Dünyanın en önemli insan hakları dosyası: Yemen soykırımı

7,6 milyon Yemenli yetersiz beslenmeden muzdarip. Geçen yıl ülkede 100.000'den fazla kişi sakat kaldı, 2,2 milyon kişi vebaya yakalandı.

Yemen’e yönelik saldırılardan sorumlu Arap-ABD koalisyonunun insanlık karşıtı eylemlerinin boyutları, savaşın üzerinden her geçen gün giderek daha da netleşiyor. Bir cinayet ki soykırımın eşiğine gelmiş ve tehlike çanları çalıyor. Altıncı yılına giren Yemen Savaşı, her gün yeni boyutlar kazanıyor. Kanıtlar gösteriyor ki, amaç sadece bu savaşı kazanmak değil. Yemen'de soykırım yapmayı planlıyorlar ve Yemenli çocukların öldürülmesi bu ülkede hedefli ve organize bir program. Saldırgan koalisyon tarafından Yemen'in topyekûn kuşatılması, ülkenin yaklaşık 30 milyonluk nüfusunun, özellikle de çocuklar ve kadınların sayısız sorunlarla karşılaşmalarına sebep oldu. Hatta öyle ki, aldıkları dolar karşılığında her zaman sessiz kalmayı tercih eden bazı uluslararası kuruluşlar ve insan hakları savunucularının bile bu durum karşısında sessizliklerini bozduğunu görüyoruz.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu (UNICEF) geçtiğimiz günlerde, Koronavirüs salgınının patlak vermesi ve kuşatmanın bir sonucu olarak Yemen'e yardımda yaşanan ciddi azalışın, ülkede insani bir felakete işaret ettiği konusunda uyarıda bulunan bir rapor yayımladı. Raporda, küresel salgın sonucunda yaşanan insani yardımın azaldığı ve kapsamlı abluka nedeniyle Yemen'de milyonlarca çocuğun açlık ve yetersiz beslenmenin eşiğinde olabileceği belirtiliyor. UNICEF, Yemen'in savaştan zarar gören sağlık sektörü ve altyapı tesislerinin Koronavirüsün üstesinden gelmek için mücadele ettiğini ancak Yemenli çocukların durumunun daha da kötüleşebileceğini belirtiyor.

ÇOCUKLAR ÖLÜMÜN PENÇESİNDE

Arap-ABD koalisyonunun 26 Mart 2015'te Yemen’e yönelik başlattığı saldırılar sırasında ciddi ilaç sıkıntısı çeken bu ülkenin sağlık sektörü çöktü ve bunun sonucunda binlerce Yemenli bulaşıcı hastalıkların yayılması nedeniyle hayatını kaybetti. Bunun yanı sıra kıtlık sorunuyla karşı karşıya olan bu ülkede milyonlarca Yemenli açlıkla mücadele ediyor. Tıbbi malzeme eksikliği nedeniyle yoğun sıkıntı çekiyorlar. UNICEF bir raporunda Yemen'deki savaşın devam etmesi halinde şu anda ciddi şekilde yetersiz beslenen 30.000 Yemenli çocuğun önümüzdeki altı ay içinde ölebileceği konusunda uyarıda bulundu.

Ayrıca 5 yaş altı yetersiz beslenen çocuk sayısı 2,4 milyona çıkacak. Dolayısıyla açlık ve yetersiz beslenme bu ülkede 5 yaş altı çocukların neredeyse yarısını etkileyecek. Sonuç olarak Yemen'de yetersiz beslenen insan sayısının %20 artması öngörülüyor. Rapora göre Yemen'deki kötü durum 5 yaş altı 6.600 çocuğun ölümüne yol açabilir. Böylece bu ülkedeki açlık krizi mağdurlarının sayısı %28 artmış olacak.

Yemen'de yaklaşık 1 milyon çocuk temel besin takviyelerini ve temel vitaminleri alamazken yaklaşık 500.000 hamile anne, emzirirken ve çocuklarını yetiştirirken doğru beslenemiyor. Ayrıca 19 milyon Yemenli sağlık imkanlarına erişimden mahrum kalmış durumda.

Yemen'deki Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi (OCHA) yaptığı açıklamada, 7,6 milyon Yemenlinin yetersiz beslenmeden muzdarip olduğunu duyurdu.

Yemen Hükümeti Sağlık Bakanlığı geçen yıl ülkede 100.000'den fazla kişinin sakat kaldığını ve savaş yıllarında sağlık sorunları nedeniyle 2,2 milyon kişinin vebaya yakalandığını açıkladı. Şimdiye kadar, %40'ı çocuk olmak üzere 4.000'den fazla kişi bu hastalık nedeniyle öldü.

Yemenliler için bir diğer sorun da Koronavirüsün bu ülkede yayılması ve çok yönlü abluka altında pandeminin tedavi edilememesi nedeniyle şu anda önlenebilir hastalıklardan dolayı her 10 dakikada, bir çocuğun hayatını kaybetmesi.

YAKIT SIKINTISI HAYATI FELÇ ETTİ

Diğer bir sorun ise, Yemenlilerin sağlığını doğrudan hedef alan kapsamlı abluka nedeniyle ülkede yakıt sıkıntısı yaşanması. Ülkedeki yakıt eksikliği hastanelerin jeneratörlerini devre dışı bırakıyor. Ambulanslar hastaları taşıyamazken çeşitli yerlere tıbbi malzeme sevkiyatı da kesintiye uğruyor.

İnsan hakları dünya için gerçekten önemli olsaydı, Batı'nın Yemen'de yaşananlara tepki vermesi gerekiyordu. Ne var ki bugün Arap-Siyonist-ABD koalisyonunun Yemen saldırılarını ve bu ülkenin masum insanlarını öldürmeyi sürdürdüğüne hepimiz tanığız. Ardından ABD Kongresi'nde Suudi Arabistan'a silah satılması gerektiği konusu tartışılıyor. ABD Başkanı, ABD halkının çıkarları için Suudi Arabistan'a silah satmaları gerektiğini savunuyor. Bunu Suudi Arabistan ve Fars Körfezi’ndeki Arap ülkeleri hakkında çok aşağılayıcı bir üslupla ifade ediyor ve bu üslubun etkisi konusunda hiçbir kaygı duymuyor. Ne yazık ki, bölgedeki İslam ülkelerinin bu güçlerin ve Siyonist rejimin çıkarlarının Yemen, Afganistan, Irak, Lübnan vb. halkların haklarını ihlal ettiği bir yönde hareket ettiğini görüyoruz.

Yemen'deki içler acısı durum, Arap-Siyonist-ABD koalisyonunun başta insan hakları savunucusu olduklarını iddia eden uluslararası kuruluşlar olmak üzere dünyanın gözü önünde bu ülkedeki insanlık dışı eylemlerini sürdürdüğünü gösteriyor. Abluka altındaki Yemenlilerin durumunu anlamak için ne bir gören göz ne de bir işiten kulak var. Bu durum devam ederse yakın gelecekte Yemenlilerin soykırımına dönüşecek. Bu nedenle uluslararası toplumun daha fazla gecikmeksizin bir an önce harekete geçmesi, Müslüman ve mazlum Yemen halkının imdadına yetişmesi gerekmektedir.

Son olarak İslam Peygamberi (s.a.v.) 'nin buyurduğu şu hadisi şerifi hatırlatmayı gerekli görüyorum: "Bir mazlumun Müslümanlardan yardım dilediğini işittiği halde o mazlumun yardımına koşmayan Müslüman değildir."

Yemen halkı her gün, Batı'dan ve Siyonist işbirlikçilerinden bir beklentilerinin olmadığını, ancak umutlarının Müslüman milletler olduğunu söylüyor.