Dışişleri'nden İsrail'e: Rumlara alet olmayın!
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Büyükelçi Tanju Bilgiç, GKRY ile İsrail'in ortak düzenlediği askeri tatbikata ilişkin, “GKRY'nin bu tür eylemlerine ortak olan ülkeleri bir kez daha Kıbrıs Rum tarafının provokasyonlarına ve propagandalarına alet olmamaya çağırıyoruz.” ifadesini kullandı.
Sözcü Bilgiç, GKRY ile İsrail'in ortaklaşa gerçekleştirdiği “Agapinor 2022” askeri tatbikatına ilişkin soruya yazılı cevap verdi.
Bilgiç, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Dışişleri Bakanlığının, GKRY ile İsrail'in ortaklaşa gerçekleştirdiği "Agapinor 2022" askeri tatbikatı konusundaki açıklamasını desteklediklerini belirtti. Bilgiç, KKTC Cumhurbaşkanlığının 31 Mayıs'taki açıklamasında da belirtilen yeni işbirliği önerilerinin hazırlandığı bir dönemde GKRY'nin bölgedeki istikrarı bozma pahasına düzenlediği bu tatbikatın, samimiyetsizliklerinin açık bir ispatı olduğunu vurguladı.
“GKRY'nin bu tür eylemlerine ortak olan ülkeleri bir kez daha Kıbrıs Rum tarafının provokasyonlarına ve propagandalarına alet olmamaya çağırıyoruz.” ifadesini kullanan Bilgiç, Türkiye'nin her şart ve koşulda, garantörlüğün verdiği sorumluluk çerçevesinde KKTC'nin hak ve çıkarlarını kararlılıkla savunmaya devam edeceğini bildirdi.
AGAPİNOR 2022
“Agapinor 2022” isimli askeri tatbikat, İsrail ordusu ile Rum Milli Muhafız Ordusu tarafından büyük oranda Rum kesiminin hakimiyet sahasında 29 Mayıs ile 2 Haziran tarihleri arasında gerçekleştirilmişti.
Tatbikatın, İsrail'in 1 aydır devam eden “Charitos of Fire” tatbikatının son aşaması olduğu ve GKRY ile İsrail arasında bugüne kadar yapılan en büyük askeri tatbikat olduğu bildirilmişti.
Tatbikat kapsamında Tel Aviv, İsrail Hava Kuvvetlerine bağlı 100 savaş ve nakliye uçağını Güney Kıbrıs'a göndermişti.
İsrail Savunma Bakanı Benny Gantz ile İsrail Silahlı Kuvvetleri Komutanı Avi Kohavi de tatbikatı izlemek için Kıbrıs'a gitmişti.
İSRAİL GÜNEY KIBRIS'I ÜS OLARAK KULLANIYOR
İsrail, başta İran ve Türkiye olmak üzere Ortadoğu ve Körfez'deki ülkelere yönelik saldırı tatbikatlarını Güney Kıbrıs'ta yapıyor, siber casusluk faaliyetlerini adada yürütüyor.
KORSANLIĞA ORTAKLAR
İsrail, son yıllarda Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY)'ndeki etkisini giderek artırıyor. Daha 2010 yılında Güney Kıbrıs ile Münhasır Ekonomik Bölge Anlaşması imzalayarak bölgedeki korsanlığa ortak olan Tel Aviv yönetimi, ardından ABD ile birlikte Rum Yönetimi'ni korumaya alan ülkelerin başında geliyor. Güney Kıbrıs ve Yunanistan ile birlikte Türkiye'yi bypass eden East-Med projesinin ortağı olan İsrail, Doğu Akdeniz Gaz Forumu gibi platformlarda da Türkiye'nin bölgede tecrit edilmesinin sözcülüğünü üstleniyor.
SALDIRI ÜSSÜ
İsrail'in Güney Kıbrıs'ta sık sık tatbikatlara katılması dikkat çekiyor.
Bu tatbikatlarda İran, Suriye ve Lübnan'a yönelik saldırılar simule ediliyor, nükleer senaryolar oynanıyor.
Bu tatbikatların yerinin, “Coğrafi şartların benzerliği sebebiyle Güney Kıbrıs olarak seçildiği” bildiriliyor.
İSTİHBARAT MERKEZİ
Ayrıca İsrail'in, Güney Kıbrıs’ı hem istihbarat hem de siber faaliyetleri için bir üsse dönüştürdüğü kaydediliyor. Daha önce İsrailli siber casusların Rum Kesimi’nde bir operasyon merkezine sahip olduğu ortaya çıkmıştı. NSO'dan Black Cube'a kadar eski İsrailli istihbaratçıların kurduğu pek çok yazılım firmasının da Güney Kıbrıs'ta ofisi bulunuyor.
İsrailli casus yazılım şirketlerinin adayı mesken tutmasının nedenlerinden bir tanesi Güney Kıbrıs’ın sağladığı bazı vergi avantajları. Bu avantajlar sayesinde GKRY tarafında kurulan şirketler özellikle Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerine siber silah ihraç edip siber casusuluk hizmeti verebiliyor.