Dama çözümleri 27 Mart 2021
Türk Daması Federasyonu Yönetim Kurulu Üyesi ve Sponsorluk Kurulu Başkanı Ahmet Murat Çelik'in hazırladığı Dama Köşesi her cumartesi Aydınlık Gazetesi'nde, yanıtlar Aydinlik.com.tr'de... 27 Mart 2021 tarihli dama soru ve çözümleri aşağıda...
SENİ UNUTMAYACAĞIZ
Bu oyunda bir sihir var.
Öğrenmek 15 dakika, ustalaşmak 15 yıl alıyor.
Nevzat Osman TECİ
Sizlere bu hafta Türk Daması'nın en koca çınarlarından biri olan merhum Nevzat Osman TECİ amcamızdan bahsetmek istiyorum. 88 yıllık yaşamının neredeyse tamamını dama ile dolduran 20. ve 21. asırların dama tarihine tanıklık etmiş, nice güzel öykünün bu günlere gelmesine katkı sağlamış damanın Dede Korkut'larından biriydi. Osmanlı'dan sonra ki Cumhuriyetin ilk dönem ustaları Asaf, Şevki ve Velit beyler ile tanışmış, kendi tabiri ile onlardan nasihat almış oyununun ve karakterinin gelişiminde onları rol model olarak kabul etmiş. Bir röportaj sırasında kendisine sorulan "unutamadığın damacı varmı?" sorusuna tereddütsüz "Asaf bey" diyor Nevzat amcamız ve ekliyor "bilgisi, nezaketi, üstün dama kabiliyeti onu unutmaz kılıyor".
1951 yılında 15 günlük bir seyahat için İstanbul'a gittiğinde dönemin en önemli dama kahvesi yani Sultanahmet meydanındaki yere gitmiş. İstanbul'un hatırı sayılır ustalardan olan Hafız bey taş çekerek Nevzat amcamızla oynamış skor 2-2 iken iyi bir oyun gelir lakin Nevzat amca oyunun sonunu görmekte zorlanmaktadır. O esnada omuzuna dokunan elin sahibi babacan bir ses tonuyla "yap bu oyunu evlat, oyun kazanır" der ve Nevzat amca oyunu yaparak kazanır. Daha da önemlisi kendisine o cesareti veren Asaf bey ile de tanışmış olur.
İlerlemiş yaşna rağmen her sene turnuvalara katılır, özellikle Mustafakemalpaşa müsabakalarını asla kaçırmazdı. Bütün dama severlerin Mustafakemalpaşa müsabakalarına sahip çıkmasının en samimi görev olduğunu sürekli dile getirirdi. Yine bir röportaj sırasında "bu sene oynayacağınız bütün maçları kaybederseniz seneye bir daha burada olurmusunuz?" sorusuna "hem de daha büyük bir sevinçle gelirim. Aslolan benim aldığım neticeler değil damanın terakkisi" karşılığını veriyordu.
Vel hasıl 1929 yılında İzmir Karşıyaka'da başlayan ve 2017 yılında yine Karşıyaka'da nihayete eren dama dolu, şevkat dolu, tevazu ve bilgelik dolu bir yaşamı aktarmak elbette kolay değil. Kasabalı Mehmet'i, Bonovalı Fahri'yi, Deli Orhan'ı, Muallim Faik beyi, Kazıkçı Bekir beyi, Asaf Velit ve Şevki beyleri çoğumuz ya merhum Kemal Demirbaş amcamızdan veya Nevzat amcamızdan dinledik. Nevzat amcamızın onları örnek aldığı gibi bizlerde onu örnek aldık. Nurlar içinde uyu Nevzat amca. Seni tanımış olmak ömrümüzün artı hanesine atılan bir tik olmuştur. Seni unutmayacağız.
Bu makaleyi yazarken Nevzat amcamızla yaptıkları röportajlarından yararlandığım sevgili dostlarım Dilek Çankaya, Recep Doğrubakar ve Muzaffer Ceylan'a teşekkür ediyorum.
Tüdaf ile ilgili yazı dizimiz haftaya kaldığı yerden devam edecek devam edecek.
Bu hafta sorularımız Bağdatlı Vehbi Efendi koleksiyonundaki oyunlardan gelecek.