Edremit’te yağmaya son! Programda rakibimiz yok!

Siyasetle iç içe bir ailede gözünü açtı. Üniversite yılları 2000’lere denk geldi, FETÖ’cü zorbalıklara tanık oldu. Son 20 yılda güzelim Edremit’te AK Parti ve CHP’nin el ele, kol kola yürüttüğü acımasız talanı yaşadı. Vatan ve Edremit aşkıyla belediye başkanlığında doğru adres burası, diyor

İzmir, 1983 doğumlu. Babasının memuriyeti nedeniyle ilk, orta ve lise eğitimini Ankara'da tamamladı, Bursa Uludağ Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü'nden mezun oldu. Evli, bir çocuk annesi.

Vatan Partisi’nin Edremit Belediye Başkan Adayı, çok yönlü ve çok iddialı bir siyasetçi. İki adı var, babasından ve eşinden aldığı soyadlarıyla dört ediyor: Engin Deniz Tören Aksoy. Henüz 41 yaşında, ama siyasetteki tecrübesi yeni değil. Son genel seçimlerde de partisinden milletvekili adayı oldu, Öncü Kadın ve CKD şube başkanlığı yaptı. Edremit ilçe örgütü binasında buluştuk, kendisini tanıdık, projelerini konuştuk.

SİLİVRİ GÜNLERİNİN GENCİ

  • Henüz 41 yaşındasınız, bir evladınız var, belediye seçimlerinde adaysınız. Üniversitede gençlik hareketleriyle mi girdiniz siyasete?

FETÖ’nün üniversitelerde aktif olduğu zamanlarda okudum. Bizim kuşağın çok hakkı yendi… Sınav sorularının çalındığı, kadroların o şekilde üniversiteye yerleştirildiği dönemlerdi. Bir yandan PKK baskısı, köşeleri tutmuşlar, kafalar gözler kırılıyordu. 5 kişi elindeki kitaba, gazeteye karışır, buraya sokamazsın der, vs. Bunu şikâyet edeceğin bir yer de yok! Rahat bir ortam yoktu. Ama yüzlerini görmüş, onları tanımış oldum.

  • Biyolog olarak mezun oldunuz, Edremit’e yerleştiniz. Vatan Partisi’yle nasıl tanıştınız?

Partiyle aslında annem vesilesiyle tanıştım. Önce annem üye oldu, Ergenekon kumpasının sahnelendiği Silivri günleriydi.

  • Zor günlerde seçiminizi yapmışsınız…

Atatürk’ün Cumhuriyet'i emanet ettiği gençlerden biri olarak üzerime düşeni yapmak istedim. Şimdi çocuğumu da aynı şekilde yetiştirmeye çalışıyorum. Bizim büyük dedelerimiz vatan için kanlarını dökmüşler. İstiklal madalyalı dedem vardı benim. Kanımızla, canımızla bu topraklar vatan olsun diye çaba sarf etmişiz. Ben şimdi onlara nasıl ihanet edebilirim?

KADINLAR SİYASETTE OLMALI

  • Son genel seçimlerde milletvekili adayı oldunuz, bugünkü yerel seçimlerde Edremit Belediye Başkan Adayı'sınız. Nasıl karar verdiniz siyasete atılmaya?

Kadınların her alanda olduğu gibi siyasette de aktif olarak yer alması gerekiyor. Edremit'te Türkiye genelinde olduğu üzere kadınların önü pek açılmıyor. Tabii bizim partimizde bu olay böyle değil. Bizde hep kadınlar ön planda olsun, aktif olarak yer alsınlar diyoruz.

  • Buradaki 17 aday arasında tek kadın aday sizsiniz. Programınız da farklı mı?

Belediyecilik dışarıdan bakıldığı gibi kolay bir iş değil. Aslında bir sürü insanın çözülmesi gereken çok büyük problemleri var ve siz o makama oturduğunuz zaman sorunların çözümü için mesai harcamanız gerekiyor. Birilerine diyet borcunuz olmamalı, benim kimseye borcum yok! Halkın muzdarip olduğu konulara vakıfım, çünkü ben de 20 küsur yıldır burada yaşıyorum. Sorunları çözmeye talibim.

BELEDİYELERİN ÇOK DAHA ÖNEMLİ İŞLERİ

  • Sorunları saydınız. Edremit her iki taraftan da belediye başkanı gördü… Peki belediyeler ne yapıyor?

2014’ten beri CHP var, daha öncesinde 50-60 yıl AP’den başladı, MHP, DYP, ANAP vardı… Belediyenin daha önemli işleri var. Şimdi o koltuğa oturmak için onu destekleyen insanlara verdikleri sözler oluyor. Öncelikli olarak onların sorunlarını çözmeleri gerekiyor.

  • Kişisel ihaleler, işe almalar gibi mi?

Aslında çok da kişisel olmuyor… Seni falanca müteahhit destekliyor, sen de ona alan açıyorsun, taş döşenmiş yolları söktürüp yeniden taş döşetiyorsun! Diğer tarafta hiç yapılmamış kazılı yollar bekleyeduruyor. Ayrıca şişirilmiş kadrolar var. Her başkan geldiğinde bir grup işten çıkartılıyor, yeni bir grup sayısı katlanarak işe alınıyor.

İLK İŞİMİZ İMAR PLANI

  • Edremit yeşili, zeytini ve doğasıyla ünlüydü. Rant buraları da istila etti mi? Siz ne yapacaksınız?

Edremit’te son 2 dönem CHP’li belediye iş başında. Önceki Başkan Kamil Saka, Edremit’ten önce Güre’de 7 dönem başkanlık yapmış ve yeşil alanı korumuştu. Sonraki CHP’li Başkan Güre’yi imara açtı! Yeşil Güre, inşaat alanına döndü. İmar kararı, Belediye Meclisi’nde AK Parti ve CHP’li üyelerin oylarıyla karara bağlandı. Ne var ki son 2 yıldır imar planı açıklanmadı. Zeytinliklerin talan edildiğini biliyoruz. Ağaç kesiyorsunuz, villa yapıyorsunuz ama bunu hangi plan programa göre yapıyorsunuz ortada yok! İlk yapacağımız işlerden biri de imar planı çıkartmak ve yeşil zeytin alanlarını koruma altına almak olacak. Halkın elindeki geçim kaynağına beton dökmeyeceğiz.

  • Proje ve planlarınızla diğerlerinden bir adım öne çıktınız. Rakipleriniz kim?

Rakibim yok. Zihniyet olarak rakibim yok. Bunu gönül rahatlığıyla söylüyorum. Bugüne kadar kafa kafaya giden 2 partinin başkan adayları belediyeciliğin içinden gelmiş. Saydığımız aksaklıklarda bir şekilde parmağı olan insanlar. Sisteme hakimler, değirmenin nasıl döndüğünü biliyorlar. Onlar da benim gibi belediyenin herhangi bir kadrosunda görev almamış insanlar olsalardı derdim ki evet, bakın projeleri var. Bu insanlar bir imkân bulamamışlar. Seçildikleri zaman belki onlar da gerçekten samimiyetle problemlere derman olmaya çalışacaklar. Ama ne yazık ki böyle değil.

'İNSANLARI İKİ YOL AĞZINDA SIKIŞTIRDILAR'

“İnsanlar bir sıkışmışlık içerisinde. İki tarafın da seçmeni aşağı yukarı aynı! Ya ona ya da buna vermek zorundayım, diyor, korkuları farklı sadece. İnsanları iki kanaldan birine mahkûm ediyorlar. Bize oy verirlerse, diğer taraf gelecek korkusu yaşıyorlar. Mesela CHP Adayı Mehmet Ertaş, son kulvara girildiğinde Atatürk’le başlayıp Atatürk’le bitiriyor! Daha önce böyle bir söylemi yoktu! Diğer cephedeki söyleme bakın: Biz gelmezsek ibadet özgürlüğünüz gidecek! Yaptıkları belediyecilik, ekonomik ve siyasi program, hepsi aşağı yukarı aynı! Seçmenin şunu bilmesi gerek: İnandığın insana oy vereceksin ki ülkede bir şeyler değişsin.”

'İNSANLARI İKİ YOL AĞZINDA SIKIŞTIRDILAR'

“İşin özü, insanlar bir sıkışmışlık içerisindeler. İki tarafın da seçmeni aşağı yukarı aynı! Ya ona ya da buna vermek zorundayım, diyor, korkuları farklı sadece. İnsanları mecburen iki kanaldan birine mahkûm ediyorlar. Bize oy verirlerse diğer kuvvetli olan taraf gelecek korkusu yaşıyorlar. Mesela CHP adayı Mehmet Ertaş, son kulvara girildiğinde Atatürk’le başlayıp Atatürk’le bitiriyor! Daha önce böyle bir söylemi yoktu! Diğer cephedeki söyleme bakın: Biz gelmezsek ibadet özgürlüğünüz gidecek! Yaptıkları belediyecilik, ekonomik ve siyasi program, hepsi aşağı yukarı aynı! Seçmenin şunu bilmesi gerek: İnandığın insana sen vereceksin, ben vereceğim ki biz ülkede bir şeyleri değiştirebilelim. Yoksa bu sistemin çarkları bizi öğüttüğü gibi çocuklarımızı da öğütüyor olacak ve hiçbir şey değişmeyecek.”

Sonraki Haber