Doğu Perinçek: Emperyalizme karşı her savaş, aynı zamanda bir iç savaştır

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Ulusal Kanal'da Rusya'da gerçekleşen olaylar hakkında değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye'nin Kurtuluş Savaşı tecrübelerini hatırlatan Perinçek, "Her emperyalizme karşı savaş, aynı zamanda bir iç savaştır. Biz de kendi Kurtuluş Savaşı'mızda o Ankara'yı kuşatmaya kalkan içerideki iç isyanlarla karşılaştık ve emperyalizmle savaşırken onları öncelikle alt etme zorunluluğunu yaşadık. Rusya da bugün emperyalizme karşı en ön cephede Türkiye'yle birlikte bir savaş yürütmektedir. Türkiye'yle birlikte diyorum. Çünkü Karadeniz, Doğu Avrupa cephesinde Rusya silahla savaşıyor. Türkiye'de Akdeniz cephesinde, Suriye'nin kuzeyinde, Irak'ın kuzeyinde yine aynı Amerikan emperyalizminin kuvvetlerine karşı silahla savaşıyor. Yani biz cephe arkadaşıyız. Tabi bizle yine yakın tarihte o emperyalizme karşı savaşta iç cephede 15, 16 Temmuz 2016’da benzer bir Amerikan, NATO kalkışmasıyla mücadele etmek durumunda kaldık. Onlar PKK'nın da aynı zamanda koruyucularıydı ve içeride bizim birliğimizi bozmak istediler. Emperyalizme karşı duruşumuzu baltalamak istediler. Rusya da şu anda benzer bir konumda Amerikan emperyalizminin öne sürdüğü, Ukrayna'daki Neo-Nazilerle, Neo Nazi hükümetle mücadele derken iç cephede de böyle bir kalkışmayla yüz yüze geldi. Biz eminiz, güveniyoruz. Putin'in etrafında toplanan Rusya vatanseverliği, Rusya'nın emperyalizme karşı mücadele geleneği, o Napolyon'u göğüsleyen, püskürten, İkinci Dünya Savaşı'nda Nazi saldırısını yerle bir eden o büyük vatansever gelenek bugün yine Putin'in etraf birleşmektedir ve bu içerideki bu kalkışmanın üstesinden gelecektir. Biz Rus devletiyle görüşmelerimizde uzun zamandan beri bu durumun farkındaydık. Çeşitli bilgiler, bulgularla karşılaştık. Onun için hiçbir tereddüt etmedik Vatan Partisi olarak. " dedi.

Rusya ile dayanışma içerisinde olmanın Suriye cephesi açısından, Irak kuzeyi açısından, Kıbrıs açısından, Doğu Akdeniz'deki ve Ege'deki mücadele açısından son derece önemli olduğunu vurgulayan Perinçek, "Türkiye yönetiminin de bu konuda sağlam tutarlı bir davranış almasını buradan talep ediyoruz Vatan Partisi olarak." ifadelerini kullandı.

"TEHDİDİN NEREDEN GELDİĞİNİ DOĞRU SAPTAMALI"

Türkiye'ye yönelik tehdidin nereden geldiğinin doğru saptanması gerektiğini söyleyen Perinçek, "Şimdi biraz evvel haberlerden izliyoruz. Dışişleri Bakanı Blinken'in bizim Dışişleri Bakanımızın, Hakan Fidan'ın hemen görüşmeleri, görüş alışverişi yapmaları, Suriye'nin kuzeyiyle kuzeyiyle ilgili yine bazı uzlaşmaya dönük bir takım eğilimler gösterilmesi bunlar çok yanlış ve akılsızca, çok açık söyleyeyim. Akılsızcadır. Türkiye'nin kendi cephesini sağlam tutması, kendisi bakımından çok çok önemlidir. Türkiye öncelikle tehdidin nereden geldiğini doğru saptamalı. Türkiye'ye yönelik tehditler Amerika Birleşik Devletleri ve İsrail'den gelmektedir. Onun için Amerika ve İsrail'e karşı her direniş Türkiye'yi kendi cephesinde güçlendirir. Burada böyle Amerika'yla uzlaşma, anlaşma gibi eğilimler Türkiye'nin geleceğine karşı sorumsuz davranışlar olur. O bakımdan da Türkiye yönetimini başta Sayın Erdoğan olmak üzere uyarıyoruz. Yani bu tür böyle tam bu sırada Amerika'yla böyle cilveleşmeye yönelik eğilimler ekonomide olsun, güvenlikte olsun, dış politikada olsun hiçbir şekilde Türkiye'nin geleceğine, vatanının bütünlüğüne ve ekonomimizin gelişmesine hizmet etmez. Burada da tutumumuzu çok açık bir şekilde belirtiyoruz. Türkiye'nin yapacağı şey bugün Rusya ile dayanışma halinde olmak. Başka yapılacak bir şey yok. Zaten Rusya bu meseleyi kendisi kendi silahlı gücüyle, kendi vatanseverliğiyle kendi birlik ve bütünlüğüyle halledecek. Ama Türkiye burada sağlam durduğu zaman kendi geleceği için sağlam durmuş olacak. Yoksa Rusya için değil." dedi.

"PKK'YA KARŞI MÜCADELEDE, AMERİKA MI BİZİM YANIMIZDA OLACAK?"

Yapılan görüşmelerin cepheleşme açısından dünyaya verilmiş bir işaret olduğunu vurgulayan Perinçek, "Aynı zamanda dostlarına ve aynı zamanda kendi iç cephemize ve Türk milletine bir işaret vermiş oluyor. Bu işaretlerin sağlam verilmesi, vatansever, tutarlı, antiemperyalist bir konumda verilmesi çok çok önemli. Yoksa Amerika'yla birlikte burada çok kesin bir şekilde söyleyeyim. Türkiye'nin Amerika'yla birlikte ekonomi meselesini çözme imkanı yok. Yani Blinkenlerle bin kere görüşsünler. Görüşmelerine bir şey demiyoruz. Ama bin kere görüşsünler. Amerika'yla çözülecek Türkiye'nin bir ekonomik sorunu yok. Amerika'ya direnerek ancak çözebileceği bir ekonomik gidişatla karşı karşıyayız. Bu önemli. Güvenlikte de Amerika'yla hangi sorunumuzu çözeceğiz? Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'ni Amerika mı tanıyacak veya PKK'ya karşı mücadelede, Amerika mı bizim yanımızda olacak? Onun için bu Rusya bağlamında da Rusya'daki iç mücadele bağlamında da Türkiye'nin sağlam duruş içinde olması, böyle Amerika'yla, Batı'yla akıl danışmaları, bu tür görüşmeler hiçbir şekilde güven vermemektedir ne dış cephede ne iç cephede. Bu bakımdan da Türkiye'nin yönetimini uyarıyoruz. " ifadelerini kullandı.