AK Partili isimden Akşener ve Davutoğlu'na davet: 'Vakit birleşme vaktidir'
Eski AK Parti MKYK Üyesi Mücahit Birinci, Ahmet Davutoğlu ve Meral Akşener'e Ak Parti'ye katılma çağrısı yaptı. Birinci, 'Vakit tefrika değil, birleşme vaktidir' ifadesini kullandı.
Mücahit Birinci, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu'na ve İYİ Parti Kurucu Genel Başkanı Meral Akşener'e AK Parti'ye katılma çağrısı yaptı. "Sayın Davutoğlu'nun yapması gereken, çok müşkül değildir. Hızlı bir şekilde, kül olarak AK Parti'ye geçmeli, birikimi ve tecrübeleri ile istikamete faydalı olmalı ve çalışmaya başlamalıdır." ifadelerini kullanan Birinci, Akşener'e de "Sayın Meral Akşener'in de bu birliktelikte, bu çınarın altında yer alması, gönülleri samimi insanların beklentisidir" sözleriyle seslendi.
ÖNCE AKŞENER, SONRA DAVUTOĞLU
Meral Akşener'in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Beştepe'de görüşmesi ve Ahmet Davutoğlu'nun "Ak Parti'den hiç kopmadım" açıklamalarının yankıları sürerken Birinci'den dikkat çeken bir çağrı geldi. Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Birinci, "Kısa süreli bir ayrılık, her ailede imkan dahilindedir. Aile buradaysa, evlatlar dışarıda olmaz, olamaz. Sayın Ahmet Davutoğlu, çok hızlı hareket etmeli, kişisel analizler ve geçmiş sorgulamalarla vakit kaybetmeden yuvasına dönmelidir" ifadelerini kullandı.
Meral Akşener'e de çağrı yapan Birinci "Hemen sonrasında, Sayın Akşener'in de bu birliktelikte, bu çınarın altında yer alması, gönülleri samimi insanların beklentisidir" dedi.
'DAVUTOĞLU, AK PARTİ'NİN ÖZ EVLADIDIR'
Mücahit Birinci'nin, X hesabından yaptığı paylaşım şöyle:
"Sayın Ahmet Davutoğlu, kanaatimce bu partinin öz evladıdır. Sayın Recep Tayyip Erdoğan, doğal ve daimi lideridir. Büyük liderdir. Sayın Davutoğlu'nun yapması gereken, çok müşkül değildir. Hızlı bir şekilde, kül olarak AK Parti'ye geçmeli, birikimi ve tecrübeleri ile istikamete faydalı olmalı ve çalışmaya başlamalıdır.
Bundan sonra da bizler; kusurları örten, hataları unutan, geçmişe sünger çeken, sadece geleceğe bakan, büyük liderin üzerinden yük alan, ona dünya arenasında destek veren, onun gücüne güç katanlar olmamız gerekiyor. Unutmayın, daha önce AK Partimizin dışında kalan, muhalif olan, başka partilerin mensupları, farklı ideolojilerdeki çok önemli isimler, partimizin çatısı altında çok büyük işler başarmış, yük almış, can siperane çalışmış ve çalışmaya devam etmektedirler.
'YUVASINA DÖNMELİDİR'
Kısa süreli bir ayrılık, her ailede imkan dahilindedir. Aile buradaysa, evlatlar dışarda olmaz, olamaz. Liderimiz Sayın Recep Tayyip Erdoğan'dır. Dünya karşımızdayken, bizim ailemize, evimize destek olmamız, birlik olmamız, beşer planında üzerimize 'vaciptir'. Bu sebeplerle, Sayın Ahmet Davutoğlu, çok hızlı hareket etmeli, kişisel analizler ve geçmiş sorgulamalarla vakit kaybetmeden yuvasına dönmelidir.
'VAKİT BİRLEŞME VAKTİ'
Son olarak da şunu ifade ediyorum. Hemen sonrasında, Sayın Akşener'in de bu birliktelikte, bu çınarın altında yer alması, gönülleri samimi insanların beklentisidir. Jeopolitik gerekleri görüp, Büyük Liderin ve Sayın Devlet Bahçeli'nin 'iç cephe' vurgusunun gereğini ifa etmek için gecemizi gündüzümüze katarak çalışmak, bizim için bir mecburi bir vazifedir. Vakit tefrika değil, birleşme vaktidir. Vesselam."
DAVUTOĞLU NE DEMİŞTİ?
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Konya'da bir otelde basın toplantısı düzenlemişti. Davutoğlu, "Doğru politikalara ben 'doğru politika' derim. Onun için hem Suriye halkını hem de Suriye halkının arkasında duran devletimizi, hükümetimizi, Cumhurbaşkanımızı, Dışişleri Bakanımızı, bütün kurumlarımızı tebrik ediyorum" demişti.
AK Parti'nin içinden geldiğini vurgulayan Davutoğlu, "Ruh bakımından AK Parti’den hiç kopmadım. Geçmişe dönük olarak herhangi bir hesabın peşinde değilim. Herkese el uzatıyorum, muhalefetiyle, iktidarıyla. Kim bizimle görüşmek isterse kapımız açık. Kitlelerse o kitlelerin parçasıyım, kimse kusura bakmasın. Onların içinden geldim.” ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan ve Bahçeli'ye mektupta tavsiyelerini ilettiğini aktaran Davutoğlu sözlerine şöyle devam etmişti:
"Sağ olsun Sayın Bahçeli mektubu aldıktan 2 saat sonra telefonla aradı ve 'tespitlerinize katılıyorum' dedi. Sayın Cumhurbaşkanımız da bir hafta sonra mektup ile cevap verdi. Suriye olaylarından sonra da tekrar hem Sayın Bahçeli'ye hem Sayın Cumhurbaşkanımıza mektup gönderdim. Devlette küslük olmaz. Bizim birinci derdimiz milletin birliğini korumaktır. İkinci derdimiz, meselemiz, devleti ayakta tutmaktır"