Diyabet hastalarına ‘geri ödeme’ zorluğu

Türkiye’de 7 milyonun üzerinde diyabet hastası var. Ölçüm çubuklarına ve iğne uçlarına para yetiştirmek zor. Sosyal Güvenlik Kurumu, fiyatın yarısını bile karşılamıyor

Türk Eczacılar Birliği (TEB) diyabetlilerle ilgili bir açıklama yaparak “Diyabet hastaları yüksek fiyat farklarının altında eziliyor. Şeker ölçüm çubukları ve iğne uçlarında hastalarımızın ödeyeceği tutar 6 bin liraya ulaşıyor.” dedi. Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK)’nun geri ödeme tutarının çok düşük kaldığına işaret edilen açıklamada, şu satırlara yer verildi:

“Diyabet, kronik bir hastalıktır. Hastalarımızın yaşamları boyunca düzenli takip ve tedaviye ihtiyaçları vardır. Dolayısıyla Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından ödenen rakamların enflasyonist ortam göz önüne alınarak yeniden revize edilmesi toplum sağlığı açısından acil bir zorunluluktur. Halk sağlığı bir tasarruf kalemi değildir.”

Hastaların kullandıkları malzemeye ödedikleri fark binlerce lirayı bulurken, SGK’nın geri ödeme miktarlarına birkaç yılda bir yaptığı zam, daha yüksek oranlı fiyat artışları nedeniyle çare olamıyor. 5 Ağustos günü Resmi Gazete’de yayımlanan Sağlık Uygulama Tebliği’nde (SUT) yapılan değişiklikle Sosyal Güvenlik Kurumu, hastaların kullandığı kan şekeri ölçüm çubukları için yaptığı ödemeyi 0,74 kuruştan 1,04 liraya, insülin uygulamasında kullanılan iğne kalem ucunda (100 adet) karşıladığı tutarı, 35,30 liradan 49,42 liraya yükseltti.

TEB açıklamasında, “Kağıt üzerinde yüzde 40 artış yapıldığı görülse de bu yapılan güncellemeler hastalarımızın süregelen mağduriyetine çare olamayacak kadar düşük rakamlardır.” denildi.

Ömür Çakmak

‘EN AZ 100 LİRA OLMALIYDI’

Şeker ölçüm çubukları ve insülin iğne uçları, eczaneler tarafından kurumca ödenen fiyatın çok üstünde bir fiyata ediniliyor. Eczacı Ömür Çakmak, “Geri ödeme tutarı bugünkü fiyatlar üzerinden en az 100 lira olmalıydı.” dedi. Çakmak, fiyatlar hakkında şu bilgiyi verdi:

“SGK'nın yeni ödeme fiyatı olarak belirlediği 52 lira tutarında şeker ölçüm stribi piyasada yok. Biz eczacılar depodan bile alamıyoruz o fiyata. En düşükleri 90 lira, genellikle 100-150 lira bandında. Geliş fiyatları 200-300 lira seviyesinde olan şeker ölçüm stripleri var. Yani raporlu bir diyabet hastası şeker ölçüm çubuğunu reçete ettirip gelse devlet o stripin maliyet fiyatının yarısını bile ödemeyecek. Dolayısıyla fark yine hastanın cebinden çıkacak.”

‘HİÇ ALAMAYAN VAR’

Türkiye’de milyonlarca diyabet hastası olduğuna, birçoğunun emekli, düşük gelir grubundan insanlar olduğuna dikkat çeken Çakmak, şöyle sürdürdü: “Hastalarımız eczaneye geldiklerinde yüksek fiyat farkı çıkınca örneğin 9 kutu alması gerekirken 1 kutuyla 2 kutuyla idare etmeye çalışıyor, bazısı hiç almıyor.

Halbuki strip kullanımı diyabet hastalarının özellikle bir bölümünde hayati önemde. Bu konuda vatandaş çok muzdarip ve şikayetçi. Her gün malesef fiyat farkı nedeniyle şeker ölçüm çubuğunu veya insülin iğnesini olması gerektiği adette alamayan vatandaşlarla karşılaşıyoruz.”

Bu durumda her enjeksiyon için bir iğne ucu kullanması gerekirken üç veya dört enjeksiyon için aynı iğne ucu kullanılıyor. Yine günde dört kez şeker ölçümü yapması gereken hastalar, yüksek fiyat farkı nedeniyle günde bir ölçüm yapabiliyor.

‘KOMA BİLE GELİŞEBİLİR’

Gerektiği kadar insülin iğne ucu veya şeker ölçüm çubuğu kullanılmaması diyabet hastaları açısından ciddi risk etkeni. Eczacı Ömür Çakmak, “Her ikisi de çok önemli.” dedi ve şöyle konuştu:

“İnsülin kullanan bir hasta iğne ucunu yenisini alamaz, eskisiyle enjekte etmeye çalışırsa hem iğne ucu tıkanabilir ve yeterli insülin dozunu alamaz hem de önceki kullanımda hijyenikliğini kaybetmiş olduğu için enfeksiyona neden olabilir.

“Diğer yandan şeker ölçüm çubuğu, özellikle Tip 1 diyabette olmazsa olmaz, kan şekerinin gün içerisinde takibi hiperglisemi veya hipoglisemi tablosunun takibi için hayati değerdedir. Bu takip yapılamazsa hasta yiyip içtiğine dikkat etmeyebilir veya insülin ihtiyacını tespit edemeyebilir bu durumda koma bile gelişebilir.”

HASTA SAYISI 7 MİLYONUN ÜZERİNDE

Uluslararası Diyabet Federasyonu’nun 2021 yılı verilerine göre, Türkiye’de 7 milyonun üzerinde diyabet hastası var. Bu rakam yetişkin nüfusunun yüzde 15’ine karşılık geliyor. Uzmanlar, diyabet hastalarının sayısındaki artışın devam etmesi halinde ülkemizin 2045 yılında, dünyada en fazla diyabetlinin yaşadığı ilk 10 ülke arasına gireceğini ifade ediyor.

DÜZENLİ ÖLÇÜM VE İNSÜLİN GEREKİYOR

Diyabet hastaları, sağlıklı bir yaşam sürdürmek için düzenli olarak kan şekeri ölçümü yapmak zorunda. Vücudunun üretemediği veya üretilen insülini belirli nedenlerle yeterli kullanamadığı diyabet hastaları, insülini ömürleri boyunca dışarıdan almak, kan şekerlerini her gün düzenli olarak ölçmek zorundalar. Gün içerisinde kan şekerini ölçme sıklığı, özellikle çocuk yaş grubundaki hastalarda ortalama 5-6 veya hastalığın seyrine göre 11-12’ye kadar çıkıyor.

TEB’in yaptığı hesaba göre Tip 1 diyabetli bir çocuk hastanın üç aylık raporlu reçetesinde şeker ölçüm çubukları için ödemesi gereken fiyat farkı 4 bin 500 liraya kadar çıkabiliyor. Hastanın aynı zamanda iğne uçları için ödeyeceği ücret ise ortalama 1500 lira.

Tip 2 diyabetli yaşlı bir hasta, üç ayda ortalama dört kutu iğne ucu, sekiz kutu şeker ölçüm çubuğu kullanıyor. Bu hesaba göre hastanın ödemek zorunda kaldığı fark, 3 bin 835 lira.

Sonraki Haber