Dr. Doğu Perinçek’ten E-Gazeteye abone olma çağrısı: Aydınlık bizim klavuzumuzdur

'E-Aydınlık Atılım Kampanyası' için değerlendirmeler yapan Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Aydınlık Gazetesi'nin tarihine vurgu yaparak dünyada eşi olmadığını belirtti. İnsanın Aydınlık okumadığı zaman kör gibi olduğunu söyleyen Perinçek, okurları e-abone olmaya çağırdı.

Çağımıza uyum sağlamak ve gazetemize ulaşımın kolaylaşması amacıyla başlattığımız “e-Aydınlık Atılım Kampanyası” sürüyor. Okurlar telefonlarının uygulama indirme bölümüne girerek bir dakikada e-Aydınlık’ı indirip abone olabiliyorlar. E-Aydınlık’a abone olan okurlar Aydınlık’ın son on yıllık arşivine ulaşma ve Kaynak Yayınları'ndan yüzde 55 indirim avantajına da sahip oluyorlar. Basılı olarak Aydınlık’a ulaşmak isteyen okurlarımız için de bayilerden satışlar devam ediyor.

Ulusal Kanal’da yayınlanan Çıkış Yolu programına konuk olan Vatan Partisi Genel Başkanı Dr. Doğu Perinçek, gazetemizin başlattığı “e-Aydınlık Atılım Kampanyası”na destek verdi. Aydınlık Gazetesi'nin kuruluşundan günümüze kadar yaşadığı zorlukları ve fedakarlıkları anlatan Perinçek, Aydınlık’ın dünyada eşi benzeri olmadığını söyledi. E-Aydınlık Atılım Kampanyası'nın küresel salgın koşulları ve gazetemizin dağıtımı açısından olumlu bir iş olduğunu da belirten Perinçek, kendisinin de e-abone olduğunu söyledi.

‘AYDINLIK YÖN ÇİZİYOR, ÇÖZÜM GETİRİYOR’

Dr. Doğu Perinçek, e-abone uygulamasından memnuniyetini şu sözlerle anlattı: “Aydınlık bana abone olduğum için akşamdan geliyor. Herkese tavsiye ederim. Bu aynı zamanda korona döneminde de en güzel tedbirlerden biri. Bakkala, bayiye gitmeden evinize geceden geliyor. İndirim yapmasanız bile Aydınlık’a helal olsun. Aydınlık Türkiye’de öyle bir iş yapıyor ki, insan okumadığı zaman o gün kör gibi oluyor. Hiçbir gazete ile karşılaştırılamaz. Bize bütün dünya gerçeklerini, Türkiye gerçeklerini getiriyor ve aynı zamanda yön çiziyor, çözümler getiriyor. Artık Türkiye olarak bir kriz dönemindeyiz. Çözüm arayışları, dalgalanmalar içerisindeyiz. En önemli şey çözüm üretmek. Sadece haber taşımak değil ama Aydınlık’ta o da var. Bir Filistin olayı oluyor, Aydınlık'ta görüyorsunuz. Hem onun analizini hem de çözümlerini görüyorsunuz. Mesela 128 milyar diye bir balon dolaşıyor, Aydınlık o balonu patlatıyor. O bakımdan Aydınlık’sız yaşanmaz. Aydınlık bizim kılavuzumuz ve kendini kanıtlamış şanlı bir mücadelesi vardır. Sıkıyönetimler toprağın altına gider, Aydınlık gitmez. Türkiye nice sıkıyönetim görmüştür, nice zorba görmüştür, nice Amerikancı darbe görmüştür. O darbelerin hepsi yere gömülmüştür ama Aydınlık onlarla savaşa savaşa bugünlere kadar geldi ve yüzüncü yılındayız.

“1921’de Şefik Hüsnü tarafından kuruldu. Nazım Hikmet'in Aydınlıkçılar diye iki müthiş şiiri var. 1968 yılında sonra da Türkiye’nin son 53 yılında Aydınlık hep ayakta kalan, yaşayan, sıkı yönetimlerle mücadele eden bir gazete. Hangi gazete var kamyonları PKK tarafından yakılmış, hangi gazete var yöneticileri PKK tarafından öldürülmüş, hangi gazete var 15-16 Temmuz öncesi Ergenekon, Balyoz tertipleriyle bütün yöneticileri hapislere atılmış. Genel yayın yönetmeni içeri atılmış, yerine gelen de hapse atılmış. Onlar içeri atmaktan bıkmıyorlar, hemen o mevziye başka bir arkadaşımız geçiyor ve devam ediyor.

‘DÜNYADA EŞİ YOKTUR’

“Aydınlıkçı otobüse biner gazetesini öyle bir katlar cebine koyar ki, onun Aydınlık Gazetesi olduğu belli olur. Otobüse, metroya bindiğinde gazetesini açar kendisi ilk sayfasını okumaz, dıştan adı görünsün diye iç sayfasını okur. Sonra yanındaki adamda ne var burada diye bakmaya başlar. Kendisi de hemen 'merak mı ettin?' der. Gazeteyi verir evde okumasını ister. Amca da çıkartır parasını verir okur orada otobüste gazetesini büyütür. Mesela bizim Ali Küçük sönme vardı, Ankara’da da Mustafa Kılıçaslan var, hâlâ 250-300 okuru vardır. Gazetelerini her gün teslim eder gider. Aydınlık’ı satmak bir kahramanlıktır. PKK’sı saldırır, sahte solu saldırır, insanlar ölür. Aydınlık satarken şehit olmuş arkadaşlarımız vardır. Bu gazetenin dünyada bir eşi yoktur. Onun için bu atağınız çok çok önemli. Aydınlık’ı elektronik ortamdan insanların ceplerine gelmesi çok önemli.”

‘KIZLAR SAÇLARINI SATTI’

Aydınlık’ın 1968 yılında günlük çıkması için verilen fedakarlıkları anlatan Perinçek şunları aktardı: “1968’yılında aylık dergi çıkaracağımız zaman adının ne olması gerektiğini konuşuyorduk. Gençlik hareketine önderlik ediyoruz. Bir grup arkadaş teorik organ çıkartalım, aylık olsun dedik. Vahap Erdoğdu Aydınlık adını önerdi. Şefik Hüsnü’nün dergisi Aydınlık’tı, Aydınlık yapalım dedi ve onun önerisini kabul ettik. Sonra 1978’de günlük gazete çıkartmaya karar verdiğimiz zaman da Cağaloğlu’nda yerini tutmuştuk. Yaşar Kemal geldi ve 'Yaşar abi günlük gazete çıkaracağız bize bir isim söyle' dedik. O da 'Ya siz delirmişsiniz, sizde hiç akıl yok mu? Siz Aydınlıkçısınız, Aydınlık’tan güzel isim olur mu? Herkes kıskanıyor bu ismi' dedi. 1978’de parti kurduk 30 yaşın üzerinde adam bulmamız gerekti. 30 adamı zor denkleştirdik çünkü hepimiz gençtik. Partimizden ve çevremizden insanlar hapisten yeni çıkmıştı. Para toplayacağımız 17 arkadaşımızı tespit ettik. Bu arkadaşlarımızın gayrimenkulleri vardı ve hepsi de verdi. Mesela Mehmet Ataberk, Ataşehir’deki evini verdi ve sokakta kaldı. Kızlar uzun saçlarını kesti sattı. Böylece 17 milyon lira para topladık. Verenler devrimci olarak gönül zenginliğiyle hayatlarını geçirdiler, vermeyenlerde silinip gitti.”

AYDINLIK'IN NOTU: "Sitemizde saat 12.00'de erişime açılan yazarlarımızın yazılarını, erken saatte okumak için dijital gazetemiz e-Aydınlık'a abone olabilirsiniz."

ABONE OLMAK İÇİN TIKLAYIN

Sonraki Haber