Eskişehir’de Vatan Partisi’nin 60 yıllık ulu çınarı Ahmet Karatepe’yi kaybettik

60 yıldır Eskişehir’de soluksuz devrim mücadelesi veren Aydınlık hareketinin köklerinden Ahmet Karatepe, akciğer kanseri nedeniyle tedavi gördüğü Şehir Hastanesinde hayatını kaybetti. Sivrihisarlı Karatepe’nin cenazesi dün ikindi namazından sonra Eskişehir Odunpazarı ilçesinde Alem camisinden kaldırılarak, Asri Mezarlıkta son yolculuğuna uğurlandı.

MÜCADELE DOLU 60 YIL

Ahmet Karatepe 1949’da dünyaya geldi. Eskişehir Yunus Emre Öğretmen Okulu mezunu. Okulda köy enstitüsü geleneğinden kalma çok nitelikli hocalar aracılığıyla ilk kez bilimsel sosyalizmle tanışıyor. 1960’ların sonunda TİP içinde Sosyalist Devrim (SD) Milli Demokratik Devrim (MDD) tartışmalarında ateşli MDD’ci. 1975’de öğretmenliği bırakıp Eskişehir’e dönüyor. Tepebaşı Kültür ve Dayanışma Derneği ve Tepebaşı Halk Derneklerini kuruyor. Yıldız Kitabevi’ni açıyor. 70’li yıllarda Halkın Sesi gazetesi ve sonrasında Aydınlık’ın Eskişehir temsilcisi. 1978’da Türkiye İşçi Köylü Partisi (TİKP) Eskişehir kurucu il başkanlığı yapıyor. 1980 Amerikancı darbesinde 1’inci Hava Üssü’nde Sıkıyönetim Komutanlığı’nda 2 aya yakın zulüm görmüş. Halkın üzerinden silindir gibi geçen darbe sonrası sinmemiş. 12 Eylül rejimi öğretmenlik mesleğine dönmesine izin vermeyince hayatını kazanmak için kahvede ocakçılık, kitapçılık, inşaat ustalığı yapıyor. İyi bir eğitimci olduğu kadar iyi de bir inşaat ustası. Eskişehir’de sosyalist kesimin simge ismi. 1988’de Sosyalist Parti kurucu il başkanlığı, devamında 1992’de kurulan İşçi Partisi yine kurucu il başkanlığı ve 2015’den sonra Vatan Partisi Eskişehir il örgütünde mücadele dolu yıllar. Yalnız Eskişehir’de değil Bilecik ve Kütahya’da da partiyi örgütlüyor. Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi gençlerle 2010 yılında Diyarbakır'ın Bismil İlçesi'ne bağlı Arslanoğlu Köyü'ne yaptıkları okul inşaatı çalışmalarına katılıyor. Türk-Kürt kardeşliğine, cumhuriyetin birliğine harç karan gençlere rehberlik ediyor. Sert ve disiplinli karakteri yanında çok güzel saz çalıyor ve halk deyişleri söylüyor.
Ahmet Karatepe’nin kitaplara sığmayacak özelliklerini Aydınlık’a aktaran dava arkadaşlarının anlatımlarının ilk bölümünü bugün okuyucumuza sunuyoruz.

‘İDEOLOJİYLE HALK EYİŞLERİNİ BİR DÜNYADA HARMANLAYAN İNSAN’

Furkan Kaplan- Vatan Partisi Eskişehir İl Başkanı: En baştan beri partili. Parti tarihiyle yaşıt üyeliği. 2011’de tanıdım. Kendisiyle aynı liseden mezun olmamız, bağlama çalması gibi nedenlerle çok yakınlık duydum. Hep dizinin dibine oturduk sohbet ettik. Kafamıza takılan soruları soruyorduk. Herkesin bir noktada korktuğu, çekindiği birisiydi.

Genel Başkan, Ergenekon tertibinde hapisten çıkana kadar yüzünde tebessüm dahi olmadı. Ve Silivri'de tahliyelerin olduğu gün onun güldüğüne tanık olduk. Fikirlerini çok net ifade ederdi. Doğru neyse, tüm örgütü karşısına almak pahasına da olsa doğruyu söylerdi. Liberal tavırlara karşı çok netti. Hiçbir zaman yanlışla uzlaşmacı olmadı. O devrimciliği çok köşeli savunurdu. Çünkü partinin en zor zamanlarında, en baskı altında olduğu, Gladyonun saldırısı altında olduğu, illegal olduğu dönemlerde dahi Eskişehir’de yeri geliyor, inşaatlarda çalışıyor, yeri geliyor, kıraathane işletiyor. Partinin bayrağını dik tutuyor, partiyi açık tutuyor. Burada kitapların, dergilerin okunması, dağıtılması, o konularda hep görevler üstlendi. Hem tarihten hem de halk ozanı geleneğinden hep kıssalar anlatırdı bize. Çünkü çok iyi bir okurdu. Bu okur yönüyle hem böyle dünya tarihinden, dünya klasiklerinden, bilimsel eserlerden bize kısalar aktarırdı hem de yeri gelir bir fıkra anlatır ya da bilmediğimiz atasözlerinden, deyimlerden bahsederdi ve onun üzerinden yaşadığımız olaya, kafa karışıklığına çok güzel, berrak ışık tutardı. Yani ikisini bir dünyada harmanlayan bir insandı.

Eskişehir'de diğer siyasi kuvvetlerden herkesin saygı duyduğu bir isimdi. Severler sevmezler ama saygı duyarlardı. Çünkü o hapishane dönemlerinde çok net bir duruş sergiliyor. O yüzden İGD'lisi, ülkücüsü vb saygı duyardı hep kendisine. Kanserini öğrendikten sonra hastalıkla mücadelesi de gladyoyla mücadele gibiydi. Yani kanseri de küçümsüyordu. Kemoterapi alırken bile dinlene dinlene işte 50'şer 100'er metre yürüyerek partiye geliyordu. En büyük moral kaynağı partiydi. En son ağırlaşınca hastalığı gelemez oldu.

Ulu bir çınardı dizinde büyüdüğümüz,
Yolu bir karardı izinde yürüdüğümüz,
Deli bir rüzgârdı sazında uyuduğumuz,
Ölmez bir rehbersin bize Ahmet Karatepe.

‘İLK HARCI KARANLARDAN’

Yener Güneş -Aydınlık Avrupa Temsilcisi: Partinin talimatıyla 2002’de Eskişehir’e yerleştim, o yıl tanıdım Ahmet Karatepe’yi. Eskişehir’de uzun yıllar beraber çalıştık. Bizim kuşağın kahramanlarındandır. Sımsıkı sarar, kucaklar, güven verirdi. Her işte en öndeydi. Söz konusu parti olunca ödünsüzdü. Onun olduğu yerde partiye söz söylemek kimsenin harcı değildi. Partisini hiçbir şeye değişmezdi. Feriştahı gelse tanımazdı. Parti ne söylüyorsa oydu. Partinin üzerinde bir güç tanımadı. Partisine güvendi ve tek başına bir parti gibi çalıştı. “Gerçeği savunursam aman yalnız mı kalırım” diye düşünmedi.

Gür bir sesle hep gerçeği haykırdı. Yalnız kalmaktan hiç korkmadı, hiçbir zaman da yalnız kalmadı. Diyarbakır’ın Bismil ilçesinde Cumhuriyet Okulu’nu yaparken de beraberdik. Eskişehir’den kalktı geldi iki hafta boyunca gençlere ustalık yaptı. Gençlere harç karmayı öğretti. Tıpkı Kemal Ağralı Ağabeyimiz gibi partinin uzun soluklu duvar ustalarındı. Eskişehir’de Vatan Partisi kalesinin harcıydı. Partinin ilk harcını karanlardandı. Harç karmayı ve harç olmayı öğretti.

Onu tanıdığımız, onun öğrencisi olduğumuz için kendimizi şanslı hissediyoruz. Ona ve partimize layık olabilirsek ne mutlu bize. Onun ellerinde yükselen Vatan Partisi bayrağını daha da yükseklere taşımak, tam bağımsız Türkiye ülkümüzü, devrim mücadelemizi zafere ulaştırmak için canla başla çalışacağız. Onun gibi kararlı, onun gibi ödünsüz, onun gibi çalışkan ve cesur olmak yeminimizdir. Partimizin, ailesinin ve milletimizin başı sağ olsun.