Chatham House: HAMAS’ı yok etmek kesinlikle başarılamaz

İsrailli Profesör Mekelberg, Netanyahu'nun başbakanlığının HAMAS ile savaştan daha uzun sürmeyeceğini yazdı. Ülkenin siyasi olarak ciddi bölünmeler yaşadığını belirten Mekelberg, seçim olduğunda koalisyon hükümetinin hezimet yaşayacağını vurguladı.

Prof. Dr. Yossi Mekelveg, Chatham House’ta “Netanyahu'nun başbakanlığı Hamas ile savaştan daha uzun sürmeyecek” başlıklı bir makale yayınladı. İsrail siyasi sisteminin “yarı durmuş” bir durumda olduğunu belirten Mekelberg, “Ancak eşi benzeri görülmemiş bir bölünmeden sorumlu bir başbakan İsrail'i savaşın ötesine taşıyamaz.” tespitini yapıyor. Bu sürecin ölümcül sonuçlara yol açtığını vurgulayan İsrailli profesör, “HAMAS'ı yok etmek (şu anda ifade edilen hedef gibi) kesinlikle başarılamaz ve siyasi bir çözümün yerini tutamaz.” ifadesini kullandı.

‘TEK UZLAŞI NETANYAHU HÜKÜMETİNİN SONA ERMESİ’

HAMAS’ın 7 Ekim’deki operasyonundan sonra ülkede daha önce var olan bölünmelerin askıya alındığını yazan İsrailli profesör, “Şu anda ülke çapında bir siyasi uzlaşı varsa, o da savaş bittiğinde Başbakan Benjamin Netanyahu'nun başbakanlığının sona ermesi gerektiğidir.” değerlendirmesinde bulundu.

Netanyahu hükümetinin HAMAS operasyonunu önlemedeki muazzam başarısızlığının hemen ardından görevden alınması gerektiğine dair çok güçlü bir argümanın varlığına dikakt çeken Mekelberg, “Saldırılar, kaybedilen hayatlar açısından ölçülemez bir maliyetin yanı sıra, ülkenin caydırıcılığına ve bölgedeki diğer ülkelerle olan karmaşık ilişkilerine zarar verdi. Ayrıca İsrail toplumunda derin bir travmaya neden oldu, ekonomiye büyük bir darbe vurdu ve güvenlik hizmetlerine olan inancı zayıflattı.” ifadelerini kullandı.

‘HAMAS’LA İLGİLİ YANLIŞ ALGININ FİKİR BABASIYDI’

Yazar, Netanyahu için şu tanımlamayı yapıyor: “Gazze'de HAMAS'tan kaynaklanan riskin azaldığı yönündeki yanlış algının fikir babasıydı.” Mekelberg Netanyahu’nun, Gazze'nin ekonomik koşullarındaki sınırlı bir iyileşmenin HAMAS'ı pasifize edeceğini ya da dünyanın en büyük açık hava hapishanesinde yaşayan mültecilerden oluşan 2,3 milyon bölge sakinini tatmin edeceğini düşündüğünü belirtti.

İsrail Başbakanı’nın HAMAS'a karşı saldırılar sürerken pozisyonunun sorgulanmasının pek olası olmadığını vurgulayan Mekelberg, “Ancak İsrail tehdidin etkisiz hale getirildiğine inandığında, görevden alınması için yapılan çağrılardan kurtulma şansı çok az.” değerlendirmesini yapıyor.

BÖLÜNME VE ZAYIFLIK

İsrailli profesör, Netanyahu'nun altıncı hükümeti kurduğundan bu yana İsrail’in, başbakanın kişisel hukuki çıkarları doğrultusunda yargının bağımsızlığına yönelik saldırısı nedeniyle derin bir bölünme yaşadığı tespitini yapıyor. Görünürde Netanyahu'nun anayasal reformları ile İsrail'in askeri hazırlık eksikliği arasındaki bağlantının belirgin olmadığını söyleyen Mekelberg, “Ancak yarattığı derin dikkat dağınıklığı ve belirsizliğin İsrail'in 3 bin HAMAS militanının sızmasını önleme kabiliyetine zarar verdiği açıktır.” ifadesini kullandı.

HAYATLARINI TEHLİKEYE ATAN YEDEK ASKERLER

Mekelberg binlerce İsrailli yedek askerin hükümete, Netanyahu’nun otoriterleşme yolunda ilerlemeye devam ettiği sürece her türlü görevi reddedeceği çağrısını hatırlattı.

Ancak Mekelberg, Netanyahu ve müttefiklerinin, yargı reformu konusunda ülke çapında bir diyaloğa girmek ve bu uyarıları dikkate almak yerine, “Zehir Makinesi” olarak bilinen şeyi harekete geçirerek, bu yedek askerleri ve siyasi rakiplerini vatana ihanetle suçladığını belirtti.

İsrailli profesör bu yedek askerleri, “7 Ekim'den sonra derhal birliklerine katılan ve şu anda, bakanlarının çoğu hiç askerlik yapmamış olan bir hükümet tarafından HAMAS'a karşı yürütülen savaşta hayatlarını tehlikeye atan yedek askerlerin ta kendileridir.” şeklinde tanımladı.

MEŞRUİYET AÇIĞI

Mekelberg, Netanyahu’nun yolsuzluk davası nedeniyle ciddi bir meşruiyet açığı yaşadığını vurguladı. Yazar, “İsrail Başbakanı’nın siyasi hayatta kalmasını sağlamak için, Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir ve Bezalel Smotrich'in Maliye Bakanı görevine ek olarak Savunma Bakanı olması da dahil olmak üzere, “yerleşim hareketinin” en aşırı temsilcilerini kilit hükümet pozisyonlarına atadığını” belirtti.

Her iki Bakan’ın da askeri ya da başka bir güvenlik deneyimi olmadığının altını çizen Mekelberg, “Her ikisi de Filistinlilerle çatışmayı ve Batı Şeria'nın ilhakını benimseyen bir ideolojiyi destekliyor.” ifadelerini kullandı.

‘BAŞARISIZLIK SORUŞTURULACAK’

Mekelberg, tüm kamuoyu yoklamalarının bugün bir genel seçim yapılması halinde, başta Likud olmak üzere mevcut koalisyonu oluşturan partilerin hezimete uğrayacağını, mevcut muhalefet partilerinin kesin bir zafer kazanacağını ve Benny Gantz liderliğinde bir hükümetin kurulacağını açıkça gösterdiğini vurguladı.

Netanyahu için işlerin burada bitmeyeceğinin de altını çizen İsrailli profesör, “Henüz erken olsa da, 7 Ekim'deki korkunç trajediye yol açan istihbarat camiası ve ordunun -ama esas olarak siyasi liderliğin- topyekûn başarısızlığı derinlemesine soruşturulacaktır.” değerlendirmesinde bulundu. Son olarak Mekelberg, yeni seçimlerin yapılması ve Netanyahu'nun yolsuzluk davası devam etmesi gerektiğini söyledi.

CHATHAM HOUSE NEDİR?

Resmen 1920’de kurulan Chatham House’un kökleri 1900’lerin başlarına kadar dayanıyor. “Yuvarlak Masacılar” adıyla kurulan kuruluş İsrail devletinin kuruluşuna öncülük etmekten Sevr Anlaşmasının temellerinin oluşturulmasına kadar birçok emperyalist projede “ortak akıl” olma işlevini gördü.

Kuruluşun ilk yöneticileri arasında İngiliz Propaganda Bakanlığı’ndan Robert Cecil ve siyasi-istihbarat bölümünden Ortadoğu uzmanı ve Ermeni soykırım iftiralarına dayanak yapılan Mavi Kitap’ın editörü Arnold J. Toynbee de yer alıyor. İngiliz istihbaratına yakınlığıyla bilinen, dünyayı şekillendirme iddiasındaki Chatham House, emperyalist projelerin görüşüldüğü yer olarak nam saldı.

Sonraki Haber