Çok uluslu şirketlerin orman vurgunu

Antalya, Muğla, Denizli, Aydın ve Isparta’da yanan ormanlarda zarar görmüş ağaçların kesim işi, çok uluslu şirketlere verildi. Tarım Orman- İş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, ağaçların kesim işinin, Anayasa’ya göre orman köylüleri ve onların kurduğu kooperatiflerce yapılması gerektiğine dikkat çekti. Durmuş, “Anayasamızın 169.-170. maddeleri, 6831 Sayılı Orman Kanunu’nun 34. ve 40. maddeleri gereği, orman alanlarındaki üretim işinin öncelikle orman köylülerine ve onların kurduğu kooperatiflere verilmesi gerekiyor. Ancak ne yazık ki köylüler yerine tüccar tercih edildi” dedi.

‘İHALE KOŞULLARI ÇOK AĞIR’

Aydınlık’ın sorularını yanıtlayan Şükrü Durmuş, kesim ihalesinin çok uluslu şirketlere verildiğini, bunların yassı levha üreten ve ürünü hamur yapıp işleyip satan çok büyük firmalar olduğunu söyledi. Durmuş şunları belirtti: “Üretimde öncelik orman köylüsünündür. Ama onların iş hacmi çok küçük. İhale altı mal alamıyorsunuz. İhaleye orman köylülerinin ya da küçük firmaların alamayacağı ağır koşullar koydular.”

‘KÜÇÜK SANAYİCİ DESTEKLENMELİ’

Orman Genel Müdürlüğü’nün sağlıklı bir tespit yapmadığını da ifade eden Durmuş, “Ölen ağaçlar çıkmalı oradan evet ama bu arada küçük ölçekli sanayici de desteklenmeli. Dikili satış yöntemi kapitalizme hizmet ediyor. Tüccarın aldığı işte köylü ırgat olarak çalıştırılıyor” dedi.

‘AĞACA HAMMADDE GÖZÜYLE BAKILAMAZ’

“Çok uluslu şirketler buradan büyük vurgun yapıyor” diyen Şükrü Durmuş, şöyle devam etti: “1 metre küp ürünü 200 TL’ye mal ediyorlar,1000 avroya satıyorlar. Orman Genel Müdürlüğü yanan bölgelerden ‘13 milyon metreküp çıkar’ dedi. Ama bizim tahminimiz 20 milyon metreküp. Orman üretiminde planlama yapılmalı. Yanık olmayan yerlerde üretim derhal durdurulmalı. Korkunç bir yıkım yapılacak. Ağaca hammadde gözüyle bakılmaz. Eko sistem yok oluyor. 182 yıllık bir kurum öngörüsüz olamaz.”

‘ORMAN KÖYLÜSÜ KALMADI’

Orman köylülerinin şu anda perişan olduğunu da ifade eden Durmuş, “1980 yılında nüfus 44 milyonken orman köylüsü sayısı 12 milyondu. Nüfusun yüzde 25’i orman köylüsüydü. Bugün nüfus 84 milyon, orman köylüsü sayısı 7.5 milyon olmuş. Köylü şehirlere göç etti. Gençler şehirlerde heder oldu. Köylü üretimden koptu. Eskiden gıda ürünlerini köyden alırdık. Şimdi şehirdeki marketten alıp köye gidiyoruz” dedi.

Durmuş şöyle konuştu: “1980’den sonra neoliberal politikalar tam da bu. Vahşi kapitalizm tam da bu. 1980’de de yangınlar oluyordu. Köylünün modern ekipmanları yoktu ama yangınlar orman köylüleri tarafından söndürülüyordu. Şu anda ekipmanımız var ama yanan alanlarımız daha çok. İnsan kaynakları ve orman köylüsü yok sayıldı, aç bırakıldı. Son yangınlarda da vatandaş devletin önüne geçti.”

PATARA'DA NELER OLUYOR

Tarım Orman-İş Genel Başkanı Şükrü Durmuş, Antalya’nın dünyaca ünlü Patara sahilindeki yeni iddiaları anlattı. Kum hırsızlığı ve orman tahribatı yapıldığını belirten Durmuş, şunları kaydetti: “Antalya ili, Kaş ilçesi, Ova Mahallesi sınırları dahilinde bulunan Patara Özel Çevre Koruma bölgesinde orman örtüsü tahrip edilerek, çok miktarda kum çalındığı ve bu konuda yargı sürecinin devam ettiği bilinmektedir. Söz konusu tahribatı örtme adına alanın bir kısmının mesire yeri olarak tahsis edileceği ve bu konuda bazı çalışmaların yapılmakta olduğu bilgisine ulaşılmıştır. Bu durum Anayasaya, 6831 Sayılı Orman Kanunu’na, Özel Çevre Koruma Kanununa, Sit Yasasına, Doğal Yaşamı Koruma Kanunu’na ve Çevre Yasası’na aykırıdır. Burada yapılmak istenen hukuksuzluğa karşı oluşturulacak bir heyet tarafından 10 Kasım 2021 tarihinde alanda teknik inceleme yapılacaktır. İnceleme sonucunu içeren rapor yargıya intikal ettirilecektir.”

Sonraki Haber