Eren Erdem'den dikkat çeken Kılıçdaroğlu açıklaması: "Bugün seçim olsa doğru aday yeniden Kılıçdaroğlu"

Seçimlerinin ardından CHP Genel Başkan Yardımcılığına getirilen Eren Erdem bir internet sitesinin sorularını yanıtladı. Erdem, bugün yine seçim gidilse Kemal Kılıçdaroğlu’nun doğru aday olduğu görüşünde olduğunu belirtti.

Erdem, “Erdoğan’a yenilmedik. Yedi düvele kaybettik. Temel hatalarımızın birincisi, ‘PKK CHP’yi destekliyor’ söylemi karşısında daha sert bir duvar örememekti” diye konuştu.

Erdem, seçimler öncesindeki ‘kutu kola’ benzetmesine ‘günün koşullarında bir ironi’ diye açıklık getirirken istifa tweet’ini ise “O gün istifa edecek bir konumum yoktu” diye savundu.

KILIÇDAROĞLU DOĞRU ADAY

Kılıçdaroğlu için "Doğru aday mıydı" sorusuna "Evet, doğru adaydı.Bugün yeniden aday olmasını isterim" cevabını veren Erdem, Kılıçdaroğlu'nun yeniden olmasının sebeplerini şöyle açıkladı:

"Kemal Kılıçdaroğlu doktrini doğru ve Türkiye’nin ihtiyaç duyduğu bir siyasal proje üretmiştir. Bunu, sürekli bagajlarla anılan ve Türkiye’nin farklı kesimleriyle onarılmaz düzeyde ilişkileri zedelenmiş bir siyasi hareket olarak görülen Cumhuriyet Halk Partisi’ni, sağdan sola her görüşten oy alabilen bir cumhurbaşkanı adayı çıkartan siyaset, tam olarak Kılıçdaroğlu doktrininin özetidir. Ve bu anlayış gelişerek, büyüyerek, partinin siyaset yapış şekli değişerek sürdürülmelidir. Ve bu değişimi sayın Kılıçdaroğlu başlatmıştır. Demin saydığımız devasa olanaklar karşısında, yıllarca hep bagajıyla anılmış bir siyasi parti olan Cumhuriyet Halk Partisi’nin yüzde 48’lik bir makasa hitap edebileceği ve onları sandığa yönlendirebileceği bir alanı Kılıçdaroğlu doktrini sağlamıştır. Bir kere bu makası da doğru tarif etmek lazım. Yani Türkiye’nin tarihi boyunca her döneminde derinleşmiş ve belirginleşmiş fay hatlarına rağmen oluşmuş bir 25,5 milyonluk oy var burada. Bu 25,5 milyonluk oyun içerisinde Kürt seçmen de var, ülkücü seçmen de var. Refah Partili seçmen de var. Liberal seçmen de var. Sosyalist seçmen de var. Bunu başarabilecek yaklaşımı biz inşa etmeye çalıştık. Doğru yaklaşım buydu. Bu doktrin ısrarla savunulması gereken bir doktrindir. Bunu palyatif bir seçim projesi olarak değil, aynı zamanda söylemiyle ve eylemleriyle Cumhuriyet Halk Partisi’nin bunu hitap edebilir hale getirebilecek değişimi gerçekleştirdik."

"Bir siyaset biçimi olarak sayın Kılıçdaroğlu’nun ortaya koyduğu yaklaşım tam olarak buydu: kalıcı değişim. Bunun içerisinde helalleşmeyi koyabiliriz. Bunun içerisine geçmişteki birtakım hatalarla yüzleşmeyi koyabiliriz. Bunun içerisine söylem yelpazesini Türkiye’nin sağından soluna kapsayıcı, kucaklayıcı bir yere taşımayı koyabiliriz. Bunun içerisine bugünün en tehlikeli siyaset oyunu olan bana göre neo-popülizmin tuzağına düşmeyen yapıcı ve makul bir siyaset hattı örme çabasını koyabiliriz."

"Tüm bunları üst üste koyduğumuzda evet bu siyaset doğruydu."

"KILIÇDAROĞLU ELİNDEN GELEN HER ŞEYİ YAPTI"

"Sayın Kılıçdaroğlu yapılması gereken her şeyi yaptı. Koşması gereken her şeye koştu. Gitmesi gereken her yere gitti. Dokunması gereken her yere dokundu."

"Babala TV’de bir cumhurbaşkanı adayı olarak çıkıp çok sert sorulara cevap verecek olgunlukta ve ikna edici fonksiyonda bir lider olduğunu gösterdi."

"Bugün adeta bu düzeyde büyük bir değişimi ortaya koymuş bir siyasi aktör, kamuoyu üstüne alınmasın, birkaç kişi özelinde söyleyeceğim, son derece ağır hakaretlere maruz bırakılarak linç ediliyor."

KUŞOĞLU VE ERDEM'İN ÇIKIŞLARI KURULTAYA YÖNELİK HAMLELER Mİ?

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun MYK'da değişiklikler yapması, danışman ve başdanışmanların görevine son vermesi, örgütleri kendine bağlama kararından vazgeçmesi ile birlikte başlayan süreç Bülent Kuşoğlu ve Eren Erdem'in açıklamaları ile devam ediyor. Eren Erdem ve Bülent Kuşoğlu'nun açıklamaları ise CHP Genel Başkanlığı için adı geçen Ekrem İmamoğlu'nun ve Özgür Özel'in çıkışlarına karşı bir cevap anlamı taşıdığı iddia ediliyor. MYK'da görevlendirdiği Erdem ve Kuşoğlu gibi isimler tarafından "doğru aday" nitelendirmelerini yeniden gündeme taşınması Kılıçdaroğlu'nun yaklaşan kurultaylar sürecinde elini güçlendirmeye yönelik çabalar olduğu yönünde yorumlanıyor.