Çin Komünist Partisi davet etti İslam alimleri Sinciang'da

Çin, Batı’nın yalanlarına yanıt olarak İslam alimlerini Sinciang Uygur Özerk Bölgesi'ne götürdü. Davetliler, Batı’nın Sinciang’da gerçeği çarpıttığını belirtti.

Aralarında Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Suudi Arabistan, Mısır, Suriye, Bahreyn, Tunus ve Bosna Hersek'in de bulunduğu 14 ülkeden 30'dan fazla şahsiyet ve İslam alimlerinden oluşan bir heyet geçen hafta Çin’in Sinciang Uygur Özerk Bölgesini ziyaret etti. Sinciang gerçeklerini kendi gözleriyle gören davetliler, bölge ve orada yaşayan halk için olumlu yorumlarda bulundu.

‘İSLAM DÜNYASI BATI’NIN BASKILARINA BOYUN EĞMEDİ’

2023 yılında bölgeyi ziyaret eden ilk yabancı grup olma özelliği taşıyan heyete Dünya Müslüman Topluluklar Konseyi Başkanı Doktor Ali Raşid Abudula Ali Alnuaimi başkanlık etti. Heyet ilk olarak Sinciang Parti Sekreteri Ma Xingrui ile Sinciang’da toplantıda bir araya geldi. Ma, ABD ve bazı Batılı ülkelerin sürekli söylentiler yayarak Çin'e çamur atarken, Çin ile İslam ülkeleri arasına nifak sokmaya çalışıldığını söyledi.

Ma konuşmasında ayrıca, İslam dünyasındaki dürüst insanların hiçbir zaman bazı Batılı ülkelerin baskılarına boyun eğmediğini ve Sinciang bölgesi hakkındaki yalanlara kanmadığını belirtti. Ma “Bu insanlar, Çin'in içişlerine karışmak için Sinciang'la ilgili konuları kullanan birkaç Batılı ülkeyi takip etmek yerine, Sinciang bölgesinin gelişimini onayladılar. ABD ve bazı Batılı ülkelerin siyasi uygulamalarını ifşa ettiler ve uluslararası adalet ve hakkaniyeti savundular.” ifadelerini kullandı.

Heyete başkanlık eden Dr. Ali bölgenin terörizm ve aşırıcılıkla mücadelede aldığı önlemlerden ve bölgedeki istikrar ve kalkınmaya katkıda bulunan insanlardan övgüyle söz etti. Akademisyen ayrıca bazı Çin karşıtı güçlerin, özellikle Çin'in ulusal güvenliği ile ilgili olan Sinciang, Tibet ve Tayvan adası ile ilgili konularda Çin'e saldırdıklarını belirtti. Çin kültüründe Müslümanları ya da İslam medeniyetini hedef almak gibi bir kavramın olmadığını belirten Ali, Çin'in refahını ve kalkınmasını dünyaya anlatmanın kendi (Çin’in) sorumlulukları olduğunu söyledi.

‘GEÇMİŞTE YAŞANANLAR KORKU FİLMİ GİBİ’

Toplantının ardından heyet, bölgenin daha önce terörizmden nasıl zarar gördüğü hakkında daha fazla bilgi edinmek için terörizm ve aşırıcılıkla mücadele konulu bir sergiyi de ziyaret etti. 1990’dan 2016’ya kadar bölgede yaşanan terör olaylarının ve aşırılıkların fotoğraflarla anlatıldığı sergide, yaşanan 52 terör olayı hakkında kısa tanıtımlar yapıldı. Ziyarete BAE’den katılan muhabir Fahad Ahmed, Global Times’a yaptığı açıklamada terör saldırılarına ilişkin fotoğraf ve videoların "korku filmi" gibi olduğunu ve insanların başkalarına böylesine vahşi şeyler yapabileceğini hayal etmenin zor olduğunu söyledi. Bu tür şiddet eylemlerinin dinle hiçbir ilgisi yoktur, dedi.

Suudi Arabistan'ın Eski Eğitim Bakanı Abdullah Saleh Al Obaid ise Sinciang bölgesindeki terör saldırılarını görmekten üzüntü duyduklarını belirtti.

‘TERÖRİZMLE MÜCADELE EDERKEN SİYASİ OYUNLAR OYNANMAMALI'

Mısır Cumhurbaşkanı'nın dini işlerden sorumlu danışmanı olarak heyete katılan Osama Elsayed Mahmoud Mohamed Saad, serginin teröristlerin işlediği suçları gözler önüne serdiğini ve aynı zamanda Çin hükümeti ile Çin halkının terörizme karşı koyma çabalarını gösterdiğini söyledi. Teröristlerin insanlık onurunu ihlal ettiğini ve insanlar arasında bir salgına neden olduğunu söyleyen Mısırlı din adamı, uluslararası toplumu terörizmin doğasını anlamaya ve bu tür zulümlere ortaklaşa direnmeye çağırdı. Saad ayrıca, “Bugün gördüklerimizin aslında sahada yaşananları yansıttığını düşünüyorum. Bölgeyi ziyarete gelen herkes gelip bunu görmeli çünkü bu tarihin bir parçası. Sadece Çin değil, tüm dünya terörizm ve aşırıcılıktan zarar gördü. ABD ve bazı Batılı ülkeler uzun bir süredir Çin'in Sinciang bölgesinde meydana gelen terör saldırıları konusunda çifte standart uygulamakta ve Çin hükümetinin terörle mücadele tedbirlerini ‘etnik azınlıklara baskı yapmak’ olarak nitelendirmektedir. Terörizm ve aşırıcılıkla mücadele ederken siyasi oyunlar oynamamalıyız... Bu nedenle terörizm ve aşırıcılık tehdidinin tek bir ulusa ya da tek bir bölgeye yönelik bir tehdit olmadığını anlamanın her yerdeki akil insanların sorumluluğu olduğunu düşünüyoruz. Bu tüm dünya için bir tehdittir. Hepimiz bir araya gelmeli ve terörizm ve aşırıcılıkla mücadele etmeliyiz.” açıklamasını yaptı.

41,1 MİLYON DOLARLIK İSLAM ENSTİTÜSÜ YATIRIMI

Bölgedeki İslam'ın gelişimi hakkında daha fazla bilgi edinmek için heyet Pazar günü bölgesel İslam Derneği, Sinciang İslam Enstitüsü ve Urumçi'deki bazı camilere de gitti.

Bölgedeki İslam’ın gelişimi hakkında daha fazla bilgi edinmek için heyet ayrıca, Bölgesel İslam Derneği’ni, Sinciang İslam Enstitüsünü ve Urumçi’deki bazı camilere ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret kapsamında heyetle bir araya gelen Çin İslam Derneği Başkan Yardımcısı Bai Shengfu, İslam Enstitüsü’nün yeni yerleşkesini tanıttı. Yerleşkenin 279 milyon Yuan’lik (41,1 milyon Dolar) yatırımla 50 bin metrekarelik bir alanı kapsadığını belirten Bai, yerleşkenin eğitim binaları, kütüphane, spor salonları, yemekhane, oyun salonları ve ibadethaneden meydana geldiğini söyledi.

Öğrenciler ile beraber dua eden heyet içerisinde bulunan Tunus Başbakanının danışmanı aynı zamanda Yüksek İslam Konseyi Genel Sekreteri olan Mestaoui Mohamed Slaheddine, enstitünün yeni ve benzersiz yerleşkesini gördüğünde çok etkilendiğini ve ibadet salonunun zarif tasarımına hayran kaldığını söyledi. Slaheddine, "Müslümanların buraya adım attıkları anda huzuru hissedebileceklerine inanıyorum.” dedi.

Ziyaret kapsamında enstitüde öğretim görevlileri ve öğrencilerle bir araya gelinen sempozyumda Enstitü Başkanı Abdureqip Tomurniyaz, bölgedeki İslami din adamlarının eğitimini özetledi ve Müslümanların din özgürlüğünün tam olarak korunduğunu ve bölgede hiç kimsenin inançlarından dolayı haksızlığa uğramadığını söyledi.

Ma Xingrui

‘BATI, SİYAHLA BEYAZI TERS ÇEVİRİYOR’

Ziyaretin ikinci durağı olan Altay şehrinde yerel Kazak halkıyla bir araya gelen heyeti bölge halkı, geleneksel Chaşiu gösterisiyle karşıladı. Chaşiu kutsaması boyunca heyete süt topakları, kesme şeker ve meyve şekerleri ikram edildi. Altay’ı ilk kez ziyaret eden kişilerden biri olan BAE Ulusal Konseyi üyesi Sarah, Sinciang'ın bu kadar iyi gelişmiş olmasına şaşırarak, bazı Batı medyası tarafından yürütülen karalama kampanyasının tamamen siyah ve beyazın tersine çevrilmesi ve yoktan var edilmesi olduğunu belirtti.

Sonraki Haber