmezler, konuşmazlar. Bunu yaparken de Amerika’yı savunduklarının farkında bile olmuyorlar. Öyle bir efsunlanmışlar ki… Kendilerine de solcuyuz diyorlar.
ABD’ye güvenmek de bir tercih…
Güvenenler felakete uğruyor. İşte FETÖ. Yok şöyle güçlüydü, yok böyle güçlüydü… PKK da çok güveniyordu. Şimdi kafasını kaldıramıyor. Mücadele eden kendine güvenmeli. Türk milleti kendine güvenen bir millet.
Örnek veriniz.
Mesela sizin geçen Aydınlık’ta yazdığınız haber bunun güzel bir örneği. Hava İndirme Tugay Komutanı Sabri Evren’in hikayesi. Okuyunca etkilendim. Tam Mustafa Kemal’in askeriymiş, Mustafa Kemal’in tarzı da aynı. Bütün cephelerde taarruz zamanı en önde oluyor. Elinde tabancası, en önde cepheye gidiyor. Mesela deprem oluyor, askerini alıp gidiyor oraya. 1925 Kars Depremi’nde yapmış. Odun kesiyor vesaire, onu görünce askerler aynı hareketi yapıyorlar. Sırf bu deyimi kullanmak için, sahiden Mustafa Kemal’in askeriymiş o. Atatürk’ün Bütün Eserleri’nde çok örnek var.
Fethi Sekin de İzmir’de Adliye’yi basmaya gelen PKK’lıların üzerine koşarak ateş etmişti.
Verebileceğimiz örnek çok. Nuri Killigil mesela. Fabrikada yangın çıktığı zaman gövdesiyle ateşin içine atlıyor yangını söndürebilmek için. Patlamayı engellemeye çalışıyor ama maalesef kurtarılamıyor. Orman yangınlarındaki kahraman orman işçileri ve fedakar itfaiyecilerimiz de son örnek.
28 Şubat davasını ve sonucu konuşalım. Ak Parti ciddi bir hata yapıyor. Bu hatanın sebebi nedir?
Bu dava tıpkı Balyoz, amirallere suikast, Ergenekon gibi FETÖ’nün planladığı, tasarladığı, Amerika’ya karşı çıkan Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarını cezalandır- mak, sindirmek için açılmış bir davadır. Perinçek ‘Cumhurbaşkanı af yetkisini kullanmalı’ dedi. Ben de başka bir çözüm yok diye düşünüyorum. Cezaevinde vefat olursa bu büyük ayıbımız olur. Daima bir üzüntü, bir sıkıntı olacak. 28 Şubat kararlarının altına imza atan Hükümet yetkililerini de yargılayın o zaman! Tutarsız bir durum. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Ak Parti kendine zarar veriyor haberi yok.