'Çok büyük değil kaybolmayız' dedi Eczacıbaşı, Fas'ı Afrika için üs seçti

Eczacıbaşı Holding, bu yılın mart ayında Fas’ta üretime başladı. Kuzey ve Orta Afrika’nın istikrar adası olan Fas’ı kendine üs olarak seçen Eczacıbaşı, 160 kişiye istihdam sağladı.

Böylece 80. yılında 200 milyon avroluk yatırımının bir ayağını daha hayata geçirdi. Biz de şirketin davetlisi olarak bir grup gazeteci ile birlikte asıl adı Maroc olan ama Türkiye'de Fas olarak bilinen ve Türk olduğunuz öğrenildiğinde “kardeş” diye selamlandığınız ülkenin yolunu tuttuk.

Önce kısa bir Fas gözlemi. Ülkeye ikinci gidişim. İlkinde de ikincisinde de Kazablanka ve Marakeş şehirlerini ziyaret ettim. Dünyanın en büyük camisi merhum Kral İkinci Hasan adına yapılmış ve avlusu ile birlikte yüz bin Müslüman burada ibadet edebiliyor. Etkileyici ve içi-dışı estetik bir yapı. İki şehirde çok lüks oteller de var. Marakeş'te bazı mahalleler bizim Urfa ve Antep'i andırıyor. Bir kapıdan girip ummadığınız şıklıkta bir restoranda kendinizi bulabiliyorsunuz. Ülkenin parası bizim TL'den değerli. Bazı yerlerde hijyen sorunu var ama ülke zenginleştikçe bunlar da aşılacak gibi çünkü her anlamda kültürlü bir memleket. Türkler vizesiz seyahat edebiliyor. Ülkede asayiş de düzgün.

AFRİKA'YA GİRİŞ KAPISI AMERİKA'YA LOJİSTİK ÜSSÜ

Türkiye'nin Fas Büyükelçisi Ömer Faruk Doğan, konusuna hakim bir diplomat. Kendisi ile sohbetimizden notlar aktarıyorum: “Bütün kuzey ve orta Afrika'nın istikrarlı tek ülkesi. Ülkemizin ilişkileri çok derin. Bağımsızlıklarına düşkünler. Fransızlara en geç teslim olan ülke. Teşkilat-ı Mahsusa’nın bağımsızlık mücadelesine çok destek vermiş. Diziler sayesinde 3-4 kelime Türkçe bilecek kadar dilimizi de konuşuyorlar. Burada 170'e yakın Türk firması var ve on bin Faslı'ya istihdam sağlıyorlar. En büyük yatırım ise Eczacıbaşı. Fas, Afrika'ya giriş kapısı. Güney Amerika açısından da lojistik istasyonu. Afrika'da açılım yapmamıza en büyük katkıyı Fas sağlayabilir. Bizim en çok ihtiyaç duyduğumuz mineraller Afrika'da. Zengin ama zorla fakir tutulan bir kıta. Fas ile 4 milyar dolar ticaret hacmimiz ve serbest ticaret anlaşmamız var. En büyük zorluk dil. Fransızca ve Arapça konusunda eksiklerimiz var. Fas'ın potansiyelini tam anlayabilmiş değiliz. Kral'ın (Altıncı Muhammed) Türkiye ve Türk halkına bakışı çok müspet. Burayı yöneten eski irade (sömürgeciler) bir takım tohumlar ekmiş. Faslı'nın kendisinden değil onların ektiği tohumlardan kaynaklı zorluklar var. Türkiye'nin bu ülkenin kalkınmasına destek vermesi birçok ülkenin hoşuna gitmiyor.”

HEDEF PAZAR LİDERİ OLMAK

Gelelim Eczacıbaşı'na. Topluluk kuruluşlarından Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri, Kazablanka yakınlarında 25 milyon avroya temizlik kağıtları fabrikası kurdu. Selpak ve Solo üretiyor. Neden bu ülke seçildi? Eczacıbaşı Topluluğu CEO’su Atalay Gümrah'ın verdiği bilgilere göre, Topluluğun cirosunda yurt dışı gelirler yüzde 60'ın üzerinde. Bu oran tüketim ürünlerinde yüzde 25'lerde kalınca organik büyüme kararı alındı. Afrika dünyada organik büyüme yapılacak nadir alanlardan biri. Bu yüzden Fas tercih edildi. Fas için, “İş yapma kolaylığı var, gelişme potansiyeli var, çok büyük değil kaybolmayız.” diyen Gümrah, “Küresel dengeler bozulunca yerelde üretim yapma durumu hasıl oldu.” ifadelerini kullandı. Gümrah anlattı; “Gelişmiş ülkelerde pazar doygun. Pay almak için rakipten almak gerekiyor. Afrika’da ise tam tersi. Fas’ta çok zorlanırsak 'Afrika çok zormuş' deyip geri dönmek zorunda kalırız. Tüketime yurt dışında iş yapamıyorsun otur oturduğun yerde diyebiliriz. Bizim açımızdan burası bir tesis olmaktan çok Afrika açılımı ve tüketim ürünlerinin yurt dışı açılımında mihenk taşı. Öncelik Fas pazarı ama zaman içinde çevre coğrafyaları hedefleyebiliriz. ABD ile anlaşmaları var. İspanya’ya buradan ihracat yapma imkânı var. Selpak ve Solo markalarımızla, Türkiye’de olduğu gibi Fas’ta da liderlik sağlamayı hedefliyoruz.”

TÜRKLER BEYAZ SEVİYOR!

Eczacıbaşı Holding CEO’su Atalay Gümrah, toplantıda sorularımızı da yanıtladı. Yeni durumda “Pazarın büyük enerjinin ucuz olduğu ülkelerin en avantajlı ülkeler.” olduğunu söyledi. Yapı sektörüne ilişkin soruya, “Avrupa’da talep düşüyor. Avrupalı tüketici iki taraftan sıkışıyor. Girdi maliyetleri ve enerji faturası.” yanıtını verdi. Türkiye'de temizlik kağıt ürünlerine gelen zamlara yönelik ise, “Tüketimde azalmadan ziyade fiyat tercihlerinde daha uyguna kayış var. Salgında yapılan stokların azaldığını görüyoruz. Kağıtta büyük bir gerileme yok.” dedi.

RUSYA'DA TESİSLER ÇALIŞIYOR

Gümrah'a neden ülkemizde geri dönüştürülmüş kağıttan bu ürünlerin üretilmediğini sorduk. Cevap: “Kullanılmış kağıdı hijyenik ürüne çevirmek zor. Türk tüketicisi Avrupa’daki gibi değil. Avrupa’da özellikle otellere gittiğinizde onu görürsünüz, burada satın almacıya bile veremiyorsunuz. Tüketici de tercih etmiyor. Türk tüketicisi beyaz seviyor. Ama biz sürdürülebilir ormanlardan elde edilen selülozu kullanacağımızı taahhüt ediyoruz.”

Eczacıbaşı'nın Rusya'da da tesisi var. ABD bir yandan yaptırımlar konusunda bastırıyor. Oradaki durumu CEO Gümrah'a sorduğumuzda, “Rusya’da tesisler çalışıyor. Ülkede ithalat kesildiği için iç pazarda talep arttı. Almanya’ya ihracatı durdurduk. Yaptırım olursa bakarız ama mevcut durumu koruyacağız. İlave yatırım planımız vardı onu Türkiye’de yaptık.” dedi.

BİZDE 7.5 KİLO ONLARDA 2 KİLO

Tolga Yazgan, Atalay Gümrah, Bülent Kozlu

Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri CEO’su Bülent Kozlu, fabrikadaki toplantımız sırasında bir sunum yaptı. Türkiye’de temizlik kağıdı üretiminde 250 bin ton kapasiteye ulaştıklarını söyledi. Halihazırda Türkiye’de temizlik kağıtları pazarında yüzde 22 pay ile ilk sırada yer aldıklarını vurguladı. Fas, Kazakistan, Gürcistan ve Azerbaycan üretim yapmadan hatırı sayılır pazar payı elde edilen ülkeler olunca Fas ile yatırım koşusu başlatılmış. Kozlu, “Hedefimiz 2026 yılında uluslararası satışların ciromuz içindeki payını yüzde 50’ye çıkarmak. Fas’ta artık ev sahibi olan Selpak ile üst segmentte yüzde 47 paya sahibiz.” diyor.

Eczacıbaşı Tüketim Ürünleri Fas Fabrikası Genel Müdürü Tolga Yazgan da, Fas’ta kişi başı temizlik kağıdı kullanımının bugün itibarıyla 2 kg seviyesinde olduğunu aktardı. Yazgan, “Dünyada kişi başı kullanım yıllık ortalama 6 kg, gelişmiş batı ülkelerinde 16 kg, Türkiye’de ise 7.5 kg seviyesinde. (Bu yanıltmasın bizde suyla temizlikten kaynaklı.) Veriler, Fas pazarının her yıl ton bazında yüzde 5 büyüyeceğini ortaya koyuyor.” bilgilerini verdi. Şirket tam kapasiteye ulaştığında Fas'tan 35 milyon avro ciro bekliyor.

Sonraki Haber