Dijital İpek Yolu sempozyumu tamamlandı: Tarımdan eğitime sağlıktan turizme öncü olalım

Türk-Çin İş Der’in düzenlediği 1. Uluslararası Kuşak ve Yol İnisiyatifi Türkiye Sempozyumu tamamlandı. İstinye Üniversitesi’nin ev sahipliğinde yapılan etkinliğin ikinci gününde Dijital İpek Yolu’nun finans, tarım, sağlık, eğitim, turizm ve sanattaki önemi konuşuldu.

11 OTURUMDA 44 KONUŞMACI KONUŞTU

Çin’in öncülüğünde geliştirilen Kuşak ve Yol Girişimi’nin bileşeni olan Dijital İpek Yolu, Türk ve Çin devlet yöneticileri, akademisyenler ve alanında uzman pek çok ismin konuşmacı olduğu sempozyumda iki gün boyunca tartışıldı. Sempozyumda, Avrupa ve Güney Amerika’dan konuşmacılar da yer alırken toplamda 11 oturumda 44 konuşmacı, Dijital İpek Yolu’nun yarattığı fırsatları ve bu fırsatları değerlendirebilmek için atılması gereken adımları anlattı.

Konuşmacılar, Türkiye’nin tüm sektörlerde Kuşak ve Yol Girişimi’nde öncü olabileceğini ve geliştirebileceğini ifade etti. Bunun için tüm alt yapıların hazır olduğunu söyleyen konuşmacılar Türkiye’nin sahip olduğu büyük potansiyele de dikkat çekti.

Sempozyumun ikinci gününde Cumhurbaşkanlığı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi Ahmet Selim Köroğlu, iş insanı Ethem Sancak, Merkez Kayıt Kuruluşu Genel Müdürü Erkem Arıkan, Rusya Merkez Bankası’ndan Maria Krasenkova, Softtech Veri Analitiği ve Yapay Zeka Direktörü Yalçın Güleç, Av. Ali Osman Özdilek, Doktar Kurucu Ortağı Tanzer Bilgen, Rivulis Güney Amerika Başkanı Arkın Demir, Agro Tv Türkiye/Azerbaycan Kurucu Ortağı Doğan Başaran, Sağlık Bilimleri Üniversitesinden Prof. Dr. İrfan Gökçay, hekim Hikmet Çevik, Sinopharm International Uluslararası Pazarlama Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Li Yan, Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Serap Arslan, Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nejat Akfırat, Serdar Katipoğlu, Şanghay Uluslararası Araştırmalar Üniversitesi Türkiye Arattırmaları Merkezinden Doç. Dr. Han Zhimin, TÜRSAB Genel Başkanı Firuz Bağlıkaya, Pegas Touristik Koordinatörü Orhan Sancar, Turizm Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Fehmi Köfteoğlu ve Henan Hükümeti Dışişleri Ofisi Genel Müdür Yardımcısı Jiao Kaiju, Xian Kuzeybayı Poli-Teknik Üniversitesi Dr. Yi Chunfang, Türk-Çin İş Der Yönetim Kurulu Üyesi şair Hüseyin Haydar, müzisyen yazar Latif Bolat, Ukrayna Dijital Sinema Enstitüsünden İgor Lopatonok konuşma yaptı.

‘ATLANTİK İYİ BİR GELECEK İNŞA EDEMEDİ’

“Dijital İpek Yolu ve Tarım” başlıklı 7. oturumda konuşan iş insanı Ethem Sancak, dijitalleşme ve tarımda uluslararası işbirliğinin önemini anlattı. Sancak, “Dünya 30-40 yıl önce neoliberal sistem ve küreselleşmenin etkisiyle tarıma küstü. Tarım aşağılanan bir sektör haline dönüştürüldü. Dünyanın saygın yayın organları, dergileri, New York Times gibi gazeteler, yaklaşan büyük bir kıtlıktan bahsediyorlar. Neyse ki bir musibet bin nasihatten iyidir. İnsanlık bu musibetle burun buruna geldi. Umarım bundan sonuçlar çıkarılır ve insanlığın geleceği için bir çıkış yolu bulunur. Bu çıkış yolunun olmazsa olmazı, Kuşak Yol stratejisi çerçevesinde rasyonel bir dünya doğar ve burada insan onurunu esas alarak, adil bir medeniyet gelir. İnsanlığın anası Asya da kendi yavrusu insana sahip çıkar. Bugün Atlantik paraya taptığı için iyi bir gelecek inşa edemedi.” ifadelerini kullandı.

‘PANDEMİ SAĞLIKTA BAŞARININ GÖSTERGESİ’

Sağlık Bilimleri Üniversitesinden Prof. Dr. İrfan Gökçay, Türkiye’nin sağlıktaki dijitalleşmeyi en iyi salgın döneminde uyguladığını belirtti. Son 2 yılda önemli tecrübelerin yaşandığını belirten Gökçay, şunları kaydetti:

“Kovid-19 salgınındaki gelişmelere bakmakta fayda var. Toplum sağlığına yön veren düşünceler, büyük oranda hasta bireylerin ihtiyaçlarına cevap vermekle yetindi. Bu düşünce zaman içinde risk tanımlama ve hastalığı önleme noktasına kadar getirildi. Bütün bu çabaların amacı, savunmasız bir azınlığa, bireylere yardım etmekti. Aslında kitle hastalıklarının sorununu çözemiyordu. Bir hastalıkla ilgili vakaların çoğunluğu düşük ve orta risk taşıyanlardan geliyordu. Bunu Kovid-19 salgını döneminde gördük. Toplum sağlığı, toplumun örgütlü çabalarıyla hastalığı önleme, yaşamı uzatma ve sağlığı geliştirme bilimi olarak kavramsallaştırılıyor. Burada örgütlü olma ifadesi çok önemli. Bu konudaki en önemli örgüt devlettir. Devletin liderliği ve önderliğini yaptığı toplum sağlığından bahsedebiliriz. Bir ülkenin sağlık stratejisi neyse onun dijitalleştirilmesidir. Biz de sağlıkta dijitalleşmeyi Kovid-19 döneminde ele almaya çalıştık. Türkiye elindeki yatırımı Kovid-19 vesilesiyle çok hızlı olarak kamu sağlığının hizmetinin başarısı için gösterdi. Önemli sonuçlar yaratacak pratik yaşadık. Bunu nasıl uygulamaya dökeceğimizi de ilerleyen dönemde tartışacağız.”

Cumhurbaşkanı ve Sağlık Bakanlığı özelinde Türkiye’deki sağlık çalışmalarından bahseden Cumhurbaşkanı Sağlık ve Gıda Politikaları Kurulu Üyesi eczacı, “Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi, bakanlıklarımızın veya ilgili kuruluşların yaptığı çalışmalara önemli katkıda bulundu. Sağlıktaki dijitalleşme çalışmalarının alt yapısı salgın öncesinde hazır olması, en önemli kazanımlarımızdan biri oldu. Bu sempozyumda emeği geçen herkese, milletimiz için önemli sonuçlar ve veriler üretmesini temenni ediyorum.” dedi.