Daha fazla cephe daha fazla saldırganlık

NATO zirvesinin sonuç bildirgesinde Rusya işaret edilerek terörle mücadele başlığı dikkat çekiyor. Bildirge aynı zamanda Pekin ve Pyongyang’a karşı da Asya’ya genişleme stratejisini içeriyor

ABD Başkanı Joe Biden’ın kendi adaylığı için ikna çabalarına dönen NATO liderler zirvesinde sonuç bildirgesi yayınlandı. Bildirgede, Rusya ve Çin vurgusu öne çıktı. Terörle mücadele kısmına Rusya eklenirken, Çin’in Rusya’ya yaptığı yardımları sonlandırma çağrısı yapıldı. NATO’nun son üç zirvesinde yayınlanan sonuç bildirgesinin ortak noktaları terörle mücadele geçen maddelerin Rusya ile ilişkilendirmesi oldu.

‘RUSYA TERÖR EYLEMLERİ YAPIYOR’

Sonuç bildirgesinin üçüncü maddesinde daha önceki zirvelerde de olduğu gibi Rusya’nın terörle mücadele kısmına koyulduğu görülüyor. Üçüncü maddede şu ifadelere yer verildi: “Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik tam ölçekli işgali, Euro-Atlantik bölgesinde barışı ve istikrarı paramparça etti ve küresel güvenliği ciddi şekilde baltaladı. Rusya, Müttefiklerin güvenliğine yönelik en önemli ve doğrudan tehdit olmaya devam ediyor. Terörizm, her türlü biçimi ve tezahürüyle, vatandaşlarımızın güvenliğine ve uluslararası barış ve refaha yönelik en doğrudan asimetrik tehdittir. Karşı karşıya olduğumuz tehditler küresel ve birbiriyle bağlantılıdır.”

Ukrayna savaşının başlamasıyla birlikte Kiev yönetimi Rusya’nın yaptığı saldırılarla ilgili “terör eylemi” ifadesini kullanıyordu. Bu iddia Ukrayna ile sınırlı değil. Polonya ve Litvanya’dan da bu tip tanımlamalar yapılıyor. Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski ve Litvanya Dışişleri Bakanı Gabrielius Landsbergis’in Washington’daki NATO zirvesinde Rusya’nın NATO üyesi ülkelere terör saldırıları yaptığını iddia etti. Yani NATO’nun “terörle mücadelesi” “Rusya ile mücadele” olarak işaret ediliyor.

ASYA-PASİFİK HAMLELERİ

NATO’nun farklı cephelerde yoğunluğunu artırma girişimlerinin başında Asya-Pasifik geliyor. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Çin, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (KDHC) ve Vietnam ziyaretleri. Hindistan lideri Narendra Modi’nin Moskova ziyaretleri kısa dönem içerisinde ardı ardına geldi. Asya’daki bu diplomasi trafiği ve müttefiklik bağralırını güçlendirme hamleleri NATO’yu rahatsız etti. Bu kapsamda özellikle Çin ve KDHC’ye karşı NATO, Asya-Pasifik’te etkisini artırmaya çalışıyor.

ABD ve Güney Kore, "KDHC’nin artan nükleer ve füze tehditlerine karşı" işbirliğini geliştirmek için ortak nükleer caydırıcılık planına imza attı. Güney Kore Başkanlık Ofisinden yapılan açıklamada, ABD'nin başkenti Washington'da düzenlenen NATO Zirvesi marjında bir araya gelen ABD Başkanı Joe Biden ve Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol'un, Kuzey Kore'ye karşı atılan söz konusu adımı "muazzam ilerleme" olarak tanımladıkları belirtildi.

Açıklamada, iki ülkenin üst düzey savunma yetkililerinin, Pyongyang'ın Kore Yarımadası'nda "artan nükleer ve füze tehditlerine karşı" işbirliğini güçlendirmek için ortak nükleer caydırıcılık planına imza attığı kaydedildi.

Kuzey Kore'nin Güney'e yönelik herhangi bir nükleer saldırısına "hızlı, ezici ve kararlı karşılık" verileceği vurgulanan açıklamada, "Biden ve Yoon, planın, ABD ve Güney Kore'nin genişletilmiş caydırıcılık işbirliğinin geliştirilmesi için sağlam bir temel oluşturduğunun altını çizdi." ifadesi kullanıldı.

Açıklamada, Güney Kore-ABD nükleer caydırıcılık planının ayrıntılarına yer verilmedi.

JAPONYA VE NATO’DAN ORTAK TATBİKAT

Japonya Başbakanı Kişida Fumio da NATO ile güvenlik alanında daha geniş işbirliği hedefliyor. Başbakan Kişida, ABD'de katıldığı NATO Liderler Zirvesi sonrası NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile ortak basın toplantısı düzenledi.

Japon lider, burada yaptığı açıklamada, ülkesinin, Avro-Atlantik bölgesi odaklı askeri ittifak NATO ile güvenlik alanında daha geniş işbirliğinin sağlanmasını hedeflediklerini söyledi.

Kişida, Japonya Deniz Öz Savunma Kuvvetlerinin (MSDF), Avrupa-Atlantik bölgesinde NATO birlikleriyle ortak tatbikat düzenleyeceğini aktardı.

Japonya ve NATO'nun "hassas istihbarat paylaşımı prosedürlerini güçlendireceğini" dile getiren Kişida, "Avrupa-Atlantik ve Hint-Pasifik bölgelerinin güvenlik ortamları, artık birbirinden ayrılamaz." dedi.

Kişida, dezenformasyonla mücadelede, NATO ile daha geniş işbirliği planladıklarını kaydederek, ülkesinin NATO'ya bağlı bir araştırma tesisine uzman göndereceğini bildirdi.

Ülkesinin Mart 2025 sonuna kadar NATO üyelerinin katılımıyla uluslararası bir konferansa ev sahipliği yapacağını belirten Kişida, siber saldırılarla mücadele kapasitelerini güçlendirmek amacıyla Japonya'nın, NATO liderliğindeki tatbikatlara katılacağını anlattı.

8 MUHABERE GRUBU

NATO’nun ileri varlığı olarak adlandırılan 8 muhabere grubu Rusya’ya karşı oluşturuldu. Grup şu şekilde tanımlanıyor: “NATO'nun İttifak'ın doğu kesimindeki askeri varlığı, Avrupa-Atlantik bölgesindeki yeni güvenlik gerçekliğini yansıtacak şekilde son yıllarda güçlendirilen caydırıcılık ve savunma duruşunun önemli bir parçasıdır. Rusya'nın 2014 yılında Kırım'ı yasadışı ve gayrimeşru bir şekilde ilhak etmesi ve 2022 yılında Ukrayna'yı tamamen işgal etmesi Avrupa'daki güvenlik ortamını temelden değiştirmiş ve NATO da buna tüm Müttefiklerini korumak ve savunmak için hazır olma durumunu önemli ölçüde güçlendirerek karşılık vermiştir… Sekiz muharebe grubunun tamamı savaş kabiliyetine sahip oluşumlardır.”

8 muharebe grubuna ev sahipliği yapan ülkeler şu şekilde:

Bulgaristan, Estonya, Litvanya, Macaristan, Letonya, Polonya Romanya ve Slovakya.

Sonraki Haber