Orhan Gazigil: Rus halkı NATO kuşatmasını kabul etmeyiz diyor
Türkiye Cumhuriyeti Eski Moskova Büyükelçiliği Basın Müşaviri Orhan Gazigil, Rus halkının aşağılanmayı ve NATO kuşatmasını kabul etmeyiz dediğini aktardı.
Türkiye Cumhuriyeti Eski Moskova Büyükelçiliği Basın Müşaviri Orhan Gazigil, Rus halkının Ukrayna’da NATO’ya ve Neo-Nazilere karşı başlayan operasyona nasıl baktığını anlattı. Gazigil, Rus halkının NATO’nun kuşatmasını kabul etmeyiz dediklerini aktardı.
Moskova'daki görevini tamamlayıp Türkiye'ye yeni dönen Gazigil; Rusya-Ukrayna ilişkilerinin tarihi, Rus halkının Ukrayna ile savaşla ilgili görüşleri, Vladimir Putin'in düşünce dünyası ve ülkedeki mevcut atmosfere dair AA Analiz'in sorularını yanıtladı.
RUS HALKININ BÜYÜK ÇOĞUNLUĞUNUN BU SAVAŞI DESTEKLEMEDİĞİ GİBİ BİR SONUÇ ÇIKARMAMIZ ŞU AN İÇİN MÜMKÜN DEĞİL
“Ruslar bu savaşı nasıl karşıladı?” sorusuna yanıt veren Gazigil, yaptırımların şaşkınlık yarattığını söyledi. “Rus halkının büyük çoğunluğunun bu savaşı desteklemediği gibi bir sonuç çıkarmamız şu an için mümkün değil.” diyen Gazigil şöyle konuştu:
“Ukrayna’da başlayan çatışma ve Batı tarafından uygulanan yaptırımlar Rusya’da şu an için şaşkınlıkla karşılanıyor. Neden? Çünkü Ukrayna’ya yönelik bir şey olacağı belliydi. Özellikle doğu Ukrayna’ya bir müdahale olması bekleniyordu. Ancak bu kadar büyük bir savaşın meydana geleceğine dair beklenti yoktu.
Rus halkının büyük çoğunluğunun bu savaşı desteklemediği gibi bir sonuç çıkarmamız şu an için mümkün değil. Ancak özellikle yaptırımlar sonucunda hayatın değişeceği, enflasyonun artacağı, birtakım yeni koşulların Rusların hayatını etkilemeye başlayacağı konusunda herkes hemfikir şu an.”
AŞAĞILANMAYI NATO’NUN KUŞATMASINI KABUL ETMEYİZ
Gazigil, “Yaptırımlar nedeniyle Batı’yı suçluyorlar mı? Bir panik havası var mı?” sorusuna da yanıt verdi. Rus halkının NATO ve Batı’yla mücadele hafızasının olduğunu hatırlatan Gazigil, bir panik havasının olmadığını, Rus halkının aşağılanmayı kabul etmeyeceklerini belirtti:
“Rus halkının sosyo-psikolojik temelini iyi tahlil etmemiz gerekiyor. Malumunuz Sovyetler Birliği 1990’lı yıllarda dağıldı. Ancak unutmamamız gereken bir şey var. Sovyetler Birliği dağıldı ama Sovyet halkı var olmaya devam etti. Sovyet döneminin oluşturduğu zihin dünyası, o dünyanın bilinçaltında yer edinen şeyler hala kendini muhafaza ediyor. 70 yıl boyunca Sovyetler Birliği için Batı, NATO, ABD bütün kötülüklerin kaynağıydı. Bu propaganda ile yetişen insanlar Rusya’da yaşamaya devam ediyorlar, bir yere gitmediler.
Putin, insanlara "Biz aslında Ukrayna ile değil, Batı ile mücadele ediyoruz. NATO, ABD ile mücadele ediyoruz." dediğinde, Rus halkı, aslında çok tanıdığı bir takım simgeleri, sembolleri yeniden hatırlamış oluyor. Bu simgeler Rus halkının bilinçaltında çok güçlü şekilde yer edinmiş durumda.
Dolayısıyla panik havası var demek çok doğru olmaz. Halk şu an "Yaptırımlara maruz kaldık. Bizi çok kötü günler bekliyor" düşüncesinden ziyade, "Bizim daha önce dedelerimiz, ninelerimiz İkinci Dünya Savaşı’nda çok kötü şartlarda varlıklarını muhafaza ettiler. Biz gerekiyorsa yine benzer yoldan gideriz. Ancak aşağılanmayı kabul etmeyiz. Batı’nın bizi kuşatmasını, NATO’nun bizi kuşatmasını kabul etmeyiz.” diyor.”
SOSYAL MEDYADA FAŞİZMLE MÜCADELE SEMBOLLERİ KULLANILIYOR
Gazigil, toplumda Batı’yla ve NATO’yla mücadelenin ağır bastığını söyledi. Ukrayna’ya yapılan harekatla ilgili yapılan araştırmada halkın yüzde 70’inden fazlasının destek verdiğini hatırlatan Gazigil, sosyal medyada Rusya’nın geçmişte verdiği mücadeleleri hatırlatan sembollerin kullanıldığını belirtti:
Bu toplumun bir kesiminin görüşü. Belirli bir yaş ortalamasının üzerinde, belirli ekonomik sınıfa mensup insanların görüşü. Bunun karşısında Rusya'nın artık Batı ile bu kadar sert mücadele etmemesi gerektiğini, daha demokratik bir yönetimle idare edilmesi gerektiğini, komşularıyla tehdit eksenli bir ilişkiden ziyade daha iş birliğine yönelik ilişkiler geliştirmesi gerektiğini söyleyen bir kesim de var. Bu kesim orta sınıflar, eğitimli ve genç nüfustan oluşuyor. Bunlar Batı'ya açık, dünyaya açık, uluslararası gelişmeleri takip eden, sadece Rus haber kaynaklarından değil de daha farklı enformasyon kaynaklarından yararlanan, sosyal medyayı aktif takip eden nüfus.
TOPLUMDA HAREKATA DESTEK AĞIR BASTI
Öte yandan oransal olarak birinci görüşün daha ağırlıklı olduğunu söyleyebiliriz. Harekatın desteklenip desteklenmediğiyle ilgili bir araştırmada halkın yüzde 70'inden fazlasının harekata destek verdiği ortaya çıktı. Zaten Rusya'da şu an yapılan sokak röportajlarını takip ettiğinizde, sosyal medya ve basına baktığımızda, Rus zihin dünyasında harekatı meşrulaştıran sembollerin kullanıldığını görüyoruz.
Rusya'da özellikle II. Dünya Savaşı son dönemin en büyük kültlerinden biri. II. Dünya Savaşı’nda bir yakınını kaybetmemiş neredeyse hiçbir aile yok. Rusya'da şöyle bir algı vardı, "Her şeye razıyız. Yeter ki yeniden bir savaş olmasın."