Eski uygarlıklar Güneş tutulmasını nasıl karşıladı?

Yazının icadından önce tutulmalar hakkında yazılı bir kanıt olmasa da insanlar bu olayı kayaların üzerine çizmişlerdi. Güneş tutulması, eski çağlarda ne anlama geliyordu? Eski çağlarda bu olaylara karşı insanların tepkisi...

Eski uygarlıklar Güneş tutulmasını nasıl karşıladı

Milyonlarca insan, 8 günü tam güneş tutulmasını tam anlamı ile izleyebilecek. Bu zamanda bu tutulmaların nasıl gerçekleştiğini anlayabiliyoruz. Ancak eski zamanlarda güneş tutulması, hayret uyandırıcı hatta korkunç bir şeydi.

ESKİ ÇAĞLARDA GÜNEŞ TUTULMASI

Eski çağlarda insanlar bunun tam anlamı ile tanrıdan gelen bir işaret olduğunu düşündüler. Onlara göre tanrıyı kızdırmış olabilirler ve inanışlarını tam anlamı ile yerine getirmiyor olabilirlerdi. Belki de bunun için tanrıya kurban sunmaları gerekirdi.

Güneş ve ay eski zamanlarda baş tanrılardı çoğu uygarlığa göre. Ve güneş, gün ortasında ölüyordu. Onlara göre kesinlikle korkunç bir şeydi bu olay.

Dünyanın her yerinde güneş tutulması ile ilgili efsaneler doğdu. Örneğin antik Çin'de güneş tutulması, güneşin bir ejderha tarafından yutulmakta olduğunun sinyalini veriyordu.

Antik Çin’de insanlar Güneş tutulması zamanında davullar çalarak yüksek sesler çıkartıyordu, canavarı korkutmak için. İnkalar ise bu olayın tanrıdan gelen bir uyarı olarak görüyordu. Ve İnkalara göre güneş tutulması zamanında fedakarlıklarını göstererek tanrıya bir kurban vermeleri lazımdı.

Yazının icadından yaşanan önce bu olaylar hakkkında araştırmacılar, hangi spesifik güneş tutulmalarının gözlemlendiğini söyleyemezler. Ancak kayaların üzerine çizilmiş desenler hakkında yorum yapabilirler. Örneğin kuzeybatı Avrupa'da, antik taş oymalar sıklıkla, bazen güneşi ve muhtemelen bir güneş tutulmasını temsil ettiği şeklinde yorumlanan sarmal desenleri sergiler. Benzer şekilde, Amerika Birleşik Devletleri'nin güneybatısındaki petroglif olarak bilinen birçok kaya oymasında güneşe benzer semboller görülüyor.

İnsanların belirli bir güneş tutulmasını izlediğine dair en eski kayıtlardan biri, Suriye'nin liman kenti Ugarit'te bir kil tabletlerdir. M.Ö. 5 Mart 1223'teki tutulmaya bir gönderme içerdiğine inanılan kayıt olabilir.

Sonraki Haber