Cumhur İttifakı'nın imzaladığı ittifak protokolünde ayrıntılar ortaya çıktı

Yüksek Seçim Kurulu (YSK) sunulan Cumhur İttifakı Protokolü üç sayfadan oluşuyor. Protokolde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici ve YRP Genel Başkanı Fatih Erbakan'ın imzaları bulunuyor. Protokolde 4 partinin kendi isim ve amblemleri ile seçime gireceklerinin altı çiziliyor.

PROTOKOLDEN ÖNE ÇIKAN MADDELER

** Cumhur İttifakı, 15 Temmuz 2016'da FETÖ'nün teşebbüs ettiği hain darbe ve işgal hareketi sonrasında Türkiye'nin maruz kaldığı saldırılara karşı yerli ve milli bir duruşun doğal sonucu olarak ortaya çıkmıştır. Hükümet sistemi değişikliği ile milli şuura dönüşmüştür.

** Yılların beklentisi olan Ayasofya Camii'nin ibadete açılması, Karabağ'ın Ermenistan işgalinden kurtulması, Kıbrıs'ta kapalı Maraş'ın açılması gibi tarihi adımlar atılmıştır. Karadeniz'de bulunan doğalgaz milletimiz ile buluşturulmak üzeredir. Salgınla dünyanın gıpta ettiği mücadele yürütülmüştür.

** Türkiye dünyanın en büyük depremlerinden biri ile karşılaşmıştır. Devletimiz deprem anından itibaren bölgededir. Tüm ihtiyaçlar karşılanmaktadır. En önemli ihtiyaç olan kalıcı konutların yapımına hemen başlanmış ve bir yıl içinde hak sahiplerine teslim edilecektir.

** Cumhur ittifakı olarak seçime giderken birinci önceliğimiz depremin yaraların sarmak, yeniden imar ve ihya sürecini tamamlamaktır. Eş zamanlı olarak da tüm afetlere karşı risk yönetimi ve afet yönetimine ilişkin gerekli tedbirleri almak, bu kapsamda mevzuat eksiğini gidermek, teknolojik, beşeri ve kurumsal kapasiteyi artırmak kararlılığındayız.

** Cumhur İttifakı'nı oluşturan partiler kendi hükmü şahsiyetlerini ve özgün siyasi kimliğini koruyarak ittifaka katılmaktadır. Bu ittifak koltuk ve makam pazarlıkları ya da paylaşımları şeklinde değil, temel ilkeler zemininde anlaşma ve hedeflere birlikte yürüme üzerine inşa edilmektedir.

** Cumhur İttifakı, Cumhuriyetimizin 100'üncu yılında güçlü, etkili ve küresel dengelerin belirleyicisi olan bir Türkiye hedefinin de rotasını çizmektedir. 'İnsanı yaşat ki devlet yaşasın' anlayışı ile Türkiye için toplumsal mutabakat sağlayacak değerlerin inşasının temeli Türkiye Yüzyılı vizyonudur.

** Milletimiz, milli politikalarda lider ülke Türkiye'nin inşası için hasbi duygular ile kurulmuş Cumhur İttifakı'na desteğini sürdürecektir. Cumhur İttifakı gücü, azmini ve kararlılığını aziz milletimizden almaktadır. İnşallah Yüzyıl Türkiye'nindir, yüzyılın gücü Türkiye'dir. Milletimizin sağduyusuna inanıyor, ferasetine güveniyoruz.

ERDOĞAN 'MİLLİ' İLAN ETTİ,

HÜDA-PAR TÜRK BAYRAĞINDAN RAHATSIZ!

Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 'yerli ve milli bir yapı' olarak ilan ettiği HÜDA-PAR ulus devlet, laiklik ve cumhuriyet karşıtlığıyla tanınıyor.

HÜDA-PAR'ın programında özerklikten federasyona, Şeyh Sait'e iade-i itibardan 'Ne mutlu Türküm diyene' yazısının silinmesine kadar birçok madde sıralanıyor.

Parti programında yer alan maddelerden bazıları şu şekilde:

- Eyalet sistemi ve özerklik federasyon tartışılabilmelidir.

- Şeyh Said'in yakınlarından özür dilenmelidir.

- 'Ne mutlu Türküm diyene' yazısı silinmelidir.

- Kur'an-ı Kerim, Arapça, hadis, ilmihal ve siyer dersleri ilköğretim birinci sınıftan itibaren ders olarak okutulmalıdır.

- Zorunlu karma eğitimden vazgeçilmeli, isteyen aileler çocuklarını yüksek öğrenim dâhil eğitimin her kademesinde erkek veya kız okullarında okutabilmelidir.

- Eski medreselerimiz restore edilip onarılmalı, medrese eğitiminde geçen süre zorunlu eğitim süresinden sayılmalıdır.

HÜDA-PAR Genel Başkanı Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ise, Akit Tv'de Türk bayrağından rahatsız olduğunu şu sözlerle dile getirmişti:

"Biz, eşit vatandaşlık istiyoruz. Bu bayrak hepimizin bayrağı olsun istiyoruz, bizim bayrakla problemimiz yok. Ama bu bayrağın ismi ‘Türk Bayrağı’ dediğinizde Kürt diyecek ki benim bayrağım nerede? Niye Türk bayrağı… Benim bayrakla kavgam yok, herhangi bir problemim yok. Ama, bayrağın ismi bana problemli geliyor. Neden Türkiye bayrağı değil de Türk Bayrağı deniyor?"