Uzmanından detoks uyarısı: Moda diyetleri bırak, dengeli beslenmeye bak

Yazın gelmesi ile birlikte diyet arayışları hız kazandı. Beslenme uzmanları moda diyetler, özellikle de detoks konusunda uyarıyor. Yanlış uygulanan diyetlerin sorunlara yol açtığını belirten Beslenme ve Diyet Uzmanı Mısra Aydın, 'Tek tip besinlere ağırlık vermek yerine dengeli beslenin...' dedi

Yaz aylarında alınan kilolardan kurtulmak isteyen pek çok kişi şok diyetler ile zayıflamaya çalışıyor. Ancak yanlış uygulanan diyetler sağlığı tehdit ediyor. Aydınlık Avrupa’nın sorularını yanıtlayan Medicana International İzmir Hastanesi Beslenme ve Diyet Uzmanı Mısra Aydın, detoks, ketojenik, alkali, glutensiz, açlık diyetleri ve lahana çorbası gibi tek bir yiyeceğin tüketildiği moda diyetlerin sağlığı olumsuz etkileyebildiğini söyledi. Bu tür diyetlerden özellikle ergenlik çağındakiler, gebeler, diyabet, tansiyon ve böbrek hastası olanların kaçınması gerektiğine vurgu yapan Aydın, “Detoks tatil dönüşü, kilo veriminin duraksaması gibi dönemlerde, uzman kontrolünde belli bir süre, kalori alımını çok azaltmadan uygulanabilir” dedi.

DETOKS MASUM DEĞİL

Katı besinden uzak, ağırlıklı olarak meyve-sebze suları ve bitki çaylarının tüketildiği detoks diyetlerinin zayıflama amaçlı yanlış uygulandığı takdirde kas ve sıvı kaybı, kan şekerinde ciddi düşmeler, anksiyete ve yorgunluğa neden olabildiğini belirten Aydın, şunları söyledi: “Güncel araştırmalar, kilo kaybı veya toksinlerin atılmasında detoksun etkisine dair yeterli kanıt bulunmadığını bildiriyor. Üstelik, bu diyetlerin bir kısmı çok fazla meyve ve sebze yemeye teşvik ediyor olsa da yalnızca sebze ve meyvelerden oluşan bir diyet, sağlık için ihtiyaç duyduğumuz tüm besin öğelerini sağlayamaz. Tek bir sebze veya meyvenin örneğin sadece lahananın tüketildiği bir diyet, bize ihtiyacımız olan besin öğelerinin tamamını sağlayamaz.”

Diyetisyen Mısra Aydın

DİYET KİŞİYE ÖZGÜDÜR

Diyetisyen Mısra Aydın, tek tip beslenme ağırlıklı diyetlerin, yeterli miktarda enerji ve besin öğesi alımını engelleyerek fiziksel ve ruhsal sağlığı bozabildiğinin altını çizerek, “Renkli sebze ve meyveler başta olmak üzere yeterli ve dengeli beslenip detoksu böbreklere ve karaciğere bırakmak en doğrusudur. Unutmayalım, popüler olan her diyet sonuca götürmez. Diyet bireye özgü olmalıdır, beslenme ve diyet uzmanlarından yardım alarak sağlığı korumak ve iyileştirmek kişiye en uygun diyeti yaşam tarzı haline getirmek önemlidir” diye konuştu.

Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kişisel bir sağlıklı beslenme planı çıkartılırken; kişinin yaşı, boyu, kilosu, yaşam şekli, fiziksel aktivite düzeyi, beslenme düzeni, yöresel/geleneksel beslenme alışkanlıkları, seçimleri, sevdiği ve sevmediği besinler, geçirilmiş operasyonları, akut/kronik hastalıkları, ilaç kullanımı gibi birçok değişken parametre göz önünde bulundurulmaktadır. Bütün bu değişkenler bir araya getirilerek tamamen kişisel, yeni ve sağlıklı bir beslenme planı uzman kontrolünde oluşturulmalıdır.”

YETERLİ VE DENGELİ BESLENİLMELİ

Mısra Aydın sağlıklı beslenme ile ilgili şunları söyledi: “Yeterli ve dengeli beslenme, vücudun ihtiyaç duyduğu tüm besin öğelerini doğru miktarlarda ve çeşitlilikte alarak sağlıklı bir yaşam sürdürme ve iyi bir sağlık durumu koruma amacıyla yapılan beslenme düzenidir. Sağlıklı beslenme programı oluşturulurken besin yoncasından faydalanmak konunun basitleştirilmesi açısından fayda sağlayabilir. 4 yapraktan olan besin yoncası 4 besin grubunu ifade eder. Bu gruplar süt ve süt ürünleri, et, yumurta, balık ve kuru baklagiller, meyve ve sebzeler ile tahıllardan oluşur. Hazırladığımız her sağlıklı tabak bu 4 besin grubunu da içermelidir.”

Aydın, besinlerin ne kadar tüketilmesi gerektiği ile ilgili bilgiler de verdi: “Sağlıklı bireyler süt ve süt ürünleri grubundan günlük olarak en az 2 porsiyon; gebelik, emzirme döneminde veya menopoz sonrası dönemdeki kadınlar ise 3-4 porsiyon tüketmelidir. Yine sağlıklı bireyler günde 2-3 porsiyon et veya balık tüketmelidir. Yumurta tüketimi çocuklarda veya sağlıklı yetişkinlerde günde 1 adet olabilirken, kalp ve damar hastalarında haftada 1-2 kez olmalıdır. Bu grupta yer alan diğer besinler olan kuru baklagiller haftada 2-3 kez tüketilmeli, haftanın en az 2 günü ise balık tüketimine özen gösterilmelidir. Değerli proteinler ve sağlıklı yağlar içeren ceviz, fındık, badem gibi besinler ise sağlıklı bireylerde günde 1-2 porsiyon kadar tüketilebilir. Tahıllar grubunda yer alan ekmek, makarna ve buğday, bulgur, pirinç gibi besinler, sedanter (hareketsiz) yaşam tarzına sahip olan bireylerde günde 6 porsiyon, ağır işlerde çalışanlar veya hareketli yaşam tarzına sahip olanlarda ise 7-8 porsiyon tüketilmelidir. Bunlar rafine şeker veya saflaştırılmış tahıllar yerine tam tahıllardan seçilmelidir. Son grup olan meyve ve sebzeler grubundan ise günlük en az 5 porsiyon tüketilmelidir.”

Sonraki Haber