10 il sokakta öncelik barınma: Akılcı ve hızlı çözüm yurt

Depremden etkilenen bölge nüfusu 13,5 milyon. Geçici barınma merkezlerinde 1,1 milyon kişi var. Misafirhaneler depremzedelere açıldı, TOKİ’de ise konut stoku yok. Uzmanlar, yurtların açılması kararını destekliyor: Ders telafi edilir, önce insan!

Büyük depremlerin vurduğu iki ilde, kimi yurttaşlar yakın bölgelerdeki akrabalarının yanında, kimi devletin gösterdiği güvenli alanlarda, kimi de çadırlarda barınıyor. Depremlerin kışın en ağır döneminde meydana gelmesi, çadır gibi geçici çözümleri zorlaştırıyor. İlk aşamada gençlik yurtlarının ve devlet misafirhanelerinin depremzelere açılması ve üniversite eğitiminin yarım dönem uzaktan yapılması kararlaştırıldı. Bununla birlikte “ilk önce eğitimin gözden çıkarıldığı” eleştirileri yapıldı.

Aydınlık konuyu uzmanlara sordu. Adnan Menderes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Atakan Hatipoğlu konuyu hem sosyolog hem akademisyen yönleriyle ele aldı:

'HAYATLARI DÖNÜLMEZ BİÇİMDE DEĞİŞTİ'

“13 milyon insan yersiz, yurtsuz kaldı. Kan vermekle, evimizde kullanmadığımız eşyaları göndermekle ya da para vermekle milli dayanışmayı gerçekleştirmiş olmuyoruz. Hayatımız değişmelidir. Milyonlarca insanın hayatı geri dönülmez bir biçimde değişti. Bizim de hayatımız değişecek. Bu dönem hiçbirimiz istemediğimiz halde uzaktan eğitim yapacağız. KYK yurtlarını depremzedelere açacağız.

Prof. Dr. Atakan Hatipoğlu

KYK yurtları, daha 15 gün öncesine kadar ısınan, yemek fabrikalarıyla anlaşmalı, düzenli yemeklerin geldiği bir yer olmaları itibariyle son derece doğru, rasyonel, mantıklı bir çözüm. Şu anda turistik bölgelerdeki otellerin büyük bir kısmında kaloriferler aylardır yanmıyor. Yaz sonundan bu yana yemek düzeni yok. Kaldı ki önümüzdeki yaz dünyanın pek çok ülkesinden milyonlarca turist rezervasyon yaptırdı. Türkiye oradan kazanacağı parayla bu insanların hayatlarını kolaylaştıracak. Biz ne yapacağız peki? Üç ay dizimizi kırıp evimizde oturacağız. Hepsi bu.

‘DERS TAKİBİ İÇİN İMKÂN SAĞLANMALI’

Burada en doğru çözüm, deprem bölgesindeki veya KYK yurtlarındaki mecburi barınan öğrencilerin derslerini güvenle izleyebilmeleri, motive olmayı zorlaştıracak ortamlardan uzak bir şekilde ders dinleyebilecekleri mekanların derhal öğrencilere tahsis edilmesidir. Çoğu öğrenci elverişsiz koşullarda. Kendilerine ait bir odaları olmadan gürültü patırtı içinde ders dinlemeye çalışıyorlar. Belki bu öğrenciler için diyelim ki böyle bir ekstra bir oda tahsisi düşünülebilir. Bu çocukların çoğunun interneti yok. Bilgisayarı, elverişli cihazları yok. Dersleri takip edebilmeleri için imkân sağlanabilir.

'DERS TELAFİ EDİLİR ÖNCE İNSAN'

“Öğrencilerin ders kayıplarının nasıl giderileceği konu konuşulur. Yaz okulları olur, ek ders olur... Ama yüz binlerce insan bu gece nerede yatacak sorusunun cevabı değil! Konteyner kentler yapılıncaya kadar önümüzde iki, üç ay var. Bu süreçte bunların kanalizasyon sistemleri yapılacak. Bu iki ay, üç ay boyunca insanlar her gece arabalarında yatmayacaklar herhalde. Önce insan! Derslerin telafisi yapılır.

‘LAF OLSUN DİYE MUHALEFET YAPILMAZ’

“KYK yurtları açılmasın diyenler otel diyorlar. Dün Sayın Akşener'in bu konuda bir açıklaması vardı. Akşener ‘Orada aile mahremiyeti olmaz’ diyor. Peki çadır kentlerde, konteyner kentlerde aile mahremiyeti oluyor mu? Otellerde olacak mı? Laf olsun diye muhalefet yapılmaz. Otellerde şu anda yurt dışında birçok rezervasyon var, bu rezervasyonlarla ülkemize döviz girişi olacak. Buradan ülkemize gelecek gelir depremzedelerin yaralarını sarmak için kullanılacak. Otellerin tümünü depremzedelere açmak bu aşamada en çok depremzedelere zarar verecektir.”

‘2 MİLYON KONUT STOKU’

“Bir başka konu da Türkiye'deki konut stokunun bu konuda değerlendirilmesiydi. Geçmişte Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek de bu konuya dikkat çekmişti. Bu görüş tekrar gündeme getirilebilir. İki milyona yakın bir konut stoku var. Gördüğüm kadarıyla bu öneriyi yapan kesimlerin mülkiyete köktenci bir müdahale yönünde bir girişimleri yok.”

TOKİ’DE DAİRE YOK

Uzaktan eğitim açıklamasının ardından bir diğer öneri “TOKİ’nin konut stoku depremzedelere verilsin” oldu. Ulaştığımız TOKİ’nin üst düzey yöneticisi “TOKİ’de böyle bir konut stokunun bulunmadığını, dairelerde daha inşaat başlamadan sahiplerinin belli olduğunu” belirtti.

TURİZM SEKTÖRÜ: YOL HARİTASINA İHTİYAÇ VAR

Turizm temsilcileri, özetle “Önce insan hayatı, tek yumruk olacağız, bu işin temeli bu.” diyor. Birlikte hareket etmenin önemine dikkat çekerken, kamusal bakışın altını çiziyor.

YÖNETİLEBİLİR DEĞİL

Belki de birkaç yüzyılda yaşanabilecek bu felakette 13,5 milyon vatandaşımız doğrudan etkilendi. Depremzedelere güvenli bir barınma imkânı yaratırken süreci doğru yönetmek önemli. 2 milyon yatak kapasitesi olduğu bilgisini paylaşan sektör temsilcileri, belli kategorideki işletmelerin bu amaç için açılabileceğini ifade ederken, tüm konaklama tesislerinin devreye sokulması sürecinin yönetilemeyeceğini vurguladı. Türkiye'ye en büyük döviz girdisi sağlayan sektörlerin başında turizmin geldiğini hatırlatan temsilciler, özetle “devlet aklı, planlama ve program” dedi. Uzun zamandır sektörde olan bir turizm temsilcisi durumu şöyle ifade etti:

“Bu süreçte bir tarafı düzeltirken diğer taraf yok sayılamaz. Bu sektörün bu ülke için ne kadar önemli olduğunu da hiçbir zaman unutmamamız lazım. Burada planlı, programlı olmak lazım. Tüm konaklama tesislerinizi bu amaç için açarsanız o zaman bu işi nasıl yapacaksınız? Sektörün devamlılığını nasıl sağlayacaksınız?"

DEVLET AKLI ŞART

Ellerini taşın altına koymaya hazır olduklarını bildiren sektör temsilcileri "yol haritası"na ihtiyaç olduğuna işaret etti. Geçici barınma ihtiyacının ne kadar süreyle, kaç kişiye sağlanacağına ilişkin envanterin de bulunmadığını belirterek, felaketin ardından önemli bir göç probleminin de oluşabileceğine dikkat çektiler. Bu nedenle sürecin iyi planlanmasını isteyen turizmciler, Türkiye'nin bir bölgesinden diğer bölgelere göç edecek vatandaşlara iş ve aş sağlanabilmesi için anlık çözümlerin ardından orta vadeli planların devlet aklıyla devreye sokulmasını talep etti.

KARŞI ÇIKTILAR

AYDINLIK/ ANKARA

Altılı Masa, depremzedelerin öğrenci yurtlarına yerleştirilmesine ve üniversite eğitiminin geçici süreyle uzaktan sürdürülmesi kararına tepki gösterdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Sakın okulları kapatmayın, sakın. Covid sırasında gençlerimizin ruh sağlığı zarar gördü. Gençlerimize daha çok zarar vermeyelim. Sakın. Elimizde bir tek gençlerimiz kaldı.” dedi. Çok sayıda CHP milletvekilinin de depremzedeler için yurtları değil otelleri kullanma önerisi yaptığı görüldü.

‘OTELLERE KİRA ÖDEYECEK KADAR BÜYÜK’

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu da otellere işaret etti: “Üniversitelerin kapatılması fikrine çok yakın değilim açık söyleyeyim. Eğitim şart. Eğitim aksamadan devam etmeli. Bilimin olmadığı yerde hiçbir şey olmaz. Bugünkü aksaklıkların sebebi de bilime olan saygısızlıktan. Bilimi göz ardı etmeden, devletin kamu kuruluşlarının ve otellerin kapasitesi yeter. Belli bir ara verilir ama eğitim tümüyle durdurulmamalı.”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener de şunları söyledi: “Aile mahremiyeti ortadan kalkar. Şu kadar bir odanın içine anneyi, babayı, çocukları tıktığınızda olmaz. Evlerimizde, boş evlerde, otellerde bu kardeşlerimizi misafir etmek mümkündür. İnsanlarımız bunu yapmaya hazırdır. Aynı zamanda devletimizin gücü bu otellere, bu boş evlere kira ödeyecek kadar da büyüktür. Her bir vergi veren insan olarak biz buna varız.”

Sonraki Haber