Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan CHP'ye Mavi Vatan tepkisi

CHP'li Namık Tan'ın Türkiye'nin 'Mavi Vatan' politikalarını 'masal' olarak nitelemesi üzerine başlayan tartışmaya Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da katıldı. Erdoğan, CHP'nin Yunanistan'a göz kırptığını söyledi.

AK Parti Genel Merkezi'nde Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'na katılan Erdoğan gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. CHP’li Milletvekili Namık Tan’ın Mavi Vatan mücadelesine ‘masal’ benzetmesi yapmasına tepki gösteren Erdoğan, Yunanistan’ın Türkiye’yi yayılmacılıkla suçladığını hatırlattı. Erdoğan "(CHP) Türkiye'nin çıkarlarını savunmak yerine Mavi Vatan'a 'masal' diyerek, ülkemizi yayılmacılıkla itham ederek birilerine göz kırpıyorlar" dedi.

İsrail Dışişleri Bakanı Katz’ın kendisini Saddam Hüseyin fotoğrafıyla tehdidine de yanıt veren Erdoğan “Klavye soytarılarının hadsiz mesajları bizi korkutmaz, bizi ürkütmez, bizi sindirmez, inandığımız yolda yürümekten bizi asla vazgeçirmez.” ifadelerini kullandı.

31 MART SONUÇLARI

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti Konferans Salonu'nda düzenlenen Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, son buluşmalarının ardından Kızılcahamam'da iki önemli istişare toplantısını oldukça geniş bir katılımla gerçekleştirdiklerini anımsattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her iki toplantıda da hem 31 Mart'taki seçim sonuçlarının fotoğrafını çektiklerini hem gündemdeki konuları ele aldıklarını hem de gelecek döneme dair yol haritasını ortak akılla şekillendirdiklerini söyledi.

PARTİDE DEĞİŞİM

Ne kadar sancılı olursa olsun her meseleyi kendi arasında konuşan, kendi içinde özgürce tartışan, müzakere eden bir hareket olduklarını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"31 Mart seçimleri sonrasında da aynısını yapıyoruz. Milletin sandıkta verdiği mesajlara kulaklarımızı tıkamıyor, sandıkta tecelli eden iradenin rehberliğinde iç bünyemizde gerekli adımları atıyoruz. Kolaya ve kolaycılığa kaçmadan, toptancı bir anlayışa tevessül etmeden, bakılmadık hiçbir nokta bırakmadan bu süreci titizlikle yürütüyoruz. Her şeyin farkındayız. Selden kütük kapma telaşında olanları da çok iyi görüyoruz. Allah'ın izniyle bunlara, aradıkları fırsatı vermedik, vermeyeceğiz. Ne fitne kazanına odun taşıyanların oyununa geleceğiz ne de hiçbir şey olmamış gibi yolumuza devam edeceğiz. Kardeşlik hukukumuza ve dava arkadaşlığımıza uygun şekilde partimiz bünyesinde farklı seviyelerde bayrak değişimini gerçekleştiriyoruz."

YORULANLAR, YIPRANANLAR…

Cumhurbaşkanı Erdoğan, yorulan, yıpranan veya çeşitli nedenlerle görevden affını talep eden bazı arkadaşlarının yerine geçen ay yenilerini görevlendirdiklerini belirterek, görevi devreden il ve ilçe başkanlarına davalarına yaptıkları üstün hizmetler dolayısıyla teşekkür etti.

MUHALEFETE ELEŞTİRİLER

Cumhurbaşkanı Erdoğan, muhalefetin millete ve milletin meselelerine nasıl baktığını, kendilerini "fildişi kulelere" nasıl hapsettiklerini topluma dair her konuda gördüklerini vurguladı.

Muhalefetin, son 22 yılda, birkaç istisna hariç, milletin gerçek gündemiyle aynı hizada bir türlü konumlanamadığını söyleyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Terörle mücadeleden ülkemizin hak ve çıkarlarının savunulmasına kadar milli meselelerin tamamında çok büyük savrulmalar yaşadılar. Biz, PKK'nın Suriye uzantılarıyla mücadele ederken; CHP'li milletvekilleri ellerinde çantalarıyla ülke ülke dolaşıyor, PKK'lı canileri 'çiçek çocuklar' diyerek aklamaya çalışıyordu. Biz, FETÖ'cü alçakların kurumlarına karşı tedbir alırken, CHP'li yöneticiler örgütün paçavraları önünde poz veriyor, destek açıklaması yapıyordu.

KARABAĞ, LİBYA, SOMALİ…

“30 yılık işgalin ardından Karabağ'ı özgürlüğe kavuşturma mücadelemizde, en sert eleştiriyi yine CHP yönetiminden aldık. Ermenilerin asılsız iddialarını gündeme taşıyanlar yine bunlardı. Libya meselesinde de aynı vahim durumla karşılaştık. 'Türk askerinin Libya'da ne işi var?' korosunun assolisti CHP ve dönemin CHP Genel Başkanıydı. Açlık ve terörle boğuşan Somali'ye yardıma koşarken de karşımızda yine CHP zihniyetini bulduk."

‘SÖMÜRGECİLERİN TEZLERİNİ KULLANIYORLAR’

Muhalefetin, Türkiye'nin Afrika'daki varlığından rahatsız olan sömürgecilerin tezleriyle kendilerini hedef aldığını, hükümeti eleştirdiğini söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Son olarak geçtiğimiz hafta DEM'li ortaklarıyla beraber Meclis'te Somali tezkeresine 'hayır' dediler. 7 Ekim'den beri Gazze'de devam eden soykırım konusunda 'HAMAS'ı şeytanlaştırma' üzerine kurulu nasıl bir dil tutturduklarını hepimiz biliyoruz. Filistin direnişine 'terör yaftası' vurmakta gösterdikleri mahareti, maalesef, İsrail'in vahşi katliamlarına tepki vermekte gösteremediler. Doğu Akdeniz'deki sondaj çalışmalarımızdan Rusya-Ukrayna savaşındaki dengeli tutumumuza kadar her konuda aynı yalpalamalara şahit olduk.

MAVİ VATAN TEPKİSİ: SORUMSUZLUK, ŞUURSUZLUK, GAFLET

“Şimdi benzer bir basiretsizliği Mavi Vatan konusunda görüyoruz. Türkiye'nin çıkarlarını savunmak yerine, bakıyorsunuz, 'masal' diyerek, ülkemizi yayılmacılıkla itham ederek, birilerine göz kırpıyorlar. Milletin verdiği yetkiyi, ülkenin menfaatlerini savunmak için değil; Türkiye karşıtlarına selam çakmak için kullanıyorlar. Bunun adı sorumsuzluktur, şuursuzluktur, gaflettir. Türkiye aleyhine tezleri Meclis kürsüsünden dillendirmek, ne zamandan beri CHP'nin görevi oldu? CHP, milletle ve milletin menfaatleriyle aynı yerde durma erdemini, bir kez olsun sergileyemeyecek mi? CHP'nin, Türkiye ile ve Türkiye'nin çıkarlarıyla alıp veremediği nedir? İktidara muhalefet etmek ayrıdır; Türkiye'nin rakiplerine lojistik destek sağlamak ayrıdır."

‘GÖLGE ETMESİNLER’

CHP'den, her konuda kendileriyle aynı düşüncede, aynı sayfada yer almasını asla beklemediklerini aktaran Erdoğan, "Sadece milli meselelerde, yerli ve milli bir duruş bekliyoruz. CHP yönetimi, böyle konularda dahi katkı sunmayı beceremiyorsa, bari bu tarz talihsiz açıklamalarla ülkemize zarar vermesin. Gölge etmesinler yeter; biz onlardan başka ihsan istemiyoruz. Anavatanımızın ayrılmaz bir parçası olan Mavi Vatan'ımıza sahip çıkma noktasında en küçük bir geri adım atmayacağız. Türkiye'nin ve Kıbrıs Türklerinin hakkını sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz." açıklamasında bulundu.

‘İSRAİL SADECE FİLİSTİN VE LÜBNAN DEĞİL İNSANLIK İÇİN TEHDİT’

İsrail’in saldırılarına da değinen Erdoğan “Geçtiğimiz yüzyılın en lanetli figürü olan Hitler'i gölgede bırakacak bir barbarlığa imza attılar. Gazze bugün dünyanın en büyük imha kampına dönüşmüştür. Batılı liderler, görevi uluslararası güvenliği sağlamak olan kuruluşlar bu vahşeti neredeyse 300 gündür sadece uzaktan seyrediyorlar.

“Ne başkalarının hakkına el uzatırız, ne birilerine hakkımızı yedirtiriz. Kardeşlerimizi de en zor günlerinde yalnız ve çaresiz bırakmayız. İsrail'in istilacı politikalarının tüm bölgeyi tehdit ettiğini görmek için daha kaç bin çocuğun ölmesi lazım, bakınız bu gidiş, gidiş değildir.

“Hukuk tanımaz İsrail devleti sadece Filistin, Lübnan için değil gelinen noktada artık tüm insanlık için, tüm dünya için tehdittir. Bölgemizde güvenliğini, saldırganlıkta, katliam ve toprak gaspında arayan yegane ülke İsrail'dir, terör örgütü gibi hareket eden ülke İsrail'dir.”

KLAVYE SOYTARISI

İsrail Dışişleri Bakanı Katz’ın kendisini hedef alan paylaşımına da değinen Erdoğan şöyle devam etti:

“Klavye soytarılarının hadsiz mesajları bizi korkutmaz, bizi ürkütmez, bizi sindirmez, inandığımız yolda yürümekten bizi asla vazgeçirmez.

“(İsrail yönetimi) Daha geç olmadan, bu soykırım, bu vahşet, bu barbarlık, insanlığın ittifakıyla artık derhal durdurulmalıdır.

“İstedikleri kadar çirkinleşsinler, çukurlaşsınlar, Tayyip Erdoğan'ın hakkı ve hakikati haykırmasına engel olamazlar. Biz kimsenin tehditlerine boyun eğmeyiz.”

Sonraki Haber