DİSK gelir ve vergide adalet için adımları sıraladı

DİSK Genel Başkanı Çerkezoğlu, yaptığı basın açıklamasıyla asgari ücrete ilişkin görüşlerini açıkladı. Konfederasyon insanca yaşanabilecek ücret talebini yineledi

Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK) Ankara’daki Genel Merkezi’nde toplanan İç Anadolu Bölge Temsilciler Kurulu ile düzenlediği basın toplantısıyla gelir ve vergide adalet talebiyle tüm yurtta eylemlerini arttıracaklarını duyurdu. DİSK Yönetim Kurulu adına Genel Başkan Arzu Çerkezoğlu tarafından yapılan açıklamada “Gelirde adalet, vergide adalet ve insanca yaşanacak bir ücret için Türkiye’nin dört bir yanında ayağa kalkıyoruz.” denildi.

“Yüksek enflasyon nedeniyle alım gücümüz hızla erirken; bu da yetmezmiş gibi adaletsiz vergilerle ekmeğimiz küçülürken; Cumhuriyet tarihinin en ağır bölüşüm krizi yaşanırken, bu düzenin tüm çarkları zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul yapmak üzere dönmeye devam ederken 2024 yılı asgari ücret müzakereleri başlıyor.” diyen Genel Başkan Çerkezoğlu, bir haftadır iş yerlerinde eylemler yaptıklarını hatırlattı. Çerkezoğlu, şunları söyledi:

MİLYONLARIN MESELESİ

“Bir haftadır iş yerlerinde okunan bildirimizde özetle şunları söyledik: Asgari ücret sadece asgari ücret alanların meselesi değildir. Asgari ücret işçi sınıfının meselesidir, milyonların meselesidir. Asgari ücret memleket meselesidir. Çünkü asgari ücret tüm diğer ücretleri etkilemektedir. İşsizlik Sigortasından, kıdem tazminatına kadar birçok hakkımız asgari ücretten etkilenmektedir. Türkiye’de ücretler insanca yaşamaya yetmemektedir. Açlık sınırı 14 bin, yoksulluk sınırı ise 45 bin liradır. Asgari ücret ise açlık sınırının bile altında kalmaktadır. Türkiye’de asgari ücret sembolik bir ücret değildir. İşçilerin yarıdan fazlası asgari civarında bir ücretle yaşamaktadır. Bu hak değildir, bu adalet değildir.

KAYNAK VAR

“Biz ‘gelirde adalet’ istiyoruz. Biz ‘vergide adalet’ istiyoruz. Biz ‘insanca yaşanacak ücret’ istiyoruz. Evet, bizler biliyoruz ki tüm işçilerin insanca yaşamasını sağlayacak ücret alabilmesi mümkündür. Bu ülkenin kaynakları, bu ülkede hepimizin çalışarak ürettiği toplam değer 85 milyonun insanca yaşaması için yeterlidir. Yeter ki tercihler değişsin, yeter ki zihniyet değişsin. Duymayan kulaklar duysun, görmeyen gözler görsün diye, acilen atılması gereken adımları kısaca bir kez daha özetliyoruz:

ADIMLARI SIRALADI

  • Milyonların asgari ücrete mahkûm edilmemesi için sendikal hakların kullanımının önündeki tüm engeller ve barajlar kaldırılmalı, toplu pazarlık kapsamı genişletilmelidir.

  • Gerçek dışı resmi enflasyona göre, hiçbir zaman tutmayan hedeflenen enflasyona göre ücret artışları kabul edilemez. Bizler çalışıyoruz, bizler üretiyoruz, Türkiye büyüyorsa hakkımızı istiyoruz. Asgari ücret yüksek enflasyon koşullarında yılda dört kez belirlenmelidir.

  • Asgari ücret sonrası ilk vergi dilimine uygulanacak oran yüzde 10’a düşürülmelidir. Vergi dilimleri artırılmalıdır. Çalışanların yıl içerisinde sanki zengin olmuşlar gibi bir üst vergi dilimine girmeleri kabul edilemez.

  • En düşük emekli aylığı en az asgari ücret düzeyine yükseltilmelidir Özel sektördeki işçilerle kamu işçileri arasında ayrım yapmak Anayasa’nın eşitlik ilkesine aykırıdır. Asgari ücret en düşük kamu işçisi ücreti ve en düşük memur maaşı dikkate alınarak hesaplanmalıdır.

‘BANKALARIN BİLANÇOLARINA BAKIN’

Şimdi belirlenecek asgari ücretin birkaç ay sonra bile hükmünün kalmayacağını vurgulayan Çerkezoğlu, şöyle devam etti:

“Döktüğümüz alın terinin karşılığı bile olmayan ücretlerimizi enflasyonun nedeni olarak gösterenlere, daha fazla vergi toplamak için hemen işçilerin cebine göz dikenlere sesleniyoruz: Dönün etrafınızdaki şirketlerin kar oranlarına, doyuramadığınız bankalarınızın bilançolarına bakın! Yaşanan ekonomik sıkıntıların bedelinin ödemesi gerekenler, evine ekmek götürme mücadelesi verenler değil kasalarını tıka basa dolduranlardır. Biz adalet istiyoruz.”

Sonraki Haber