‘Çiftçinin borcu 64 kat arttı’

Sarıbal, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında, basının temel görevinin gerçek ve doğru haberi halka ulaştırmak, yanlışı deşifre etmek, idare edenleri doğruya yönlendirmek olduğunu söyledi. Odatv Haber Müdürü Barış Terkoğlu’nun tutuklanmasını eleştiren Sarıbal, “yargının, vicdana ve hukuk kurallarına göre değil sarayın iradesine dayalı karar verdiği için basının susturulmaya devam edildiğini” savundu.

Erzincan’da yaklaşık 100 bin dekar alanda 2019 yılında 140 lira olan sulama elektriği fiyatının 285 liraya, su fiyatının 40 liradan 60 liraya çıktığını anlatan Sarıbal, “Su ve elektrik parası can yakıcı şekilde ciddi sorun olarak karşımızda durmaktadır. Çiftçiler için sorun iktidardır, iktidarın uyguladığı tarım politikalarıdır.” dedi.

‘ÇİFTÇİ KENTE DOĞRU SÜRÜKLENİYOR’

Çiftçilerin, borçlarını uzun zamandır ödeyemediği için yeni borç almak amacıyla bankalara sığındığını ifade eden Sarıbal, “Bankalarda para bulamazsa ne yazık ki tefecilere düşmüş durumda. Tefecilerden de para bulamayan çiftçi ne yazık ki evini barkını, yerini yurdunu bırakıp kente doğru sürükleniyor. Bunun temel nedeni de çiftçinin ürettiğinden para kazanamaması, aşırı borçlanması ve bu yüzden kente göçmesidir.” diye konuştu.

Sarıbal, 2002’de 2,7 milyon çiftçinin bankalara borcunun 2,5 milyar lira olduğunu, bu rakamın 64 kat artarak 2019 sonu itibarıyla 160 milyar lirayı bulduğunu söyledi. Bankaların, tahsil edemedikleri alacaklarını toplu şekilde varlık yönetim şirketlerine sattığını belirten Sarıbal, şöyle konuştu:

“Ben bunlara ‘resmi tefeci’ diyorum. Örneğin 100 bin lira borcum var, banka bu borcumu varlık yönetim şirketine satıyor. Bu varlık yönetim şirketine yalnızca benim borcumu değil ipotekleri de veriyor. Mal, alet, ekipman, ev ipoteği ne varsa. Varlık yönetim şirketleri benden o 100 bin liradan çok daha fazlasını tahsil ediyor ve sürüm sürüm süründürüyor. Hükümeti uyarıyorum, bu doğru bir yaklaşım değil. Bunu yapmayın.”

‘RÜZGAR EKEN FIRTINA BİÇER’

Gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Sarıbal, TBMM Genel Kurulunda dün yaşanan kavgaya ilişkin soru üzerine, “Orada yoktum ama iktidar her alanda olduğu gibi ülkenin gündemini değiştirmek için yapay gerekçeler yaratarak dışarıda elinde bulundurduğu güçlerle içeride de Meclis çoğunluğuyla algı yaratmaya çalışıyor. Elbette itiraz ediyoruz. Onların baskıcı, dayatmacı anlayışlarına hiçbir zaman razı değiliz, olmayacağız. Rüzgar eken fırtına biçer. Gereğini yapacağız.” dedi.