Cumhuriyet’in inşasında bir kurum: Kız Enstitüleri
Enstitüler, kadınların okuma yazma, eğitim oranını yükseltmenin yanı sıra, çağın getirdiği yenilikleri kullanabilen, donanımlı şekilde yetişmelerinin bir aracı oldu. Ev idaresinden bilime çok yönlü eğitim verilen bu okulların asıl amacı Cumhuriyet ideolojisini kadınlar ve aile üzerinden sağlamaktı
Yeni bir toplum oluşturulmasında en büyük görev, her zaman eğitim kurumlarına ait olmuştur. Toplumun yarısını oluşturan kadınların eğitimi ise, Atatürk'ün her yurt gezisinde ifade ettiği gibi toplumsal kalkınmada olmazsa olmaz hedefler içerisindeydi.
Cumhuriyet'ten önce pratik mesleki eğitim, aile içi eğitimle ve sonrasında çıraklık eğitimi ile devam ederken, 1865 yılında Mithat Paşa tarafından Kız Sanayi Mektepleri ile kurumların sorumluluğuna geçer. Amaç; kimsesiz kız çocuklarını iş sahibi yapmak ve aynı zamanda orduya gerekli olan giysileri temin etmektir.
KIZLARIN OKUTULMASI
Cumhuriyet'in kuruluşu ile birlikte, bu okulların yerini ortaöğrenim düzeyinde eğitim veren (1927-1928) 'Kız Enstitüleri' alır. Maarif Vekaleti'ne bağlı olarak ilk Kız Enstitüsü Ankara İsmet Paşa Kız Enstitüsü’dür. Buna, İstanbul ve Adana illeri eklenir. Hızla, içinde Karadeniz (Samsun) ve Doğu illerinin de (Urfa, Elazığ) olduğu 11 ilde Kız Enstitüleri açılır. Fakat bazı illerde öğrenci sayısı çok düşüktür. Aileler, bu okullara kızlarını göndermeye çekinirler. Bunun en belirgin göstergesi Urfa yerel basınında çıkan yazılardır:
"Kızlarını yarının muasır icaplarına göre yetiştiremeyen anne babalar, önlerine çıkacak katiyetler karşısında tashihi mümkün olmayan bir pişmanlığa uğrayacak ve büyük üzüntü duyacaklardır. Dünya dönüyor, devir değişiyor. Bu büyük ve müspet gidişin tersine kürek çekmek sadece bir hüsran olacaktır. Bu meseleye ehemmiyet vermek ve onu bir gün daha evvel halletmemiz lazımdır." Urfa (11 Şubat 1974)
YENİ TOPLUMUN KADIN PROFİLİ
Kız Enstitülerinin amaçları, kadınların okuma yazma, eğitim oranını yükseltmekle birlikte, kültürlü, çağın getirdiği yenilikleri kullanabilen, donanımlı bir kadın profilinin, toplumsal değişim ve dönüşümde en önemli görevi göreceği ve kilit rol taşımasıdır. Kız öğrenciler dikiş, yemek, ev idaresi, tarih, matematik, fizik, kimya dersleri görerek hem ideal aile yapısını oluşturacak hem de iş hayatında kamusal alanda yer alabileceklerdir.
Kız Enstitülerinin Köy Enstitüleri ile müfredat bakımından benzerlikleri olsa da, Enstitülerin kent merkezlerinde oluşu çağdaş kent yaşamının gelişimini hızlandırma ve kentli kadın profilinin oluşturulması amacı da taşımaktadır.
Ancak esas amaç, Cumhuriyet ideolojisini toplumda sağlam temeller üzerinde oturtmak, ulus devlet kavramının , milliyetçiliğin, vatandaşlığın icsellestirilmesini kadınlar ve aile üzerinden sağlamaktır. Yurt Bilgisi dersinin amacı şu cümlelerle ifade ediliyordu. Bu derste güdülecek amaç, Türk topluluğunda her yönden erkekle eşit bir varlık olan Türk kadınına vatan, millet ve devlet şuurunu kazandırmak, vatandaşlık haklarını, aileye, vatana, millete ve devlete karşı ödevlerini göstermek olacaktır.
ATA’YA SAYGI
Ankara İsmet Paşa Kız Enstitüsünde ilkokuldan sonra girip dokuz yıl eğitim gören ve 1951 yılında mezun olan Halide Görker’in anılarında anlattığı gibi, 2. Dünya Savaşı sonrası yoklukların yaşandığı sıkıntılı bir dönemdir. Okulda toplu iğne kullanmak bile çok dikkat ister. Arkadaşlarından durumu iyi olmayanlarla, giysilerini paylaşırlar. Pileli etekler pileleri sökülüp arkadaşlara etek yapılır. Aynı şekilde memleketten gelen yiyecekler okulda paylaşılır.
İyi bir öğretmen olarak yetişirler.
Atamızı saygıyla anarken, eğitimde verdiği mücadeleyi, devrimlerini de bugün ders niteliğinde kabul ediyoruz. Atamızın ifadesi ile,
“Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok, ışıkla, bilgi ve kültürle gerçek faziletle süslenip donanmaktır.”