Emekli Memur-Sen, İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etti

İsrail'in Filistin'de düzenlediği saldırıları protesto etmek amacıyla Emekli Memur-Sen, Ankara Melike Hatun Camii avlusunda basın açıklaması yaptı. Emekli Memur-Sen Başkanı Ali Küçükkösen, '40 gündür artık insanlık için her yer Filistin, her yer Gazze, her yer Kudüs'tür.' dedi.

Melike Hatun Camisi avlusunda toplanan Emekli Memur-Sen üyeleri, İsrail'in 7 Ekim'de Gazze'ye yönelik saldırılarını protesto etti.

Filistin bayrakları ile İsrail aleyhine sloganlar atan Emekli Memur-Sen üyeleri adına Başkan Ali Küçükkösen açıklama yaptı. Başkan Küçükkösen açıklamasında şunları ifade etti:

"Memur-Sen’e bağlı Emekli Memur-Sen olarak; Bugün Filistin’deki işgalin, milyonlarca insanın kanı ve gözyaşı üzerine medeniyet kurulamayacağını, ülkelerin zenginliklerini gasp etmek üzere cennet inşa edilemeyeceğini, Zorbalık ve zulümle sağlanan işgalin cennet değil cinnet getireceğini haykırmak için buradayız.

'HİROŞİMA'NIN İKİ KATI'

"Gazze Sağlık Bakanlığı, son açıklamasında ölü ve yaralı sayılarının sayılamayacak kadar çok olduğunu bildirdi. Binlerce kişi kayıp, binlercesi enkaz altında. 7 Ekim'den bu yana Gazze’ye 30 bin ton bomba atılmış. Bu bombaların yıkım gücü İkinci Dünya Savaşı'nda Hiroşima'ya atılan bombaların iki katı büyüklüğündedir.

"Gözü dönmüş İsrail canavarı; cami demeden,kilise demeden, okul demeden bombalıyor. Her şeyi bir yana bırakın; Hastaneleri bombalıyor, ambülansları vuruyorlar. 200 binden fazla bina yerle bir oldu.  Gazetecileri, doktorları, sağlık çalışanlarını, acil kurtarma ekiplerini, sivil insanları katlediyorlar. Kundaktaki bebekleri, sokaktaki çocuklar öldürüyorlar.

'SÖMÜRGECİLERİN İTTİFAKI'

"Bütün bu soykırım, bu kanlı katliamlar büyük bir küresel dayanışma içinde yapılıyor. Gazze sadece İsrail’e direnmiyor… Amerika’ya, İngiltere’ye, Fransa’ya, Hindistan’a, İtalya’ya, Almanya’ya, bütün bu şeytani birliğe direniyor. Dünyanın neredeyse bütün sömürgeci ülkeleri bir ittifak kurmuş durumdalar.

"Değerli kardeşlerim soruyorum sizlere… Katliamı bile kınayamayan BM ne için var? BM’nin beşli çetesi insani koridor teklifini bile veto etti. Ortada kelimenin tam anlamıyla planlı programlı ve çok ortaklı bir soykırım var. Kamuoyunu manipüle ederek bu soykırımı uluslararası hukukun şemsiyesi altında gerçekleştiriyorlar. Açık ve net olarak söylüyoruz ki bunun adı “yüzyılın soykırımıdır”.

'KUTLU DİRENİŞİ SELAMLIYORUZ'

"İnsanlığın vicdanı olan halk kitleleri, İsrail’i destekleyen yöneticilere rağmen, gerçekleri haykırmak için sokaklara dökülüyor. İnsan selleri caddelere dolup taşıyor. Gazze dünyanın körleşmiş vicdanını, küllenmiş erdemini, bütün bir insanlığı diriltiyor. 40 gündür artık insanlık için her yer Filistin, her yer Gazze, her yer Kudüs’tür. Bugüne kadar insanlığın, mazlumların, vicdanının sesi olmuş olan bizler bu büyük uyanışı, bu kutlu direnişi selamlıyoruz.

"Enerji havzalarını, enerji koridorlarını ele geçirmek için bugün Filistin’de, Gazze’de insanlık katlediliyor, alçakça bir soykırım uygulanıyor. Eski sömürü düzeni aynı vahşetiyle yeniden canlandırılmak isteniyor.

'MESELEYİ DİN SAVAŞINA DÖNÜŞTÜRÜYORLAR'

"Kongo’da kauçuk tarlalarında çalışan çocukların ellerini kesen,  Afrika’yı köleleştiren, bütün kıtayı sömüren, Amerikan yerlilerine soykırım uygulayan, dünyanın tamamını sömürgeleştiren, fakirleştiren,yüz milyonlarca insanın katili emperyalist ülkeler; yeni bir sömürge düzeni kurmak için yeniden katliamlar, soykırımlar yapıyor.

"Bir yandan da meseleyi bir din savaşına dönüştürüyorlar. ABD dışişleri bakanı İsrail’e gidince “Ben buraya bir Dışişleri bakanı olarak değil bir Yahudi olarak geldim” diyebiliyor. Netanyahu her gün muharref Tevrat’tan bölümler okuyarak bir din savaşı verdiğini ilan ediyor. Amerikan neo-conlar, Hristiyan Siyonistler, alçak evanjelistler salya akıtarak İsrail’i destekliyor.

"BM’nin kontrolündeki yerlere sığınmış binlerce insanı katlettiler. İnsanlara sığınacak yer bırakmadılar. Uluslararası toplum ve kurumlar üç maymunu oynuyor.

BATI'DAN 'İKİYÜZLÜLÜK'

"BM’nin birincil görevi sivillerin her durumda korunması, savaş suçlarının önlenmesidir. Uluslararası Ceza Mahkemesinin birincil görevi savaş suçu işleyenleri cezalandırmaktır. BM güvenlik konseyinin birincil görevi dünyada güvenliği sağlamak, işgalleri engellemektir. Basının ilk ahlaki ilkesi gerçekleri yazmaktır. Dünya Sağlık Örgütü’nün birincil amacı insanların sağlığa erişimini sağlamaktır. Avrupa Birliği’nin temel ilkesi demokrasi ve insan haklarına saygıdır. İslam İş birliği Teşkilatı’nın birincil görevi İslam dünyasının haklarını korumaktır.

"Ama belli ki Filistin söz konusu olunca, bu kurumlar birincil ilkelerini yok sayıyorlar. Belli ki kuruluş metinlerindeki insan, hak ve koruma kavramı Filistinlileri kapsamıyor! Belli ki Filistinlilere soykırım yapmak savaş suçu kapsamına girmiyor! Belli ki Filistinli çocukların hayatı bir değer ifade etmiyor! Biz bu ikiyüzlülüğü, bu küresel riyakârlığı reddediyoruz! Biz bu çifte standarda hayır diyoruz !

'KAHRAMAN DİRENİŞİ SELAMLIYORUZ'

"Biz, Memur-Sen’e bağlı Emekli Memur-Sen olarak; Soykırıma karşı Gazze halkıyla dayanışma içinde olduğumuzu bir kez daha ilan ediyoruz. Zulme karşı mazlumların safında mücadeleye devam edeceğiz. Gerçekleri haykırmaya, mazlumlara ses olmaya, vicdanın sesi olmaya Gazze direnişinin yanında durmaya devam edeceğiz.  Ankara’dan Gazze’deki kahraman direnişi selamlıyoruz."

Sonraki Haber