Ceyhun Atuf Kansu Ödülü Gülümser Çankaya’nın! ‘Şiir bende rahatımın kaçmasıyla başladı’

Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülü’nü kazanan Gülümser Çankaya sorularımızı yanıtladı. ‘Şiir bende rahatımın kaçmasıyla başladı’ diyen Çankaya şairin sorumluluğuna dikkat çekti

Memleket Edebiyatı geleneğini sürdüren usta yazar Ceyhun Atuf Kansu anısına düzenlenen şiir ödülünün bu yılki kazananı belli oldu. Ali Cengizkan, Bahar Gökler, Ahmet Özer, Ferruh Tunç ve İlyas Tunç'tan oluşan seçici kurul, Gülümser Çankaya'nın Epikriz adlı şiir kitabını oybirliğiyle ödüle uygun buldu.

Ödüle gerekçe olarak, şairin "anlatımcı ve imgeci ikilemini ustalıkla aşması, zarif şiirsel kolajlarını kavrayıcı ve bütünlüklü şiirsel gövdelere ustalıkla eriştirebilmesi, yaşadığı zamanın tini ile kadın-insanın incelik, keskinlik ve özgüveni ile hesaplaşabilmesi ve şairaneliğe taviz vermeyen taze bir şiir dili oluşturabilmesi" gösterildi.

Çankaya’ya ödülü 30 Eylül 2024 Pazartesi günü saat 18.00’de Ankara’da Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde düzenlenecek törenle verilecek.

Ödülü kazanan Gülümser Çankaya sorularımızı yanıtladı:

‘ŞİİRE RAHATIMIN KAÇMASIYLA BAŞLADIM’

- Ceyhun Atuf Kansu Şiir Ödülünü kazandınız. 30 Eylül'de ödül töreni var. Tebrik ederiz. Duygu ve düşünceleriniz nelerdir?

Ceyhun Atuf Kansu şiir ödülünü almanın gururunu ve mutluluğunu yaşıyorum. Ceyhun Atuf Kansu Cumhuriyet demektir. Cumhuriyet’le birlikte Anadolu’nun kültürel değerlerini yeşertmek için bir su gibi akıp gitmiştir şiiri. Yaşamı şiirle şiiri yaşamla bütünlemiş bir aydın kişidir o. Toplumun her zaman böyle insanlara ihtiyacı var. Bu yüzden bu ödül yalnızca bir ödül değil hayatın her alanında özgür, eşit, adaletli ve vicdanlı bir yaşam için yükselen sesleri selamlamanın da bir vesilesidir.

‘SANAT BİZE HAKİKATİ ANLAMAYI ÖĞRETEN BİR YALANDIR’

- Edebiyat yolculuğunuz nasıl başladı? Şiire nasıl bulaştınız?

Şiir bende rahatımın kaçmasıyla başladı. Bu deva bulabileceğim bir yol değilmiş ki yazdıkça rahatım daha da kaçtı. Bir noktadan sonra bırakabileceğim bir yerde değildim de artık. Devam ettim. Bence şiir romantik bir uğraş değil. Onun şairin omzuna koyduğu yükler var. Şiir yazmak batan günün karşısında otururken salt duygulanma hafifliğini kaldırmıyor. Ama duygulu duyarlı olmak gerekmediğini de söyleyemeyiz tabi.

En başta şairin şiire karşı sorumluluğu var. Şiirin şiir olma niteliğinden ödün vermemek için bilmek gerekiyor. Ötekini bilmek ve kendini bilmek gerekiyor. Öğrenmek gerekiyor ve bunun sonu yok. Sanata ilişkin en kıymetli sözlerden birini Picasso söylemiş bana kalırsa; “sanat hakikat değildir, sanat bize hakikati anlamayı öğreten bir yalandır.”

- Günümüz Türk Şiirine kısaca nasıl bakıyorsunuz?

Ben şiire inanıyorum. Şiire inanan şairlere de inanıyorum. Türk şiiri güçlü bir şiir. Geleneğiyle köklü, geleceğiyle genç bir şiir. Ben şiirin ‘şimdisiyim. Bu bilinçle şiire çalışmak gerektiğini düşünüyorum.

GÜLÜMSER ÇANKAYA’NIN EDEBİYAT YOLCULUĞU

Tarım teknikeri olan Gülümser Çankaya, uzun yıllar Tarım ve Orman Bakanlığı'nda çalıştı. Alanya'da çıkan Etken ve Şiirsaati dergilerinin kurucusu ve yayın yönetmeni oldu.

Varlık, Kitaplık, Yasakmeyve, Bahçe, Dize, Eliz Edebiyat, Etken, Kum, Kurşun kalem, Ihlamur gibi dergiler ile Radikal Kitap, Cumhuriyet Kitap eklerinde yazdı. Kimi şiirleri İngilizce, Fransızca, Bulgarca ve Romenceye çevrildi. Sunullah Arısoy şiir ödülü ve Vecihi Timuroğlu özel ödülüne değer görüldü.

Denizden Sonra, Soğuma, Sebep, Mektupta Şiir Var, Epikriz adlı yapıtları kitaplaştırıldı.

ÖMRÜNÜ TÜRK MİLLETİNE ADADI

Ceyhun Atuf Kansu 7 Aralık 1919'da dünyaya geldi. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesinden 1944 yılında mezun olan Kansu, Ankara Numune Hastanesinde çocuk hastalıkları uzmanı olarak çalıştı. Hastanedeki çalışmaları dışında Ankara Altındağ’da gecekonduda yaşayan çocuklar için bir poliklinik açtı.

Edebiyata ve özellikle şiire ilgi duyan Kansu, ilk şiir kitapları olan "Bir Çocuk Bahçesi'nde" ve "Bağbozumu Sofrası"nı üniversite yıllarında yazdı.

Bu kitaplarda tabiat, çocuk ve vatan sevgisini ele aldı. Turhal Şeker Fabrikası'nda 10 yıldan fazla süre çocuk doktoru olarak görev yapan Kansu, bu yıllarda "Yanık Hava", "Haziran Defteri" ve "Yurdumdan" adlı kitaplarını yayımladı.

“Bağımsızlık Gülü” adlı eseriyle 1965-1966 Yeditepe Şiir Armağanı'nı kazanırken, "Sakarya Meydan Savaşı" kitabıyla da 1970-1971 Behçet Kemal Çağlar Ödülü'nü aldı.

Kansu, 1959'da Ankara Radyosu'nda konuşmalar yapmaya başladı, Kurtuluş Savaşı, Mustafa Kemal Atatürk, Türk dili gibi konularda yaptığı konuşmalar dinleyicilerin büyük ilgisini çekti.

Halkevlerinin 27 Mayıs 1960 darbesi sonrası Türk Kültür Derneğine dönüşmesinin ardından Kansu, derneğin Genel Başkan Yardımcısı olarak görev yaptı, 1969'da Türk Dil Kurumu Yönetim Kurulu Üyeliğine seçildi.

Şiirlerinde Türk tarihi, Anadolu'nun yurt edilmesi, çocuklar, köy, eğitim ve doğa gibi konuları coşkulu dille anlatan usta edebiyatçı, ilk şiirlerinde hece vezni ve halk şiiri üslubunu benimsedi.

Kansu Etimesgut Şeker Fabrikası'nda görev yaparken kalp yetmezliği nedeniyle 17 Mart 1978'de yaşamını yitiren Ceyhun Atuf Kansu Ankara'daki Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedildi.

Sonraki Haber