Tıbbın Köşe Taşları: CIA çatısı altında geliştirilen beyin yıkama projesi MK Ultra

Emperyal merkezlerde ‘insanı, çıkarlarımız için daha uygun nasıl kullanabiliriz’ çalışmaları başladı. Bireyi-toplumu-ekonomiyi küçülterek yönetme yoluna gidildi. Bu faaliyetlerden tıpla ilgili olan kısma değineceğiz

İkinci Dünya Savaşı sonrası yeni bir dünya yaratılırken emperyal merkezlerde ‘insanı, çıkarlarımız için daha uygun nasıl kullanabiliriz’ çalışmaları başladı. Kabaca psiko soyo ekonomik olarak değerlendirilecek bu çalışmalardaki amaç, kendileri dışında kalan bireyi-toplumu-ekonomiyi küçülterek yönetme yoluna gidildi. Pek çok alanda geçerli olan bu faaliyetlerden tıpla ilgili olan kısma değinmek istiyoruz.

DAVRANIŞ MÜHENDİSLİĞİ

1950-1960 arasında Amerikan Merkezi Haberalma Teşkilatı (CIA) altında görev alan Bilimsel İstihbarat Birimi (SID), "zihin kontrolü" ve insanların davranışsal mühendisliği üzerine birçok deney yapmıştır. Bu çalışmalarla önemli veriler sağlasa da, tamamı başarısızlıkla sonuçlanmıştır, hatta bazıları, denekler üzerinde ciddi ruhsal sorunlar yaratmıştır. MK-Ultra Projesi, bu deneylerin genel adı olarak bilinmektedir. Proje kapsamında sayısız yasadışı deney ve suç işlenmiştir. 1953'te yasal olarak izlenmeye başlanan program 1964'te daraltılmış, 1967'de iyice yavaşlatılmış ve 1973'te durdurulmuştur. Deneyler süresince deneklere özellikle Liserjik Asit Dietilamid (LSD) gibi sanrı oluşturan maddeleri aşırı dozda kullandırılmış, bunlar dışında hipnoz, duyusal yetersizlikler, izolasyon, sözel ve cinsel istismar, hatta işkence gibi yöntemler uygulanmıştır.

Watergate skandalı sırasında MK-Ultra'ya ait tüm belgelerin yok edilmesi emredildi ve sadece 20 bin belge bırakıldı

ÜNİVERSİTELER BÜTÇELER SEFERBER

Kırkın üstünde üniversite olmak üzere toplamda 80 dolayında enstitünün ortak olarak yürüttüğü bu projede, CIA'in toplam bütçesinin %6'sı kullanılmıştır. Uzun bir süre gizli tutulmaya çalışılan bu proje, 1977 senesinde Bilgilendirilme Özgürlüğü Yasası sonucunda, 20 bin belgenin açığa çıkarılması sayesinde öğrenilmiştir. Temmuz 2001'de ise deneylerle ilgili gizli kalmış bilgilerin bir bölümü öğrenilmiştir.

Deneyler süresince sayısız alanda araştırma yapılmış, insan ve diğer hayvan denekler üzerinde yasadışı, bilimdışı ve akıldışı sayısız uygulamada bulunulmuştur. Örneğin sorgulamaların kolaylaştırılması için geliştirilmeye çalışılan dürüstlük hapı sırasında birçok hayvan ve insana sayısız sanrısal madde ve diğer kimyasallar verilmiştir.

UYUŞTURUCUNUN TARİHÇESİ

1955'te yazılmış bir belgede, deneylerin amaçları için geliştirilen maddeler şöyle sırlanıyordu:

Halkın gözünden düşülmesine neden olacak kadar mantıksız düşünmeyi ve düşüncesizliği tetikleyen maddeler, mantıklama ve algılama süreçlerini yavaşlatan maddeler, kullanıcının daha hızlı veya yavaş yaşlanmasına neden olacak maddeler, alkolün etkilerini tamamen silecek ilaçlar, kamuflaj ve taktik amaçlı, bilinen hastalıkların tüm belirtilerini yaratan; ancak istendiği zaman durdurulup bu etkilerin geri dönebilmesine neden olan ilaçlar, geçici veya kalıcı beyin hasarı ve hafıza kaybı sağlayan ilaçlar, baskı, işkence ve hayati ihtiyaçlara olan direnci arttırıcı ilaçlar, kullananın o anda ve öncesinde olan olayları kalıcı ya da geçici olarak unutmasına neden olacak maddeler, şok ve kafa karışıklığını geçici ya da kalıcı, kısa ya da uzun vadede yaratabilecek madde ve fiziksel yöntemler, bacakların felç olması veya akut kan yetmezliği gibi fiziksel yetersizlikleri anlık olarak yaratabilecek ilaçlar, vücutta su kabarcıkları yaratabilecek kimyasallar, bireyin davranışlarını, arzu edilen bir diğer bireye bağımlı kılacak şekilde değiştirecek ilaçlar, sorgulama mekanizmalarını iptal edecek, mantıksal düşünmeyi engelleyecek ilaçlar, görüş, duyma, vb. duyusal becerileri köreltecek ilaçlar, sonrasında kalıcı hafıza kaybı yaratan, ani bayıltma işlemini yapabilecek ve yiyeceklere, içeceklere, havaya karıştırılabilecek bir ilaç, belirli bir fiziksel aktivitenin yapılmasını tamamen engelleyecek bir ilaç!

Tüm bunları test etmek ve geliştirebilmek için CIA deneylerinde yüksek dozda LSD, barbiturat IV, amfetamin IV, temazepam, eroin, morfin, MDMA, meskalin, psilocybin, scopolamin, marijuana, alkol, sodyum pentotal ve ergin gibi sayısız bağımlılık yapıcı, halüsinojen ve uyuşturucu madde kullanmıştır. Denek olaraksa zihinsel hastalıklı olan insanlar, mahkumlar, ilaç bağımlıları ve fahişeler kullanılmış, bunlar durumları veya mesleklerinden ötürü tehdit edilerek karşı koymaları engellenmiştir. Deneyde görev alan bir memur: "Deneylerde, bize karşı koyamayacak herkesi kullandık." demiştir.

HEKİMLERİN SORUMLULUĞU

İkinci dünya savaşı sonrası şekillenen dünyada bağımsız bağlantısız düşüncede olan insanlar ve halk hareketlerine karşı önlem olarak geliştirilmesi düşünülen bu çalışmalar önder kadroların ve temsil ettikleri anti emperyalist hareketlerin etkisiz hale getirilmesi için tıp biliminin üniversitelerin nasıl kullanıldığını ortaya koymaktadır. Temel amacın anti emperyalist kadroları ve hareketleri toplumsal taban oluşturmayacak şekilde zayıflatacak yöntemleri geliştirmek olduğu söylenebilir. Bu yöntemler başarıya ulaşmamıştır ve ulaşamayacaktır. Bu bağlamda hekimler ağır bir yükümlülük altındadır. Bağımsız bağlantısız toplumsal duruş, hekim ahlakı bu ve benzeri olayları anlamak için önemlidir.

Özetle emperyalist düşünce dünya egemenliğini sürdürmek için bireyi ve toplumu en zayıf kalacağı noktaya kadar bölüp etkisiz kılma planını yürütmeye çalışsa da başarı şansı yoktur.

KAYNAKÇA

https:// evrimagaci .org/mkultra-projesi-nedir-cia-tarafindan-yurutulmus-sira-disi-deneyler-950

https:// www. aa. com.tr/tr/dunya/cia-soguk-savas-doneminde-gizli-zihin-kontrol-programi-uzerinde-calismis/1578435

https:// onedio. com/haber/8-maddede-esrarengiz-olumlerin-nedeni-kabul-edilen-zihin-kontrolu-deneyi-mk-ultra-524554

https:// www. matematiksel.org/ciain-cok-gizli-soguk-savas-arastirma-programi-mk-ultra-neydi/

Sonraki Haber