‘Devrimi tamamlama eşiğinde seyirci olmayacağız’

Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, “1980’de Özal’la başlayan sistem 500 milyar dolar Türkiye’yi borca batırmış. Hakim sınıflar arasında da bölünmeler başladı. Yargıtay, Anayasa Mahkemesi’ne bölücüleri koruduğu için parmak sallıyor. Erdoğan, İsveç’in NATO’ya alınması için Meclis’e protokol gönderiyor. Deniz Kuvvetleri Komutanı ‘biz Karadeniz’de ABD ve NATO’yu istemiyoruz’ diyor. Halk ise zaten gidişattan memnun değil. Bu aşamada seyrederek olmaz, hepimize görevler düşüyor. Bu konferans, yalnız başına bir vaaz verme değil, aynı zamanda görev çağrısı." dedi.

Perinçek, ATO Congresium'daki 19. Ankara Kitap Fuarı'nda okurlarıyla buluştu.

Kitaplarını imzalayan Perinçek, "Türk Devriminin Neresindeyiz?" başlıklı söyleşide konuştu. Yoğun katılım olan söyleşide, Türkiye'nin 1850’lerde Jön Türklerle ve Atatürk devrimiyle başlayan Milli Demokratik Devrimimizin kesin zafere ulaşacağı bir eşiğine geldiğini belirten Perinçek, “Türkiye zincirlerini kırıyor.” vurgusu yaparak şunları söyledi:

“Son yaşadığımız sürece bakalım: Vatan Partisi önderliğinde 2014’te Silivri duvarlarını yıktık, hapse atılmış binlerce subayımızı hapislerden kurtardık. ABD’nin BOP projesini bozguna uğratmaya başladık. Arkasından, Türkiye PKK ve FETÖ’nün üzerine yürüyünce ABD buna bir darbe girişimiyle yanıt verdi, TSK ve polis hangarlarından Gladyo silahları çıktı, 12 Mart, 12 Eylül darbelerini yaşayan Türkiye ABD’nin yeraltı örgütü Gladyo’yla tanıştı. Türkiye NATO’ya isyan etmiş oldu. Bu Türkiye’nin zincirlerini kırmasında tarihi bir olaydı. Bunun devamında Türk ordusu PKK’nın üzerine yürüdü, hendeklere gömdü. PKK ile haritalar çizen hükümet de Türk milletinin yanına geçmiş oldu. Daha sonra Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı harekatlarla, ABD’nin hakimiyet alanlarına girmeye başladı Türkiye silahla. Türkiye sorunlarını silahla çözüyor.”

‘HERKESE BÜYÜK GÖREV DÜŞÜYOR’

Perinçek devamında, Karadeniz, İsrail’in Gazze katliamı, Çin denizinde ABD’nin Tayvan kışkırtması örneklerini vererek dünyadaki sıcak cephelerin olduğu bir durum yaşandığını belirtti. Türkiye’de de sistemin bittiği bir eşiğe gelindiğini söyleyen Perinçek, “1980’de Özal’la başlayan sistem 500 milyar dolar Türkiye’yi borca batırmış. Hakim sınıflar arasında da bölünmeler başladı. Yargıtay çıkıyor, Anayasa Mahkemesi’ne bölücüleri koruduğu için parmak sallıyor. Erdoğan, İsveç’in NATO’ya alınması için Meclis’e protokol gönderiyor, Deniz Kuvvetleri Komutanı çıkıyor ‘biz Karadeniz’de ABD ve NATO’yu istemiyoruz’ diyor. Halk ise zaten gidişattan memnun değil.” sözlerini kullandı.

Bu sistemin sonuna gelindiğini ve bu sistemle devam etme şansının olmadığını da sözlerine ekleyen Perinçek, "Bu aşamada seyrederek olmaz, hepimize görevler düşüyor." söyleyen Perinçek, "Bu konferans, yalnız başına bir vaaz verme değil, aynı zamanda görev çağrısı." dedi.

DEVRİM SAVAŞLARI ENGELLER

Atlantik çağının sonuna geldiğine değinerek ABD’nin Büyük Ortadoğu Projesi’ni yürütemediğini ifade eden Perinçek, şu örnekleri verdi: “Suriye’yi teslim alamadı, İran’a diş geçiremedi, Afganistan'da yenildi, Türkiye’yi karıştırmak, Kürdistan adında İkinci İsrail kurmak istedi kuramadı, Güney Amerika artık ABD’nin arka bahçesi değil, Çin ve Hindistan gibi 60-70 yıl öncesinin en yoksul ülkeleri şu anda dünyanın en büyük ekonomisi haline geldi. Dolar sistemi bitti, ABD artık eskisi gibi haraç toplayamıyor.” Dünyadaki cepheleşmeyi anlatan Perinçek, bu elverişli koşulların Türkiye devriminin kesin zafere ulaşacağının kanıtları olduğunu kaydetti.

“Birinci Dünya Savaşı’nda devrimle savaşı önleyemedi insanlık.” diyen Perinçek, Birinci Dünya Savaşından sonra Rus devrimi, Türk devrimi, Çin devrimi ve İran devriminin peş peşe geldiğini anımsattı. İkinci Dünya Savaşı sonrası da devrimlerin geldiğini belirten Perinçek, “Fakat şimdi başka bir dönem yaşıyoruz. Bu iki savaştan farklı bir tecrübe var önümüzde. O da savaşın devrimlere yol açacağı değil, devrimin savaşı önleme şansının olduğu bir dönem. ABD’ ve İsrail’in savaş çıkarma ihtimali var evet ama onların da cesaretleri ve kuvvetleri kalmadı.” dedi.

‘SAVAŞI ÖNLEMENİN ANAHTARI TÜRKİYE’

Perinçek daha sonra soruları yanıtladı. Suriye görüşmeleriyle ve süreciyle ilgili soruyu cevaplayan Perinçek, "Hükümet seçimler sonrası bir hatta girdi. ABD ile uzlaşarak ekonomik sorunları aşmayı planladı. Bu bütün alanlara yansıdı. Suriye de bunlardan biri. Rusya'yla, İran'la, Çin'le sürekli görüşüyoruz. Savaşı önlemenin anahtarı Türkiye. Biz terör örgütlerini temizlersek ABD'ye çok büyük bir darbe olur. Filistin'e en büyük destek bu olur. Onun için savaşı engelleyecek anahtar ülke Türkiye diyoruz." değerlendirmesinde bulundu. Önceki gün yaptığı basın açıklamasını hatırlatan Perinçek, İncirlik'teki ABD üssünden yola çıkan silahların Kıbrıs'ta Agratur üzerinden İsrail'e akıtıldığına işaret ederek, hükümetin buralardaki çelişkilerine dikkat çekti.

‘AVRUPA DEVLETLERİ AMERİKA'YI TERKEDİYOR’

Dünyadaki gelişmeler neticesinde Avrupa'nın konumuna ve önemine, ABD'den kopmasına yönelik soruyu cevaplayan Perinçek, "Avrupa devletleri Amerika'yı terk ediyor. Dünyanın ihracat devi resesyona girdi. AB Ukrayna'da ABD yanından çekilmeye başladı. Avrupa'da yapılan seçimlerde arka arkaya milliyetçiler kazanıyor. Bu milliyetçilikle ABD'ye karşı milliyetçiliktir. Bunları ırkçı faşist diye yaftalamaya çalışıyor Batılılar. ABD'nin içinde de çok kuvvetli bir direnç başladı." sözlerini kullandı.

‘TÜRKİYE BÜYÜK KARARA GİDECEK’

Türkiye'nin önünde 3-5 yıl içinde üreticilerin milli hükümetinin kurulacağını ve ilk defa tarih verdiğini söyleyen Perinçek, Türkiye'nin bu büyük kararla birlikte NATO'dan çıkacağını, üretime yatırım yapılacağını, Türkiye'nin kaynaklarının ortaya çıkarılarak milyonlarca insanımıza iş olanakları sağlanacağını, kültürel bencillik ve yozlaşmaya son verileceğini, Türkiye'nin bu eşiğe geldiğini vurguladı.