DİAYDER davasında ‘Polat’ şüphesi sürüyor

İBB Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Yavuz Saltık, PKK’ya bağlı DİAYDER’e yardım etmek suçundan yargılandığı davada beraat etti. 25 Ocak’ta tanık olarak ifade veren Fatma Yavuz, ‘esas sorumlu’ olduğunu iddia ettiği Mahir Polat’ın mahkemede dinlenilmesi gerektiğini söylemişti.

Yavuz Saltık, duruşmanın ardından Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması düzenleyerek, “Duruşmadaki tavrım bütün İBB yönetimi adınadır.” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Muhtarlık İşleri Daire Başkanı Yavuz Saltık, PKK’ya bağlı faaliyet yürüten Din Alimleri Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğine (DİAYDER) yardım suçundan yargılandığı davada beraat etti. 25 Ocak’taki duruşmada “esas sorumlu” olduğu ileri sürülen İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat hakkındaki şüphe ise devam ediyor.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesinde dün görülen karar duruşmasında sanık Yavuz Saltık ve avukatları ile CHP milletvekilleri ve yöneticileri, İBB yöneticileri, Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, eski milletvekili Enis Berberoğlu ve eski CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu hazır bulundu. Savcı, Saltık hakkında, DİAYDER’e yardım kartları verdiği iddiasıyla "terör örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası verilmesini talep etti. Duruşmada son sözü istenen Yavuz Saltık, “Üzerime atılan suçu kabul etmiyorum, reddediyorum. Hiçbir terör örgütüne yardım etmedim. Yasaların verdiği görev dışında bir iş yapmadım. Ülkeme, devletime, belediyeye zarar gelecek hiçbir şeyi yapmadım. Beraatımı talep ediyorum.” ifadelerini kullandı.

25 Ocak’taki duruşmada savunma veren tanık Fatma Yavuz, asıl sorumlunun İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat olduğuna dikkat çekerek Polat’ın da tanık olarak dinlenmesini talep etmişti. Ancak mahkeme Polat’ı duruşmaya çağırmadı. Davanın diğer sanıklarının yargılaması ise sürüyor.

İDDİANAMEDEN

Önceki celsede mütalaasını açıklayan savcı, DİAYDER'in faaliyetlerine ilişkin yürütülen soruşturmada, İBB'den bir zincir markette kullanılmak üzere verilen yardım kartlarının, örgütün kırsal alanında faaliyet yürüten ya da tutuklanan ve örgüt tarafından "değer ailesi" olarak ifade edilen ailelere teslim edildiğinin belirlendiğini kaydetmişti. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, DİAYDER ile dernek yönetici ve üyelerinin terör örgütü PKK/KCK'nın amaç ve hedefleri doğrultusunda yürüttüğü faaliyetlerin deşifresi amacıyla 23 sanık hakkında "silahlı terör örgütüne üye olmak veya bilerek ve isteyerek yardım etme" suçlarından iddianame düzenlenmişti.

İddianamede, bir perakende zincir marketinde kullanılmak üzere İBB'den alınan 150 liralık 20-25 yardım kartının "Mele" diye tabir edilen kişilere verildiği anlatılırken bu kartların terör örgütünün kırsal alanında faaliyet yürüten ya da tutuklanarak cezaevine gönderilenlerin ailelerine teslim edildiği kaydedilmişti.

‘ESAS SORUMLU MAHİR POLAT’

Davanın tanıklarından eski İBB çalışanı Fatma Yavuz, 25 Ocak’taki duruşmada, esas sorumlunun Yavuz Saltık değil Mahir Polat olduğunu belirtmişti. DİAYDER Başkanı Ekrem Baran’la kendisini tanıştıran kişinin Mahir Polat olduğunu söyleyerek, son kararı Mahir Polat veya Vedat Kara’nın verdiğini belirtti, onların onayı doğrultusunda yardımların yapıldığına dikkat çekti.

‘İMAMOĞLU’NA BAĞLI ÇALIŞIYORDUK’

İBB İnanç Masası’nın Ekrem İmamoğlu’na bağlı çalıştığını, İBB’deki hiyerarşiden farklı bir yeri olduğunu ifade eden Yavuz, şunları kaydetmişti: “Bize talepler geliyordu. Mahir Başkan bize şunu şunu yapacaksınız derdi. Biz de yardımları ona göre yapardık. Sosyal destek kartları, pandemi zamanı ihtiyaç sahiplerine verilen kartlardı. Nasıl verildiğini Vedat Kara biliyor. Vedat Kara, İnanç Masası’nda çalışan 5 arkadaştan biri. Kart yardımı yapılacağı zaman, Vedat Bey diyordu, biz de gidip veriyorduk.”

‘PROSEDÜRLER GÖZARDI EDİLMİŞ OLABİLİR’

İnanç Masası’nda DİAYDER’le ilk irtibat kuran kişinin Mahir Polat’ın talimatı doğrultusunda kendisi olduğunu belirten Yavuz, DİYARDER’in bir Kürt derneği olduğunu, terörle ilgili bir unsuru görmediğini öne sürdü. Yavuz, pandemi döneminde yardımların çok hızlı yapıldığını, bu dönemde bazı prosedürlerin göz ardı edilmiş olabileceğini belirtti. Yavuz şunları aktardı:

“Mahir Polat’ın ideolojik birtakım yaklaşımlarından kaynaklı İnanç Masası, bazı yerlere eşitsiz yardım yapıyordu. Ben de buna itiraz ediyorum. Yargılanması gereken kişi Yavuz Saltık değil Mahir Polat’tır. Çünkü inisiyatif Yavuz Saltık’ta değil Mahir Polat’taydı. Mahir Polat’ın özel olarak korunduğunu düşünüyorum. Onun burada tanık olarak dinlenmesi gerekiyordu.” Fatma Yavuz’un “asıl sorumlu” olarak nitelendirdiği Mahir Polat’ın, Ekrem İmamoğlu’nun İBB Başkanı olduktan sonra göreve atandığı biliniyor. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Polat’ın sorumluluğunda İBB Kültür, İBB Miras, İBB Sosyal, İBB Halkla İlişkiler, İBB Sağlık birimleri yer alıyor.

Sonraki Haber