Depolar yüzde 80 ama kışı kurtaramayacak

Avrupa, Kuzey Akım 1 boru hattından gelen gazın yüzde 20 seviyesine inmesi sonucu depolarını yaz ayından tüketmeye başlamıştı. Yüzde 60’ın altına düşen hacim tekrardan yüzde 80’e çıktı. Fakat depoların dolması kış için güven vermiyor

Sonbaharla birlikte artacak olan gaz kullanımı, kışa doğru depolarda gaz kalmamasına neden olabilir. Avrupa buna karşı önlem almaya çalışsa da alternatifler doğal gazın yerini tutmuyor. Dolu oranda olan depoların yeterli üretim ve ısınmayı karşılayamayacağı belirtilirken, önlemler de artırılıyor.

 ZORUNLU YASAL DÜZENLEME

Geçen yıl doğal gaz ihtiyacının yaklaşık yüzde 40'ını Rusya’dan temin eden AB, savaşın başlamasıyla üye ülkelerdeki yer altı doğal gaz depolarının kış aylarına kadar doldurulmasını zorunlu kılacak yasal düzenlemeler hazırladı.

Bu kapsamda, gaz depolarında bu yıl için 1 Kasım'a kadar yüzde 80, sonraki yıllarda da yüzde 90 doluluğa ulaşılmasına karar verildi.

AA muhabirinin AB Konseyi ve GasInfrastucture Europe verilerinden derlediği bilgilere göre, 1 Eylül itibarıyla AB ülkelerindeki yer altı doğal gaz depolarının doluluk oranı yüzde 80'i geçti. Böylece, AB depolama hedefini planlanandan 2 ay önce yakaladı.

ÜLKELERDEKİ DOLULUK ORANI

AB üyesi 27 ülkenin 18'inde doğal gaz depolama tesisi bulunuyor. En yüksek gaz depolama kapasitesi Avrupa'nın başat ekonomisi Almanya'da yer alıyor. Almanya'nın doğal gaz depolarının toplam kapasitesi 25,1 milyar metreküp seviyesinde bulunuyor.

Bu ülkeyi 20,2 milyar metreküple İtalya, 14,7 milyar metreküple Hollanda, 13,2 milyar metreküple Fransa, 9,8 milyar metreküple Avusturya ve 6,9 milyar metreküple Macaristan izliyor. Ayrıca, Belçika, Bulgaristan, Çekya, Danimarka, İspanya, Hırvatistan, Polonya, Romanya gibi ülkelerde de bir miktar doğal gaz depo kapasitesi yer alıyor.

Avrupa'nın toplam doğal gaz depolama kapasitesi yaklaşık 113 milyar metreküp seviyesinde seyrediyor. Hali hazırda AB'nin depolarındaki gaz miktarı ise 91,1 milyar metreküp olarak belirlendi.

KIŞ İÇİN YETERLİ DEĞİL

AB ülkeleri yıllık 400 milyar metreküplük doğal gaz ihtiyacının sadece 4'te 1’ini depolayabiliyor.

Almanya'nın yıllık yaklaşık 90 milyar metreküp olan gaz tüketimi depolama seviyesinin 3 katını buluyor.

İtalya'nın 71 milyar metreküp gaz tüketimi de depo kapasitesini 3 kattan fazla geçiyor.

Benzer biçimde Fransa'nın 40 milyar metreküp, Hollanda'nın 44 milyar metreküp olan gaz tüketimleri depolarını 3 kattan fazla aşıyor.

Rusya'dan tedarikin kısıtlamaya veya kesintiye uğraması halinde Avrupa'nın en büyük ekonomilerine sahip ülkelerin depolarındaki gazın özellikle tüketimin arttığı kış aylarında hızla tükenmesi bekleniyor.

ACİL PLAN: TÜKETİMİ YÜZDE 15 AZALTMAK

AB, Rusya'dan doğal gaz akışının kesintiye uğraması ihtimaline karşı bir acil durum planı hazırladı.

Plan kapsamında bütün üye ülkelerden gaz tüketimlerini yüzde 15 azaltmalarını talep etti.

Böylece AB ülkelerinin yıllık 45 milyar metreküp civarında daha az gaz kullanması bekleniyor. Bu durumda bile AB'nin yıllık gaz tüketimin 355 milyar metreküp seviyesinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Tüketimdeki düşüşe rağmen Rusya'dan gaz tedarik edilememesi halinde Avrupa'nın depolarının ve gelecek sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) sevkiyatlarının tüketimi karşılaması mümkün görünmüyor.

AB ülkelerinin doğal gaz tüketimlerini ne kadar düşürebileceği, kış aylarının ne kadar soğuk geçeceği, Rusya'dan ne miktarda gaz tedarik edileceği ve gaz depolarının doluluk seviyesi Avrupa'daki enerji krizinin boyutunu ortaya çıkaracak. 

Avrupa’da gaz tedbirleri

Avrupa ülkeleri kışa hazırlık için tedbirler almaya devam ediyor. Fosil yakıta yatırımın artırılmasından ısınma yöntemlerinin değiştirilmesine kadar birçok tedbir alan Avrupa yeni tedbirleri açıkladı.

 BELÇİKA

Belçika Başbakanı Alexander De Croo, ülkede yaşanan enerji krizi nedeniyle gerçekleştirilen istişare komitesi toplantısı bitiminde açıklamalarda bulundu.

Toplantıda, Belçika'daki tüketici ve işletmeleri yüksek enerji faturalarında karşı korumaya yönelik tedbirlerin ele alındığını anlatan De Croo, krize karşı mucizevi bir çözüm olmadığını ancak hükümet olarak bütün imkanları zorlayacaklarını ifade etti.

De Croo, ülkede yoksullara yönelik sosyal enerji tarifelerinin, benzin ve motorin üzerindeki özel tüketim vergilerinin azaltılması uygulamasının, elektrik ve doğal gazda yüzde 6'lık indirimli KDV oranının ve kalorifer yakıtı desteğinin 2023 yılı mart ayı sonuna kadar uzatıldığını belirtti.

Ülkede enerji faturalarını ödemekte sorun yaşayanların desteklenmesi, ısı pompası, güneş paneli veya ısı yalıtımı gibi yatırımlara daha uygun biçimde erişilebilmesi için bankalarla görüşeceklerini ifade eden De Croo, "İnsanlar yatırım yapmak istiyor ama bazı engeller var. Bu yatırımları kolaylaştırmamız gerekiyor" diye konuştu.

De Croo, kamu binalarında 19.00 ile 06.00 arasında aydınlatmaların kapatılacağını, ısıtmanın en yüksek 19 dereceye, soğutma sistemlerinin de 27 dereceye ayarlanacağını kaydetti.

Enerji krizinde aşırı kazanç elde eden şirketlere ek vergi uygulanacağına da işaret eden De Croo, bu kaynağın bir dayanışma fonu ile halka yardım için kullanılacağını anlattı.

De Croo ayrıca nükleer santrallerin kapanmayacağını belirterek, "Hükümet, Tihange 2 ve Doel 3 nükleer santrallerinin 31 Mart 2023'e kadar açık kalmasını talep etti." dedi.

HOLLANDA

Hollanda’da ilginç bir önlem alındı. Kamu yayın kuruluşu NOS'ta çıkan haberde, ülkedeki yedi Roma Katolik piskoposluğundan biri olan Limburg bölgesindeki Roermond Piskoposluğunun aldığı kararla, bölgedeki Katolik kiliselerinde her pazar ayin yapılması zorunluluğunun kaldırıldığı belirtildi.

Haberde, Piskoposluğun, Roermond cemaatine yazdığı mektupta, kararın rahip eksikliğinden dolayı alındığını ifade ettiği aktarıldı.

Aynı sıkıntının ülkedeki diğer 6 piskoposlukta da yaşandığı kaydedildi.

Mektupta, cemaatten katılımın azlığı ve yüksek enerji masraflarının da alınan kararda rol oynadığına, bu durumda cemaatin bir ayini atlamasının "affedilebilir" olduğuna yer verildiği ifade edildi.

ALMANYA

Alman hükümeti, yaşanan enerji krizi sonrası hane halkını ve şirketleri yükselen enflasyonun etkisinden korumak için 65 milyar avroluk üçüncü yardım paketini hazırladı. Almanya Başbakanı Olaf Scholz, Maliye Bakanı ve Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkanı Christian Lindner, SPD Eş Genel Başkanı Saskia Esken ve Yeşiller Partisi Eş Genel Başkanı Omid Nouripour ile gerçekleştirdiği ortak basın toplantısında hükümetin enerji krizine ve fiyat artışlarına karşı alacağı önlemleri açıkladı.

Alman halkının yüksek enerji fiyatlarından, artan yaşam maliyetlerden ve geleceklerinden “endişe” duyduğunun bilincinde olduğunu ifade eden Scholz, “Ülkemiz zor bir dönemden geçiyor. Bu gerçeğin ifadesi edilmesi lazım” dedi.

Almanya’nın koalisyon ortakları, Sosyal Demokrat Parti (SPD), Yeşiller ve Hür Demokrat Parti (FDP) tarafından söz konusu yardım paketine ilişkin hazırlanan 13 sayfalık belgede de, “yüksek enerji fiyatlarının hızla artan yükü nedeniyle hane halkı ve şirketler için zamanında ve orantılı bir rahatlama gerekli" denilerek, paketin toplam değerinin "65 milyar avronun üzerinde" olduğu ifade edildi.

Sonraki Haber