Çocuklar anne babayı unuttu
Çocuk İçin İçerik Derneği, çocuklara öykü yazdırıp analiz etti. TBMM Çocuk Hakları Komisyonuna sunulan rapora göre, çocukların yüzde 55’i öykülerinde ebeveyninden söz etmedi. Öykülerde yalnızlık hissi yüzde 31, yoksulluk yüzde 30, intihar yüzde 6 oranında yer aldı
TBMM Çocuk Hakları Komisyonu’nda konuşan Çocuk İçin İçerik Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Emine Nilüfer Pembecioğlu, 250 çocukla yaptıkları araştırmanın sonuçlarını anlattı. 250 kadar öğrenciye öykü yazdırdıklarını belirten Pembecioğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘ÇOCUKLAR ÖZLERİNDE ÇOK İYİLER’
“Daha sonra bu öykülerin içerisinde bir içerik analizi yaptık. Bu öykülerde neler var biliyor musunuz? Ebeveynden bahsetmeyen öyküler var, anne-baba yok öykülerde -bunların hepsi medya etkisi- ebeveynden söz edenler yüzde 45 oranında, diğerleri anne-babalarını yok sayıyorlar. Yaşam mücadelesi var o öykülerin içerisinde, bir savaş var yüzde 41 oranında.
"Yalnızlık hissi yüzde 31 oranında. Ekonomik zorluk ve yoksulluk çeken çocukları anlatan öykülerin oranı yüzde 30. Kültür çatışması yüzde 20. Sınıf çatışması yüzde 44. İntihar oranı yüzde 6.
"Çocuk, öyküde bir çocuğun, bir başka çocuğun öldüğünü yazıyor ya da intihar ettiğini anlatıyor. Dışlanma yüzde 20. Fedakârlık ise yüzde 54. Yani çocuklar özlerinde çok iyiler, başkaları için fedakârlık yapabilecekleri... Vatanseverlik oranları yüksek.”
‘BÜYÜYLE MUTLU SONA ULAŞIYORLAR’
Emine Nilüfer Pembecioğlu, çocukların gerçeklikten kopuk olduklarına da dikkat çekti:
“Büyüyle mutlu sona ulaşıyorlar yani gerçekçi olmayan çözümlerle, mucizelerle bir şeyleri oldurabileceklerini düşünüyorlar ama gerçek yaşam o kadar mucizelere açık bir ortam değil maalesef, onların gerçeklikten kopmaması için internetle olan bağlantılarının da dengede tutulması gerektiğini düşünüyoruz.”
KUMAR UYUŞTURUCU BAĞIMLILIĞININ ÖNÜNE GEÇTİ
Komisyon’a yapılan sunumlarda en dikkat çekici konu, çocuklarda artan kumar bağımlılığı ve intihar oldu. Türkiye Yeşilay Cemiyeti Başkanı Mehmet Dinç, sunumunda, kumar bağımlılığının en büyük bağımlılık tehdidi haline geldiğini söyledi:
“Çocukların ve gençlerin şu anda en büyük tehdit olarak karşısında duran meselesi çünkü bizim 107 tane danışmanlık merkezimizde bu seneye kadar en çok başvuruyu uyuşturucu bağımlılığından dolayı alıyorduk. Bu sene uyuşturucu bağımlılığından çok kumar bağımlılığıyla alakalı başvuru aldık. 2020-2024 yılları arasında kumar bağımlılığı başvurusu yüzde 24 iken bu sene, 2024 yılında yüzde 36'ya çıktı. Yine, teknoloji bağımlılığıyla ilgili başvuru yüzde 5 iken bu sene yüzde 6,19'a çıktı.”
KUMARLA İNTİHAR ARASINDA ÇOK NET BİR BAĞ VAR
İntiharla ilgili bir soru üzerine Dinç, şöyle konuştu:
“İntihar ve kumar ilişkili bir çalışma yapmadık ama bizim sahada gördüğümüz çalışmalarda -devlet yetkililerinden de duyduğumuz- kumarla intihar ilişkisi anlamında çok net bir bağ var, literatür de bize bunu söylüyor zaten. Bize gelen danışanların çoğu da intihardan önce bize gelmiş oluyor, gelmeyen maalesef intihar etme riskiyle karşı karşıya. O yüzden, hakikaten bu kumar meselesini çok önemsememiz lazım, çok ciddi bir problem olarak, toplumsal bir problem olarak acil karşımızda duruyor.”
Kumar bağımlılığında yaş aralığının sorulması üzerine Dinç, “Davranışsal bağımlılıklar konusunda biz 15 yaşından itibaren başlıyoruz yani kumar bağımlıları 15 yaşından itibaren bize gelebiliyor, internet bağımlıları 12 yaşından itibaren bize gelebiliyor.” dedi. Yeşilay’ın sunumunda kumar bağımlılığına ilişkin şu veriler yer aldı:
KUMARA İLİŞKİN VERİLER
2022 yılında yapılan “15 Yaş ve Üzeri Nüfusta Sağlık Davranış Araştırması” sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 15,7'si son bir yılda dijital platformları kullanarak oyun oynadığı belirlendi.
Yeşilay Danışmanlık Merkezlerine 2024'te kumar ve internet bağımlılıklarıyla ilgili toplam 6 bin 369 başvuru oldu. 2020-2024 yıllarında toplam başvurunun yüzde 24,47'si kumar bağımlılığıyla ilgiliyken bu yıl bu oran yüzde 36,67'ye yükseldi.
2020-2024 yıllarında kumar bağımlılığında illere göre başvuru sayıları incelendiğinde 5 bin 199 başvuru sayısı ile İstanbul birinci sırada yer aldı, onu bin 381 başvuru sayısıyla Ankara ve 691 başvuru sayısıyla İzmir takip etti. Kumar bağımlılığında ise en düşük sayılı iller olarak Kilis, Burdur, Ağrı, Sinop, Muş, Şırnak, Hakkari, Tunceli, Gümüşhane ve Ardahan sıralandı.
SİBER ZORBALIK DA İNTİHAR EĞİLİMİNİ ARTIRIYOR
İnternetle ilişkili bağımlılıklarda kumarın tek başına çok büyük bir problem olduğunu belirten Dinç, “Bunun yanında siber zorbalık meselesi, siber zorbalık daha çok paralel bir şekilde giden siber taciz meselesi, pornografi meselesi, dijital oyunların içeriklerinde yer alan kumar ve cinsellik öğeleri gibi şeyler çocuklarımızın ve gençlerimizin ciddi anlamda bu süreçten zarar görmesine sebep oluyor.” dedi ve şöyle sürdürdü:
“Dolayısıyla, bu süreçlerde zorluk gören gençlerimizde de özellikle siber zorbalıkta depresyon, anksiyete bozukluğu, diğer maddelere bulaşma, suç işleme, intihar eğilimi, aile ilişkilerinde bozulma, okul devamsızlıklarında artış, başarıda gerileme, uyku düzenlerinde bozulma gibi hayatın çok boyutlu bir şekilde süreçlerinde zarar görme söz konusu olabiliyor. O yüzden bu siber zorbalık meselesi internetle ilişkili bağımlılıklar içerisindeki oyun, kumar, pornografi, sosyal medyanın içerisindeki tacizler gibi meselelerin çok ciddi çocuklarımız ve gençlerimiz için tehdit olduğunu arz etmek isterim.”
Bunlarla alakalı düzenlemeler yapılması gerektiğini belirterek Güney Kore örneğine dikkat çeken Dinç, mükemmeli aramak yerine derhal düzenlemeler yapılmasının, süreç içerisinde mükemmele ulaşılmasının doğru olacağını söyledi. İkinci meselenin, anne-babaların bu konuda bilgilerinin, becerilerinin artırılması gerektiğine dikkat çeken Dinç, çocuklara alternatif yaşam alanları sunmanın da önemini vurguladı.
‘BAĞIMLILIK CEPHESİ GENİŞLİYOR’
Yeşilay Başkanı Mehmet Dinç, Yeşilay’ın alkolle mücadele amacıyla kurulduğunu,1920 yılında İngiliz işgal kuvvetlerinin ücretsiz bir şekilde İstanbul'da çocuklara, gençlere alkol dağıttığını anlattı ve o dönemden bu döneme bağımlılık cephesinin inanılmaz ölçüde genişlediğini anlattı:
“Sadece geçen yıl 60 yeni psikoaktif madde Avrupa Birliği’nin raporuna girdi, takip edilmesi gereken, halihazırda 800 küsur madde aktif olarak takip ediliyor. Dünyada 104 yılda, bin yıldan beri yaşanmayan değişim yaşadı ve bağımlılık meselesi sadece fizyolojik mesele değil, psikososyal boyutları da var.”
SPOR SALONLARINA DİKKAT!
Dinç, Türkiye'nin dünyanın diğer ülkeleriyle karşılaştırıldığında bağımlılıkla mücadelede ortalama bir başarı sergilediğini belirtti ve bunda Yeşilay’ın katkısına ve Yeşilay Danışmanlık Merkezlerine (YEDAM) işaret etti:
“107 tane merkez yaptık. Dünyada yüz akı olabilecek bir modelimiz var; ücretsiz, herkes gidebilir. Türkiye'nin her şehrinde var… Bu ay Yeşilay dergimizin konusu, spor salonlarında kullanılan hormonlar meselesi yani spor salonlarında gençlerimiz hormon ilaçları alıyorlar dışarıdan, ciddi anlamda hem psikolojik hem fizyolojik sağlıklarıyla alakalı geri dönüşü çok zor zararlara uğruyorlar.”
ÇOK ORGANİZE ÇALIŞIYORLAR
“Bağımlılıkla alakalı cephe her geçen gün büyüyor, bizim de mücadele cephesini el ele vererek organize bir şekilde artırmamız lazım çünkü bizim bağımlılık endüstrisiyle alakalı yaptığımız çalışmalarda açık ve net gördüğümüz bir gerçek var, çok organize çalışıyorlar. Yani alkol endüstrisiyle kumar, kumar endüstrisiyle uyuşturucu, hep beraber çalışıyorlar. Bizim memleketimiz için, insanımız için el ele verip çocuklarımız için, gençlerimiz için beraberce bu sorunun üzerine tek ses olarak gitmemiz lazım diye düşünüyorum.”
DESTEĞİNİZE İHTİYACIMIZ VAR
“YEDAM'ların duyurulması konusunda hakikaten desteğinize ihtiyacımız var. Türkiye'de kayıtlı bağımlı sayısını sordu vekilimiz. Tabii, onu benim bilmem çok mümkün değil çünkü Yeşilay’ın bilmesi mümkün değil çünkü bizim böyle bir devlet gücümüz yok. Biz, sivil toplum kuruluşuyuz ama Yeşilay Danışmanlık Merkezlerimize başvuran kişi sayısını, yaş seviyelerini, yaş gruplarını, hangi bağımlılıklarla ilgili başvurduklarını memnuniyetle sizlerle paylaşabilirim.”
Hangi bölgede, hangi problemlerin daha çok öne çıktığını yetkililerle ve o bölge halkıyla paylaştıklarını, 72 ilde atık su analizi yaptıklarını anlatan Dinç, halkın konuya sahip çıkmasını istedi: “Ben geçen haftalarda Uşak, Kütahya, Afyon bölgesine gittim; orada da Uşak'ta ne problem varsa yerel basına söyledim, bu konuya Uşaklıların sahip çıkması lazım diye, Afyon'da ne varsa söyledim... Atık su analizinden hangi şehirde, hangi maddeler -uyuşturucu maddeler- ne kadar sigara, ne kadar alkol kullanılıyor, şehirler arasında nasıl bir sıralama var, onunla alakalı analiz yapıyoruz düzenli olarak ve bunu bağımlılık üst kuruluyla paylaşıyoruz.”
LİSEDE BAĞIMLILIK YETİŞKİNLİKTEN YÜKSEK
Yeşilay tarafından ortaokul ve lise öğrencileriyle yetişkin gruplarından toplam 46 bin 682 kişinin katıldığı bir çalışmaya göre lise öğrencilerinin internet bağımlılığı puanları diğer gruplardan daha yüksek. Sunumda hem ortaokul hem lise öğrencilerinin bağımlılık puanlarının ise yetişkinlerden daha yüksek olduğunun tespit edildiği belirtildi.
Yeşilay Danışmanlık Merkezlerine 2020-2024 yıllarında toplam başvurunun yüzde 5'i teknoloji bağımlılığına yönelik yapılırken, 2024'te bu oran yüzde 6,19 oldu. İnternet bağımlılığına yönelik de 761 başvuru sayısıyla İstanbul birinci sırada bulunurken, onu 294 başvuru sayısıyla Ankara ve 90 başvuru sayısıyla Bursa izledi. Ardahan, Bayburt, Karaman, Artvin, Gümüşhane, Hakkari, Muş, Şırnak, Iğdır ve Şanlıurfa ise başvuru sayılarının en düşük olduğu iller arasında yer aldı.
YEŞİLAY ‘SANAL KUMARA’ SAVAŞ AÇTI
Yeşilay tarafından hazırlanan ve TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Çocuk Hakları Alt Komisyonu üyeleriyle paylaşılan “Dijital Mecralarda Çocukları Bekleyen Tehditler ve Riskler” başlıklı sunumda, sanal kumar ve diğer bağımlılık yapıcı unsurların bağımsız bir komisyon tarafından sıkı bir şekilde denetlenmesi istendi.
Sunumda, kumar siteleri reklamlarının alkol-sigara reklamları ile aynı kategoride değerlendirilmesi talep edildi. Dijital mecralara yönelik çocukları ve gençleri koruma odaklı yeni bir yasal düzenleme yapılması, yaş sınırı belirlenmesi ve ebeveyn onayı şartının getirilmesi gerekliliği vurgulandı. Hem çocuklara hem ailelere yönelik eğitimler yapılması da önerilen sunumda, şu satırlara yer verildi:
BAĞIMSIZ JÜRİ DENETLESİN
“Dijital mecralardaki içerikler öz-denetime bırakılmamalı, içerik denetimlerinin alanda uzman profesyoneller tarafından yapılacağı bağımsız bir kurul oluşturulmalı, kurulun görevlerini düzenleyen ve sektörü denetleyen bir yasal düzenleme hayata geçirilmeli. Dijital mecralardaki yayınlar ve oyunlarda dinamik akıllı uyarı sistemleri geliştirilmeli ve akıllı işaret dinamik şekilde kullanıcılara sunulmalı.
"Oyunların içerik ve yaşa uygunluğunu değerlendiren bağımsız derecelendirme sistemleri mevcuttur. Oyun değerlendirme için bağımsız jüri sistemi kurulmalı. Dijital oyunlardaki kumarı çağrıştıran ve diğer bağımlılık yapıcı unsurlar bağımsız bir komisyon tarafından sıkı bir şekilde denetlenmeli.”
Riskli davranışların kontrolü konusunda tüm öğrencilerin eğitiminin ve çocuklar için önleyici alternatif etkinlik merkezlerinin artırılmasının önemine işaret edilen sunumda, deprem bölgesi ve riskli bölgelere yönelik daha fazla bağımlılıklardan koruyucu çalışmaların yapılması önerildi.