Bölge halkının güveni için devlet kararlılık göstermeli
Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, ‘Türkiye Yüzyılında Kürtler’ panelinde konuştu. Kürt sorunu diye bir sorunun kalmadığını vurgulayan Perinçek, bunun ABD ve İsrail sorununa dönüştüğünü belirtti.
Demokrasi ve Birlik Vakfı’nın düzenlediği 'Türkiye Yüzyılında Kürtler' paneli dün Üsküdar Bağlarbaşı Kongre ve Kültür Merkezi’nde düzenlendi. Etkinliğe Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Demokrasi ve Birlik Derneği Genel Başkanı Mehmet Metiner ve Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdurrahman Babacan konuşmacı olarak katıldı. Panelin sunuculuğunu gazeteci Cüneyt Özdemir yaptı. Panelde konuşan Vatan Partisi Lideri Perinçek, terörle mücadele edildikçe bölge halkının HDP’den uzaklaştığını, devletine daha da bağlandığını, halkın güveni için bu mücadelenin sürmesi gerektiğini vurguladı.
ASYA YÜZYILI
Doğu Perinçek konuşmasına “Asya Yüzyılı”nda Türkiye’nin alacağı öncü rollere değinerek başladı. Perinçek bu yüzyılda Kürtlerin kardeşlik ekseninde var olacağını vurguladı:
“Arkadaşlarımız panel için çok güzel bir başlık seçmişler. Türkiye Yüzyılında Kürtler... Yani burada bir zaman ufku var. Türkiye’nin 200 yıllık Milli Demokratik Devrimini tamamlama sürecine girdiği bir yüzyıldayız. Türkiye'nin atak yaptığı bir yüzyıl... “Asya Yüzyılı”nda Türkiye önder rollerde olacak. Kürtler de bu yüzyılda bir kardeşlik, demokrasi ve beraberlik etkeni.
“20 yılda neler oldu? Demokratik haklar açısından esas olarak çözüldü. 20 yıl öncesine baktığımız zaman eşitsizlikler vardı. Ayrımcılıklar vardı, haksızlıklar vardı, ret ve inkar tabii vardı. 1945'ten sonra kimlik inkarları vesaire onları yaşadık. Kürt meselesi, hepimizin mücadelesiyle, demokrasi, özgürlük, kardeşlik, başı dik bir Türkiye kurmak isteyenlerin mücadelesiyle, demokratik açıdan çözüldü. O inkar kalktı. Kalıntıları var. Bunları önümüzdeki süreçte halledeceğiz.”
EMPERYALİZM SORUNU
“Kürt sorunu” diye bir sorunun kalmadığını belirten Perinçek, şöyle devam etti: “Kürt sorunu, 'ABD ve İsrail sorunu'na dönüştü. ABD’nin 2003 Körfez Savaşı ve iki büyük işgal atağı var. Irak'ı işgal etti, ikiye böldü, Irak'ın kuzeyinde sözde bir Kürdistan kurdu. Orası 'İkinci İsrail'. Aynı zamanda AB ve NATO üzerinden Türkiye'den daha büyük çapta olmak üzere Irak, İran ve Suriye'den parça alarak birleştiren bir projeyi dayatmaya başladı. Böyle bir dönemi 1990'lardan beri yaşıyoruz.
‘TÜRKİYE ATLANTİK ZİNCİRLERİNİ KIRIYOR’
“15-16 Temmuz 2016'da ABD, FETÖ darbesini tezgahladı. Türkiye NATO'nun dayatmalarına karşı, NATO'nun Gladyosunu o gece ezdi. TSK ve millet ABD'nin devletimizin içine yerleştirdiği örgütlenmeyi ezdi. Demokrasi, özgürlük, yolunda, Kürt çözümü konusunda tarihi olaydır. Türkiye hapishanelerinde NATO generalleri yatıyor. Türkiye'nin bir gerçeği var bugün, kendi NATO örgütlenmesini silahla ezen, yok eden ilk ülkedir. İngiltere, Fransa, İtalya yapamadı. Hala ABD'nin pençesi altında siyaset üretmeye çalışıyorlar. Türkiye bunu başardı.
DAYATMALARDAN KURTULMA FIRSATI
“Bu, Kürt sorunu dayatmalarından, bölme, parçalama gibi komplolardan kurtulmak için büyük bir olay. Türkiye halkı, Türk'üyle, Kürt’üyle birleşerek çözebilir. Küresel mafyanın, küresel efendilerin bize dayatmak istediği tertiplere karşı bir isyan. Amerika'ya isyan etmeden çözülemez. ABD’nin silahla dayattığı proje, bu ülkelerin bağımsızlaşması, el ele vermesi, bütün milletin el ele vermesiyle çözülme sürecine girmiştir.
‘HDP'NİN OYLARI GÜNEYDOĞU'DA DÜŞÜYOR’
“Diyarbakır, Mardin, Siirt'teydik. Bölgeden haberler alıyoruz. Şu anda HDP'nin tabanında bir çözülme var. HDP'nin oyları Güneydoğu'da düşüyor. Oralarda TSK, PKK'yı eziyor. HDP'nin dayandığı esas güç PKK olduğu için Kürt vatandaşlarımızda bir özgürleşme var. HDP'den ayrılanlar Türkiye'nin birliğinden yana olan partilere yöneliyor. HDP, Akşener-İmamoğlu işbirliğiyle Türkiye bir kaosa götürülmek isteniyor.
‘HDP'Yİ KAPATMAK BİR İRADEDİR’
“Kimse benim evladımı kapıp dağlara götüremeyecek. Bu kanaat ve anlayış hüküm sürmeli. HDP'yi kapatmak bir iradedir. Burada bölücülüğe hayat yok. HDP'nin kapatılması Türkiye'nin kararlığı, geleceğimiz açısından çok önemlidir. Yenisi kurdurmayacağız. Türkiye'de partiler var. Ak Parti var, MHP var, beğendiğine katılsınlar. Amerika'nın silahıyla kardeşlerine kurşun atanların partilerine Türkiye'de yer yok!
‘ORTAK DÜŞMANA KARŞI BİRLİKTE VURUŞTUK’
Mehmet Metiner ise şöyle konuştu:
“Kürt’üm dediğimiz zaman sağımıza, solumuza bakardık. Aleviyim diyenler de öyleydi... Bize bu utancı yaşattılar. Evet yeni bir Cumhuriyet kurduk, başımızda padişahlar, monarklar olsun istemiyoruz. Geleceğimizin sandıklarda belirlendiği demokratik bir cumhuriyet istiyoruz. Oldu da. Bizim kadınlarımız, erkeklerimiz zaten yiğittirler. Aslan aslandır. Dişisi de erkeği de aslandır. Bu ülkenin Türk’ü, Kürt’ü, Alevi’si, Sünni’si de aslandır. Biz ortak düşmana karşı birlikte vuruştuk.
‘ZULÜM EŞİT BİR BİÇİMDE UYGULANDI’
“Cumhuriyet kurulduğunda 1920'de tarihsel bir nutku vardır. Bu Meclis sadece Türklerin meclisi değildir. Dilini inkar eden, Kürtleri asimile etmeye çalışan anlayışa nasıl evrildik? Kürtler sorun olarak görüldü. Dilleri yasaklandı. Etnik kimlikleri inkar edildi. Acımasız asimilasyon politikaları uygulandı. Zulüm Türklere ve Kürtlere eşit biçimde uygulandı. İktidar seçkini gibi yaşamayan Türkler dışlanmadılar mı? Etnik devlet olsaydı, bu ülkede Türkler zulme tabi tutulmazlardı. Türkler de zulme baskıya maruz bırakıldı. Kürtlere bu baskıyı, haksızlıkları yapanların Türkler olduğunu söyleyenleri mahkum etmeliyiz.”
‘YAŞASIN TÜRK VE KÜRT KARDEŞLİĞİ’
Herkes için demokrasi istediklerini söyleyen Metiner sözlerini şöyle sürdürdü: “Demokrasi herkes için gerekli. Demokrasinin vatandaşları hürdür, eşittir. Federasyon, özerklik, otonomi istemiyoruz. Ne istiyoruz? Bir tarağın dişleri gibi eşit olmayı istiyoruz. Benim de bir dilim, kültürüm var bunları hayata geçireceksin. Birlik düşüncesini savunacağız. Hepimizi güçlü kılacak, yüzyılımızı da Türkiye kılacak bir Anayasa yapacağız. Yeni kavramlar ekseninde, Türkiye bizimle güçlenecek, Türkiye'nin Kürtleri de güçlenecek. Yaşasın Türk ve Kürt kardeşliği, Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti diyoruz.
‘HDP PKK'NIN PARTİSİ’
“PKK kendini Kürt olarak görmez. PKK, Kürtler için çalıştığını iddia eden acımasız bir terör örgütü. HDP, PKK'nın partisi. Dağda kurulmuş, dağdakiler tarafından talimat alan bir parti. HDP Kürtlerin partisi değildir. Amerikan siyaseti yaparlar. Amerikan silahıyla Türklerle savaşır. HDP bir Amerika sorunudur. Bir Kürt olarak benim en büyük sorunum PKK'nın varlığıdır.”
‘KIRILMA DÖNEMİNE GİRDİK’
“Romantik düşüncelerden” net bir kırılma sürecine girildiğini vurgulayan Abdurrahman Babacan “Türkiye yüzyılı bence önemli bir vizyon. Farklı etnik kimlikler, mezhepler, sınıfsal kökenler güçlü bir Türkiye'ye dönüşmeli.” dedi.
HDP'nin, terör elebaşı Abdullah Öcalan'ın talimatıyla kurulduğunu vurgulayan Babacan “HDP'nin sosyolojiye dönük faaliyetleri var. HDP'nin siyasi elitleri, medya ve akademik uzantılarıyla sivil toplum kuruluşları da mücadele etmeli.” diye konuştu.