Perinçek: Yükselen milliyetçilik Avrupa sermayesinin ABD'ye duruşu

Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Ulusal Kanal'da yayınlanan Çıkış Yolu programında gündemi değerlendirdi. Avrupa'da yükselen milliyetçiliği değerlendiren Perinçek ABD'nin planlarına da işaret etti.

ABD'nin bölgedeki planlarına atıfta bulunan Perinçek Doğu Akdeniz'deki savaşın 1991'deki Körfez Savaşı'yla başladığını kaydetti. “33 yıldır zaten Doğu Akdeniz ve kanatlarında bir savaş yaşanıyor” diyen Perinçek şöyle devam etti: “Ukrayna'daki savaş bile Doğu Akdeniz'in kanadında olan bir savaştır. Burada odak Doğu Akdeniz'dir. Dolayısıyla Türkiye ön cephe ülkesidir. O bakımdan bu süreç Türkiye'nin önünde dış müdahale ve tehditleri de içerebilecek. Mutlaka içerecek demiyorum. Ama Amerika cesaret edebilirse, cüret edebilirse o getirdiği yığınağı, Ege kıyılarına koyduğu yığınağı Doğu Akdeniz'de cepheye sürebileceği ve hedefin de Türkiye olduğu süreçleri de önümüzdeki dönem yaşayabiliriz. Niçin bunu yaşarız? Türkiye'nin kamp değiştirmesine Amerika'nın tahammülü yoktur. Yani bu Türkiye'nin kamp değiştirmesi, bugünkü dünyaya baktığımız zaman bütün dünya dengelerinin değişmesidir. Zaten Amerika'nın buna tahammülü olmadığını nereden anlıyoruz? Getirdiği o yığınaktan anlıyoruz. Yunanistan kıyılarına kurduğu üslerden anlıyoruz. İşte Girit'in kuzeyine kurduğu Kıbrıs'ın güneyindeki üslerinden anlıyoruz. Ve Filistin'de yürüttüğü savaştan anlıyoruz. Suriye'yi, Beşar Esad rejimini devirme teşebbüsünden anlıyoruz. Dolayısıyla bu kadar silah yığınağı önümüzde silahın kullanılma ihtimalinin yüksek olduğu süreçleri de ifade ediyor.”

'ABD'NİN TEPEMİZE OTURDUĞU BİR BEYİN YOK'

Perinçek, “Türkiye'de bizden başka Amerikan hegemonyası dışında bir parti yok. Yani Amerika'nın kafasıyla bakmıyoruz dünyaya, omuzlarımızın üzerinde kendi kafamızı, milli kafayı, Türkiye'nin kafasını taşıyoruz. Bizim omuzlarımızın üzerinde Amerika'nın tepemize oturduğu bir beyin yok. Bizim kendi milli emellerimiz, amaçlarımız, davalarımız var. Onun için Türkiye'nin açısından bakıyoruz ve bir de neyiz? Gerçekçiyiz” ifadelerini kullandı.

AVRUPA'DA YÜKSELEN MİLLİYETÇİLİK

Avrupa'daki ABD karşıtlığına karşı milliyetçi oyların yükselişe geçmesini değerlendiren Perinçek “Batı Avrupa'da milliyetçilik yükseliyor. Bu Avrupa sermayesinin Amerika'ya karşı duruşudur. Avrupa milletlerinin de Amerika'ya karşı duruşudur. Ama tabii aynı zamanda kendi aralarındaki rekabet de bir süre yükselebilir. Ama Amerika'ya karşı duruş bunları birbirine daha çok yakınlaştıracak. Amerika'ya karşı duruş, iç cephede beraberlikleri zorunlu kılar. O bakımdan onu güçlendireceği kanısındayım. Ama bu da inişli çıkışlı bir süreç. Onu da görmemiz lazım.

'RUSYA'YA KARŞI DAHA ILIMLI OLACAKLAR'

“Amerika'nın bütün oyunları Avrupa'da bozuldu. Yani Ukrayna üzerinden Amerika, Batı Avrupa ile Rusya'yı karşı karşıya getirmek istedi. Ve Almanya'yı, Fransa'yı, Ukrayna'nın yanında cepheye sürmek istedi. Ama bu plan tutmadı, bu plan bozuldu. Hele bu seçimde o plan iyice yerle bir oldu. Bundan sonra Fransa'da olsun Almanya'da olsun diğer Avrupa ülkelerinde olsun Ukrayna'nın yanında cephe tutma eğilimlerinin çok zayıflayacağını göreceğiz. Rusya'ya karşı daha ılımlı anlaşmadan yana eğilimlerin güçleneceğini göreceğiz tabi Bu arada Filistin cephesini de çok ilgilendiriyor bu olay. O cephede de Avrupa'da Filistin dostluğunun yükseleceğini göreceğiz. İsrail de bu seçimi kaybetti. Onu görmemiz lazım.

ABD'DEN BAĞIMSIZLAŞMA EĞİLİMİ

“Batı Avrupa Amerika'ya karşı ayağa kalkıyor. Bakın bu seçim sonuçları Avrupa milliyetçiliğinin zaferi ama bu emperyalist milliyetçilik değil. Amerika'ya kafa tutan, bağımsızlıktan yana Batı Avrupa devletlerinin Amerika'ya karşı bir tür isyan sonucu. Bunun nesnel temelleri var. Fransız burjuvası var, Fransız tekelleri var. Alman sermaye sınıfı var, Alman tekelleri var. Alman milleti Fransız milleti var, İtalya var... Bütün bu ülkelerde Neyi görüyoruz? Amerika'dan bağımsızlaşma eğilimi olur mu? Bunun olması kaçınılmaz. Neden? Çünkü bunlar dünya çapında önemli sermaye devletleri ve o sermaye sınıflarının da Amerika'ya karşı kendi menfaatlerini koruma, geliştirme diye sorunları var. Ve aynı zamanda o Fransız milletinin, Alman milletinin, İtalyan milletinin aynı zamanda bağımsızlık istekleri var. Amerikan denetiminin dışında kalma istekleri var. Hele Amerika'nın inişe geçtiği koşullarda, dolar saltanatının yıkıldığı koşullarda, Avrupa'da yeni çıkan bir eğilim değil bu Avrupa'daki milliyetçiliğin yükselişi. Yıllardan beri bu eğilim gelişiyordu.”