Devrim Muhafızları: Doğu Akdeniz'i düşmana kapatacağız!

Geçen ay Suriye'deki İran Konsolosluğu'na düzenlenen saldırıda hayatını kaybedenlerin anma töreninde konuşan General Hüseyin Selami, ABD'yi “İslam dünyasını hedef almakla” ve “Müslümanlara hükmetmeye, kültürel kimliklerini ellerinden almaya ve servetlerine el koymaya çalışmakla” suçladı. Komutan, “Düşman bir Müslüman devlete sızarsa bunu diğer Müslüman devletlerde de sürdürecektir, bu nedenle saldırganın hegemonyasını ilerletmemesi için bu yol engellenmelidir.” diye ekledi.

'SAVAŞ ALANI GENİŞLEYECEK'

Selami, İran'ın Akdeniz'in doğu kanadında “düşmanının önünü kapatmaya” ve “düşmanın dağılması” için orada “savaş alanını genişletmeye” kararlı olduğunu söyledi. İranlı Komutan, bu eylemlerle Tahran'ın hem kendi hem de diğer Müslüman ulusların güvenliğini korumayı amaçladığını söyledi ve Müslüman topraklarının “saldırganlar için bir savaş alanı olmaması gerektiğini” vurguladı.
General “bölge dışı kibirli güçlerin” Müslüman ülkelerde kuvvet konuşlandırmasına karşı uyarıda bulunarak, bunun “yoksulluk ve katliamlardan başka bir şey getirmediğini” söyledi.
Selami sözlerini şöyle noktalandırdı: “Ortak bir düşmanla karşı karşıyayız. Aynı zamanda ortak bir kaderimiz ve karşı koymak için ortak nedenlerimiz var, dolayısıyla ayrı yaşayamayız.”
Tahran benzer açıklamaları daha önce de yapmıştı. Aralık ayında Devrim Muhafızları Genel Koordinatörü Muhammed Rıza Naghdi “ABD ve müttefiklerinin Gazze'de suç işlemeye devam etmesi halinde” Akdeniz'i ve diğer su yollarını kapatmakla tehdit etmişti. Tahran, İsrail'e yönelik “Gerçek Vaat” operasyonundan saatler önce Hürmüz Boğazı'nda İsrail'e ait Portekiz bandıralı bir gemiye el koymuştu. Boğaz'ın geçici veya daimi olarak kapatılması Batı'yı ürkütmüş, İran Dışişleri Bakanlığı geminin mürettebatının serbest bıraklıdığını fakat geminin “gözaltında” tutulduğunu açıklamıştı.