Yükselen kadın yükselen Türkiye! Üretmek yetmez yönetmek istiyoruz

Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) Denizli Şubesi, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü etkinlikleri kapsamında Çatalçeşme Oda Tiyatrosu’nda Üreten Kadın Yükselen Türkiye Buluşması düzenledi. Kadın emeği sergisi açılışıyla başlayan etkinlik üreten ve emekçi kadınların konuştuğu panelle devam etti. CKD Yönetim Kurulu Üyesi Işıl Gürsoy, konuşmaları “Kadınlar yeniden zincirlerini kırıyor” şeklinde özetledi. Etkinlikte, derneğe yeni üye olan 55 kadın için rozet töreni düzenlendi. Sultan Bacı konseriyle program son buldu.

KADIN EL EMEĞİ SERGİSİNE GÖRKEMLİ AÇILIŞ

Kadın El Emeği Sergisi’nin açılışını dernek yöneticileriyle beraber Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan ve eşi Berrin Zolan yaptı. Cumhuriyet Kadınları Derneği’ne üye olan Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan ve Berrin Zolan’a rozetlerini sergi açılışı sırasında CKD Genel Yönetim Kurulu Üyesi Meltem Ayvalı taktı. Açılışa Vatan Partisi Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Çobanoğlu ve Vatan Partisi İl Başkanı Kubilay Gürsoy da katıldı. Çatalçeşme Oda Tiyatrosu önünde kurulan masalarda kadınlar el emeği ürünlerini satışa sundu. Üreten Kadın Yükselen Türkiye Buluşması’nın açılışını CKD Denizli Şube Başkanı Elif Çobanoğlu yaptı.

Açış konuşmasında derneğin kuruluş amacını ve faaliyetlerini aktaran Çobanoğlu “Derneğimiz ulusal kurtuluş savaşı ve cumhuriyet devrimleriyle kazanılmış olan ekonomik ve siyasal bağımsızlığın, özgürlük, demokrasi ve aydınlanmanın korunması için çalışmaktadır. Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın ve şiddetin ortadan kaldırılması, kadınlarımızın üretimde, siyasette, sosyal ve kültürel hayatta eşit biçimlerde yer almaları için mücadele etmekteyiz.” dedi.

‘ÜRETMEK BİZİM İÇİN ÖZGÜRLEŞMEKTİR’

CKD GYK Üyesi Meltem Ayvalı bütün kadınların 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü’nü kutlayarak başladığı konuşmasında şunları söyledi:

“Bugün zorlukları aşarak kendi hikayelerini yazmayı başarmış kadınlarımızı dinleyeceğiz. Onların hikayeleri bize tanıdık gelecek. Kendi hayatımızdan, annemizin, ablamızın, kız kardeşimizin hayatından izler bulacağız. Dertlerimizin, özlemlerimizin, başarılarımızın ortak olduğu anlaşılacak. Ülkemizin aydınlık geleceğini inşa ederken işte o kadınlar yani hayatının her anı mücadeleyle geçen, zorlukları yenme bilinci taşıyan kadınlar tarih sahnesine çıkacak. Bugün üretici kadınlarımızı dinleyeceğiz. Ve diyeceğiz ki üretmek kendi ayaklarımız üzerinde durmaktır. Üretmek bizim için özgüvendir, güçtür. Üretmek bizim için özgürleşmektir. Üretmek bizim için yaşamaktır! O halde üretime ve üreten kadına değer verilecek! Üretimi baltalayan sistem değişecek. Üretici ve kadın baş tacı yapılacak. Biz bunu mutlaka yapacağız. Kadınlar ayağa kalktı. Kadın hareketi yükseliyor. An geliyor, yükselen kadın hareketini Diyarbakır annelerinin PKK/HDP'ye meydan okuyuşunda, an geliyor, uyuşturucuya karşı annelerin kararlı mücadelesinde, an geliyor kadına şiddete son vermek için sokağa çıkan genç kadınlarda, an geliyor, olimpiyat sahalarında, hepimizi gururlandıran kadın sporcularımızın başarılarında, an geliyor, üreten ve üretmek isteyen kadınların sessiz devriminde görüyoruz. İşte biz bu büyük kadın hareketini kucaklayan Cumhuriyet Kadınları Derneği’yiz. Kazanımlar elde ettik ama yetmez, durmayacağız. Atatürk Devrimini tamamlayana dek durmayacağız. Eşitliğimizi ve özgürlüğümüzü kazanana dek durmayacağız. Kız çocukları annelerin ezilmişliğini değil başarı hikayelerini paylaşana dek durmayacağız. Ve örgütleneceğiz! Tek başımıza yapabileceklerimizin sınırı var. Her birimiz çok güçlüyüz. Ancak hepimiz birimizden güçlüyüz. ”

Demirci ustasından ozana, tekstil işçisinden voleybolcuya sekiz kadının konuştuğu paneli CKD GYK Üyesi Işıl Gürsoy yönetti.

BAĞIMLI ANNESİ: YALNIZ BIRAKILDIK

Ayşe Çelik: Oğlum kendi mesleğini icra ederken, iyi kazanırken arkadaşı nedeniyle maddeyle tanıştı. Önce takip ettim, sonra kendisi itiraf etti. Zamanla dibe vurdu. Öfkeli, kavgacı, içe kapanık biri oldu, sosyal ilişkileri zayıfladı. Hayattan koptu. Mücadeleye başladım. 3 yıldır tedavi görüyor, artık temiz. Ancak biz bu süreçte çok yalnız kaldık. Etrafımızdaki herkes bizden uzaklaştı. Sağlık Bakanlığından daha çok proje ve destek bekliyoruz. Zorunlu tedavi istiyoruz.

‘MASKE DİKEREK BAŞLADIK 400 KADIN İSTİHDAM EDİYORUZ’

Emine Yılmaz: Çal Kadın Kooperatifi yöneticisiyim. 2019 yılında maske dikerek çalışmaya başladık. Belediye Başkanımızın ön ayak olmasıyla kooperatif kurduk. Bizi bürokrasiyle çok yordular, oradan oraya sürdüler, oyaladılar. Sonunda başardık. Kooperatifle ilgili olumsuz kanaatleri de yıktık. Şu an 400 kadın istihdam ediyoruz. Yurtdışına da ticaret yapıyoruz. Devletten kadınlara daha çok destek bekliyoruz.

‘KREŞ İSTİYORUZ’

Songül Elmas: Tekstil işçisiyim. 12 yaşında çalışmaya başladım. Ayakçı olarak başladım, makineci oldum, şef oldum. Çalışan anne olmak kolay değil. Daha çok kreşimiz olsun istiyoruz, çocuklarımızla daha fazla ilgilenelim istiyoruz. İstemek bizim hakkımız. Devlet bizim isteğimizi duysun, gereğini yapsın. Kadınlar çalışsın, ezilmesin.

‘KÖYDE KADIN VOLEYBOL TAKIMI KURDUK’

Müyesser Lahnacı: Yukarıseyit Köyünde oturuyorum. Merkeze yakın, 500 kadar nüfuslu bir köy. Köyde benim yaşıtım başka kız yoktu. Birbirimizi yalnızca tarlada ve ev gezmesinde görüyorduk. Ben voleybolu çok seviyordum, erkekler beni aralarına almıyordu. Kız takımı kuracak başka biri yoktu. Köyde voleybol oynayan erkeklere “hep siz oynuyorsunuz, bir gün eşleriniz de voleybol oynayabilsin” dedim.

Çağrı yaptık, 150 köylü kadın geldi. Oynamaya başladık, erkekler birkaç gün sonra bırakacağımızı düşündü. Hem tarla hem hayvancılıkla yürütemezsiniz dediler. Biz tarladan eve gelince oynamaya devam ettik. Önceleri biz pazaryerinde voleybol oynarken ayıp olur diye etrafımızı brandayla çevirdiler, sonra bize alıştılar. Kaldırdık o brandaları. Şimdi köylü kadınlardan oluşan bir takımımız var. Köye voleybol sahası istiyoruz ya da kapalı spor salonuna gitmek için servisimiz olsun.

‘KINAYAN ÇOK OLDU’

Sultan Bacı: Koyun keçi güderken dağda radyodan türkü dinlerdim. Saz çalmak istiyordum ama babamdan çekiniyordum. Tokaçtan kendime bağlama yapmaya çalıştım ama olmadı. Bir gün “ya bana bağlama alın ya da oğlak gütmeyeceğim” dedim, babam bana bağlama aldı. Çalmayı kendi kendime öğrendim. Düğünlerde çalmaya başladım. Kınayan çok oldu. Evlendikten sonra eşim bağlamamı aldı, kırdı. Zamanla engelleri aşarak başarılı oldum.

‘KADIN İSTERSE BAŞARIR’

Sevcan Saldır: Eşimin işyerinde ustanın gelmediği bir gün aldığımız siparişi yapmak zorunda kalınca pastacılığa başladım, zamanla kendi işyerimi kurdum. Bu işe başladığımda kızım yedi aylıktı. Bütün hayatımız işyerinde geçti. Çok zorluk çektim ancak başarılı oldum. Şimdi 10 yıllık pasta ustasıyım. Mutluyum, kendimle gurur duyuyorum. Kadınlar isterse başaramayacağı hiçbir şey yoktur. Yeter ki isteyelim ve özgüvenli olalım.

‘SOSYAL GÜVENCE İSTİYORUZ’

Birsen Özen: Küçük yaşta evlendim. Eşim çalışmama izin vermedi. Evde ne yapabilirim diye düşündüm. Örgü, el işi yapıp satarak aile bütçesine katkı sundum. Geçim zorlaşınca ve çocuklarım biraz büyüyünce evlere temizliğe gitmeye başladım. Her gün çalışmadığımız ve değişik yerlere gittiğimiz için bizim sigortamız yok. Emekli olamıyoruz, sağlık güvencemiz yok. Temizliğe giden kadınlara değer verilmesini istiyoruz, sigorta istiyoruz.

DEMİRCİ USTASI, ÇİFTÇİ VE MUHTAR ADAYI BİR KADIN

Şennur Sevim: Demircilik ve çiftçilik yaparak üretime katkı sunuyorum. Eşim demirci ustasıydı, yanındaki çıraklar işi öğrenince fabrikaya gidiyordu. Bu yüzden eşimle birlikte çalışmaya başladım. Yıllardır birlikte çalışıyoruz. Demir dövüyorum, kaynak yapıyorum. Üreten toplum başarılıdır. Şimdi de muhtar adayı oldum. Üretmek yetmez, yönetmek istiyorum. Panelin ardından, CKD’ye yeni üye olan 55 kadın için rozet töreni düzenlendi. Yeni üyeler alkışlar ve marşlar eşliğinde sahneye çıktı. Rozetleri Genel Yönetim Kurulu Üyeleri ve Şube Yöneticileri taktı. Üreten Kadın Yükselen Türkiye Denizli Buluşması, Sultan Bacı konseriyle sona erdi.