Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: Depreme dirençli kentler inşa edeceğiz
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Kahramanmaraş'ta depremzedelerle buluştu. Önemli açıklamalarda bulunan Yılmaz, "Depreme dirençli alanlar oluşturuyoruz" diyerek, deprem bölgesinde takip edilen yapılaşma politikası hakkında bilgi verdi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, afet koordinasyon merkezinde brifing aldıktan sonra Kahramanmaraş Büyükşehir Belediyesi ile Kurtlar Mahallesi'nde daha önce TOKİ tarafından yapılan konutlara yerleştirilen depremzede aileleri ziyaret etti. Yılmaz, ziyaretlerin ardından Sivil Toplum Kuruluşu (STK) temsilcileri ve iş insanlarıyla akşam yemeğinde buluştu.
'DEPREME DİRENÇLİ ALANLAR OLUŞTURUYORUZ'
Burada konuşan Yılmaz, çadırlarda yaşayan insanların sayısında ciddi düşüş olduğunu, Kahramanmaraş'ta AFAD tarafından yerleşime açılan toplam 20 bin 878 konteynerin bulunduğunu kaydetti. Kalıcı barınma çalışmalarının yapıldığını ifade eden Yılmaz, şunları söyledi:
Bu çalışmaları yaparken, özellikle 'Mikro bölgeleme' dediğimiz çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Ayrıntılı jeolojik zemin etütleri raporlarımızı, jeologlarımıza inceleterek planlamalarımızı yapıyoruz. Hedefimiz, sağlam zeminlerde sağlam binalar inşa etmek. Bu hedef doğrultusunda hareket ediyoruz. Böylece sadece depremin yaralarını sarmakla kalmıyoruz, ileride Allah korusun olabilecek afetlere karşı da bünyemizi dirençli hale getirmiş oluyoruz. Bu iki hedefi eş zamanlı gerçekleştiriyoruz. Bu konutları inşa ederken zemin artı 3, zemin artı 4 katı geçmeyecek şekilde prensip olarak hareket ediyoruz. Böylece de yine depreme karşı daha dayanıklı, dirençli alanlar oluşturuyoruz.
'300 BİNDEN FAZLA KONUT 1 YIL İÇİNDE TAMAMLANACAK'
"650 bin konut söz konusu, bunun 300 binden fazlasını 1 yıl içinde tamamlama gibi bir hedefimiz söz konusu. Kahramanmaraş'ta 72 bin 257 konut ve 30 bin 310 köy evi inşa edilecek. 37 bin 470 konutun inşası başlamış durumda, diğerleri de peyderpey başlayıp gerçekleştirilecek. Önümüzdeki Ekim-Kasım döneminde Allah izin verirse bunları hak sahiplerine teslim etmeyi başlamayı hedefliyoruz" şeklinde konuştu. Aynı şekilde köy evlerinin teslimleri de etap etap devam edecek. Şehirlerimizin ihyasını her adımımızı o şehrin kültürüne, sanatına, tarihi dokusuna, sosyal yapısına demografisine göre atıyoruz. Ve nasıl son 20 yılda cumhurbaşkanımız liderliğinde asırlık yatırımlar yaptıysak, 1 milyon 180 bin konutumuzu TOKİ'miz inşa edip, 3.3 milyon konutumuzu vatandaşımıza teslim ettiysek aynı anlayışlar 11 ilimizde çalışıyoruz, çalışacağız. Afetin yaralarını hızla sardığımız gibi binalarımızı da hızla teslim edeceğiz."
'YIKIM ZEMİNDEN KAYNAKLANIYORSA ORADA TEKRAR BİR BİNAYA İZİN VERMEMEK GEREKİYOR'
"Burada şu noktanın da altını çizmek isterim. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız bu aralar yeni bir çalışma yapıyor rezerv alanlarda inşa edilen konutlara, yapılara ilave olarak uygun zeminlerde, doğru kriterlerle ve sıkı denetim altında yerinde konut inşa etmeye, bina inşa etmeye, yerinde yapılaşmaya dönük imkanların da araştırmasını yapıyor. Belediye başkanlarımız bu toplantıya çağırıldı, bu konuda sizlerden gelen fikirleri de mutlaka bakanlığımıza iletecekler. Farklı yöntemler izleyelim ki daha hızlı bir şekilde sahayı toparlayalım istiyoruz. Ama bunu yaparken tekrarlıyorum, sağlam zeminlerde mutlaka; eğer bir bina yıkılmışsa, bu yıkım zeminden kaynaklanıyorsa orada tekrar bir binaya izin vermemek gerekiyor. Ama yer sağlamsa, zemin sağlamsa, binadan kaynaklanan bir şekilde yapımından kaynaklanan yıkım söz konusuysa belli teknolojilerle, belli kriterlerle, yine sıkı denetimlerle yerinde yapılaşma alternatifini de değerlendireceğiz."
'TÜRKİYE'NİN EN GÜVENLİ İLLERİNDEN BİRİ HALİNE GETİRECEĞİZ'
Hiçbir zaman umutsuz olmayacaklarını, depremin yaralarını hep birlikte dayanışma içerisinde saracaklarını belirten Cevdet Yılmaz, şöyle devam etti:
"Umutsuz olmamız için hiçbir sebep yok. Elbette ölenleri geri getirmek mümkün değil, acımız büyük. Ama geleceğe bakarak mutlaka daha güzel, daha dirençli şehirler kurmak durumundayız. Bunu yaptığımız zamanda bu bölgeler bir cazibe merkezine dönüşüyor. Hem yüzyılların biriktirdiği enerjinin boşalması, ondan kurtulmanız hem de bu kadar büyük bir yenilenmeyle bünyenizi güçlendirmeniz aslında Kahramanmaraş'ı Türkiye'nin en güvenli illerinden biri haline getiriyor hem yaşam açısından hem iş ortamı açısından. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde inşallah hem yaşam ortamı hem yatırım ortamı bakımından çok daha elverişli koşulların oluşacağını rahatlıkla ifade edebilirim."
Yılmaz, yemeğin ardından toplantıya katılanların sorularını yanıtladı.