Ezberler yineleniyor adaletsizlik sürüyor

Hükümetin ‘enflasyonla mücadele’ adımları altında kemerine delik eklemeye devam eden vatandaşa adeta ‘asgari ücrete zam yok, emekliler beklesin’ denildi. Sıkılaşma adımlarıyla ücretlileri sıkıştıran program, eşitsizliğe rağmen devam ettiriliyor

Ezberler yineleniyor adaletsizlik sürüyor

Temmuz ayında asgari ücrete yapılacak herhangi bir zammın gündemde olmadığının açıklanmasının ardından Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, emeklilere ilişkin bir hazırlık içinde olduklarını ifade etti. Bir yandan asgari ücrete zam yapılmayacağı bir yandan emekli aylıklarına ilişkin “düzenleme” açıklamaları yapılırken kimi iktisatçılar “kaynak yok” söylemlerini ileri sürdü; “bütçe açığı büyük” yorumları yapıldı. Sosyal Politika Uzmanı Prof. Dr. Aziz Çelik de X hesabından “Şu iki iddiadan mutlaka uzak durmak lazım: 1-Kaynak yok, kasada para yok; 2-Kaynak için ‘yapısal reform’ lazım. Bu ikisi iddia emeğe fevkalade zararlıdır.” uyarısında bulundu.

GİNİ 1’E İLERLİYOR

Hükümet “enflasyonla mücadele” adımlarını vatandaşa kemer sıktırarak yürütürken Türkiye’de bölüşüm adaletsizliği de ilerliyor. Eşitlik için 0’a doğru seyretmesi gereken Gini katsayısı, 1’e doğru emin adımlarla ilerliyor. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) rakamlarına göre Gini katsayısı son bir yılda 0,415’ten 0,433’e doğru olumsuz gelişti. Bu değer İstanbul için 0,446’yı buldu. 2022’de bir önceki yıla göre yüzde 5,5 büyüyen Türkiye’de büyümeden emeğin aldığı pay 2021’e göre 3,7 puan azalarak 26,3’e düştü. Sermaye ise payını 1,4 puan artırarak yüzde 53,7’lik pay aldı. EYT etkisiyle, 2023 yılında işgücü payında bir artış yaşansa da bu oran azalıyor.

EN YÜKSEK DÜZEYE ULAŞTI

Bölüşüm ilişkileri fertler düzeyinde de bozuluyor. İktisatçı Mustafa Sönmez’in Friedrich Ebert Vakfı için hazırladığı 2024’ün ilk çeyreği için Seçilmiş Ekonomik Göstergeler raporuna göre 2005 yılında en zengin yüzde 5 toplam gelirin yüzde 25’ini alırken 2022 yılında bu oran yüzde 30,8 oldu; buna karşılık en yoksul yüzde 5’in aldığı pay değişmedi. Böylece en zengin yüzde 5 ile geri kalan yüzde 95 arasındaki gelir farkı (P95/P5 oranı) 2005 yılından beri en yüksek düzeyine yükseldi.

SOSYAL KORUMANIN PAYI AZALIYOR

Bunların yanı sıra Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu Araştırma Merkezi (DİSK-AR)’nin raporuna göre sosyal koruma harcamalarının GSYH’den aldığı pay azalıyor. Rapora göre, 2008’de sosyal koruma yardımlarının (hastalık/sağlık bakımı, engelli/malul, emekli/yaşlı, dul/yetim, aile/çocuk, işsizlik, sosyal dışlanma) GSYH payı yüzde 11,1 idi. 2022’de bu oran 8,4’e geriledi. 2008’den bu yana sosyal koruma harcamaları GSYH’den en düşük payı aldı. Bunun yanı sıra sosyal koruma yardımlarında emeklilere ayrılan kaynak da hızla düşüyor. 2008’de emeklilerin GSYH’den aldığı pay yüzde 5,8 iken 2022’de yüzde 3,8’e geriledi.

‘KAYNAK VAR AMA AYRILMIYOR’

Prof. Dr. Çelik, kaynak yok söylemine ilişkin de “Emeklilere zam yapılmamasının nedeni kaynak meselesi değil. Emeklilere daha az kaynak ayrılmasıdır. Sebep neoliberal ezberdir: Aman alım gücü ve talep artmasın! Kemer sıkma politikası. SGK'ye yapılan bütçe transferlerinin merkezi bütçeye oranı 2023'te 15,9 iken 2024'te 10,2'ye düşürülüyor. Emeklilere yapılan ödemeler Türkiye'de GSYH'nin yüzde 4,1'i iken Avrupa ülkelerinde yüzde 9,5. Kaynak sorunu yok. Kaynak var ama emekliye verilmiyor.” sözlerini kullanmıştı.