Çin Orta Doğu'daki gerilimden endişe duyuyor

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Çin'in Orta Doğu'da yaşanan kargaşa ve gerilimden derin endişe duyduğunu belirtirken, tüm taraflara barış için hareket etmeleri çağrısında bulundu.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, Çin’in Orta Doğu’daki gerilimden derin endişe duyduğunu ve gerilimi tırmandıran girişimlere karşı çıktığını duyurdu.

ÇİN ORTA DOĞU'DAKİ KARGAŞADAN ENDİŞE DUYUYOR

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mao Ning, basın toplantısında, Orta Doğu’daki son duruma ilişkin konuştu. Mao Ning, Orta Doğu'daki gerilimden endişe duyduklarını belirtirken, "Düşmanlığı körükleyen ve çatışmayı genişleten hamlelere karşı çıkıyoruz," ifadelerini kullandı.

Mao, bir gazetecinin, İsrail’in İran’a karşı geniş çaplı operasyon planladığını ve İran’ın, İsrail’in saldırı girişimine karşılık vereceğini açıkladığını hatırlatarak, Çin’in bunu nasıl değerlendireceğine dair sorusunu da yanıtladı.

Sözcü Mao, tüm taraflara bölgenin barışı ve istikrarının korunması için rasyonel ve sorumlu şekilde hareket etmeleri çağrısında bulunduklarını söyleyen Mao Ning, "Uluslararası toplum ve özellikle etkili büyük ülkeler gerilimin daha da tırmanmasını önlemek için yapıcı rol oynamalı," dedi.

ÇİN 'FİLİSTİN'İ FİLİSTİNLİLER YÖNETSİN' DEMİŞTİ

Sözcü Mao, askeri operasyonların ve şiddetin bir çıkış yolu olmadığını ve sadece mağduriyetleri arttırarak barış ve istikrarı daha da uzaklaştıracağını belirtirken, Çin'in Gazze'deki çatışmaya ilişkin olarak ateşkes ve insani yardımı acil önceliğin "Filistinlilerin Filistin'i yönetmesi" olduğunu ve Gazze'de çatışma sonrası yeniden yapılanmanın temel ilkesi ve iki devletli çözümü ileriye dönük temel yol olarak belirleyen üç adımlı bir girişim önerdiğini hatırlattı.

"Uluslararası toplum, gerilimin düşürülmesini teşvik etme temelinde, daha geniş tabanlı, yetkili ve etkili bir uluslararası barış konferansı düzenlemeli ve iki devletli çözümün uygulanması için bir takvim ve yol haritası oluşturmalıdır; böylece Filistin ve İsrail devletleri arasında barış içinde bir arada yaşama ve Arap ve Yahudi halkları arasında uyum nihai olarak gerçekleştirilebilir."

Sonraki Haber