Tartışma: Ebrar’a reva görülen muamele

Ebrar Karakurt adındaki genç, değerli bir millî sporcumuzdur. Millî forma ile çıktığı maçlarda nasıl çırpındığı, çocuksu bir sevinç ile kendini oradan oraya attığı gözler önündedir. Ebrar Karakurt bir değerimizdir. Ona saygısızlık gayri insanî, gayri-ahlakî, gayri-millî bir tutumdur.

Ebrar Karakurt’u bir sporsever olarak uzun yıllardır izliyorum. Adım adım bu noktaya geldi, zaman içinde dünyanın en iyi voleybolcularından biri oldu. Birkaç gün önce Türk Millî Takımı'nı dünya şampiyonluğuna taşıyan ekibin en önemli isimlerindendi. Geçen yılı bir başka önde gelen voleybol ülkelerinden İtalya’nın ünlü bir takımında geçirdi. Boyu 1,96; vücudu aslında çelimsiz sayılır ama o boy o kollar yok mu, işi bitiriyor.

Voleybol takımının başarısı bir-iki ufak çevre dışında ülkede büyük bir sevinç yarattı, böyle bir başarıya hasret Türkler smaç ile yatıp blok ile kalktılar. Zehralar, Elifler, Edalar hepimizin evine konuk oldu.

Ancak bir çevre zehirini akıtmakta tereddüt etmedi. Milletin bağrına bastığı Ebrar’ı “milli utancımız” olarak karaladı. Efendim Ebrar’ın ahlakı, davranışları milli-dini değerlerimize ters düşüyormuş!

EBRAR’IN ÖZEL HAYATI

Önce şunda anlaşalım. Gölü mu kurutacağız yoksa tek tek kişilerle mi uğraşacağız? Dahası, Akit gazetesi utançtan neyi kastediyor? Ebrar’ın özel hayatının neresine nüfuz edebildi? Ne biliyor?

Bir voleybol seyircisi olarak Ebrar’ı çok uzun bir süredir dikkatle izliyorum. Kimse haksızlık yapmasın. Cinsel eğilimleri, yönelimleri konusunda Ebrar tek bir kelime etmedi. Ne o abuk subuk sözde “onur” yürüyüşlere katıldı ne gökkuşağı flamaları altında poz verdi. Ebrar’ı toplumun pençesine magazin basını attı. Bir-iki güzel genç kızla birlikte resimlerini bastılar ve ondan sonra gelsin suçlamalar…

Bu satırların yazarı LGBT adı verilen ve uluslararası kaynaklarca topluma yayılan sapkınlığın tümüyle karşısındadır. Kendisini, en sağcısından en solcusuna kadar çok geniş bir kesimi birleştiren “Büyük Aile” hareketinin bir parçası sayar. Ama kaş yaparken göz çıkarmayalım. Ebrar’ı günah keçisi yapmayalım.

YANLIŞLARA KARŞI MÜCADELE

Evet, kendisine “Büyük Aile” adı veren topluluk LGBT ile mücadele ediyor ama sokaktan geçene kimlik sorar gibi “Sen nesin?” demiyor.

Buna hakkı da yok. Günümüzde LGBT ile mücadele adına yapılan/yapılabilecek büyük yanlışlık o tür eğilimleri olan insanları hedef almak, onları dışlamaktır.

Akit’e sormak gerekir. Sayısı milyarlarla ifade edilen İslam cemaatinde hiç eşcinsel vb. yok mudur? İslam bunları cüzzamlı gibi toplumun dışına mı attı?

Günümüzde toplumsal açıdan tehlikeli olan, eşcinselliğin yaygınlaşması için faaliyet gösterenlerdir. Küresel merkezlerden kaynaklanan bu hareket, bir çürümedir. İnsanlığın önünü karartmaktır. Yoksa tek tek bireylerin ne yaptığı, topluma zarar vermediği sürece, toplumu ilgilendirmez. “Özel hayatın gizliliği” en önemli hukuk ilkelerindendir.

ZEKİ MÜREN ÖRNEĞİ

Büyük sanatçı Zeki Müren’in cinsel tercihi herkesçe biliniyordu. Bu, Zeki Müren’in toplumun sevgilisi olmasını engellemedi. Çünkü Zeki Müren sanatını, sesini öne çıkardı, özel hayatını kendisi yaşadı. Ardından servetini millete bağışladı.

Ebrar Karakurt adındaki genç, değerli bir millî sporcumuzdur. Millî forma ile çıktığı maçlarda nasıl çırpındığı, çocuksu bir sevinç ile kendini oradan oraya attığı gözler önündedir.

Ebrar Karakurt bir değerimizdir. Ona saygısızlık, değerini bilmezlik gayri insanî, gayri-ahlakî, gayri-millî bir tutumdur.

Sonraki Haber