F-35A savaş jetlerine nükleer bomba onayı! İçimizdeki tehlike: B61-12

F-35A Müşterek Taarruz Uçağı'na, B61-12 tipi nükleer bombaları taşıma sertifikası verildi. Bu bombalar ABD dışında Belçika, Almanya, İtalya, Hollanda ve Türkiye'de bulunuyor

F-35A'lar, nükleer rolde dahili iki adet B61-12 tipi nükleer bomba taşıyabiliyor.

F-35 Ortak Programı'nın sözcüsü Russ Goemaere, F-35A Müşterek Taarruz Uçağı'na B61-12 tipi nükleer bombaları taşıma sertifikası verildiğini açıkladı. ABD merkezli Breaking Defense sitesine konuşan Goemaere, 10 yıl önce eski ABD Başkanı Barack Obama döneminde başlatılan sertifika programının tamamlandığını duyurdu. Yetkili, Ocak 2024'te tamamlamayı taahhüt ettikleri programı 12 Ekim 2023'te başarılı şekilde sona erdirdiklerini söyledi. Böylelikle F-35A, nükleer silah taşıma onayı alan ilk 5. nesil savaş jeti oldu.

F-35A'nın hem konvansiyonel hem de nükleer silahları taşıma özelliğiyle “çift kapasiteli” ilk hayalet savaş jeti olduğunu belirten Goemaere, şunları söyledi:

“F-35A jetleri, Nükleer Sertifikasyon'u planlanandan önce alarak ABD ve NATO'ya, ABD'nin kapsamı genişletilmiş caydırıcılık kapasitesi taahhüdünü destekleyen kritik bir özelliği öngörülenden daha önce kazandırdı.”

ABD'li havacılık firması Lockheed Martin'in ürettiği F-35 serisinin üç modeli bulunuyor. Nükleer silah taşıma yetkisi ise geleneksel kalkış ve iniş modeline sahip F-35A modeli için geçerli. Kısa kalkış ve dikey iniş özellikli F-35B ve savaş gemilerine konuşlandırılan F-35C'ler ise sertifikalandırılmadı. Buna ek olarak program kapsamında sadece B61-12 model taktik nükleer bombanın kullanılması onaylandı. Bu bomba, 1968 yılında kullanıma sunulan B61 bombasının en yeni versiyonu olarak biliniyor. B61-12 bombalarını kullanması için sertifika verilen ilk savaş jeti ise F-15E olmuştu. Lockheed Martin'in ürettiği jete, nükleer bomba taşıma onayı 2020 yılında verilmişti. Diğer üç avcı uçağı grubu - F-16A/B, F-16C/D ve PA-200 Tornado - da nükleer bomba taşıma yetkisine sahip. Buna karşılık, Çin'in J-20 hayalet avcı uçaklarının üzerinde de, nükleer kabiliyet çalışmaları yürütüldüğü belirtiliyor. Rusya'nın Su-57 hayalet avcı uçağının ise şimdilik nükleer bir rol oynayabileceğine dair veri bulunmuyor.

50 KİLOTONLUK BOMBA

Amerikan Bilim İnsanları Federasyonu tarafından yayınlanan verilere göre, 2023 yılı itibarıyla B61 bombalarının 100 adet eski versiyonu (B61-3/4), NATO ittifakının nükleer saldırı misyonunu paylaşan Belçika, Almanya, İtalya, Hollanda ve Türkiye'de konuşlu. İlk dört ülkenin hepsi şu an F-35 kullanıcıları. Nitekim Almanya, daha önce de nükleer kapasiteli bir uçağa sahip olma ihtiyacı nedeniyle F-35 programına katıldığını duyurmuştu.

Ancak F-35A jetleri, sadece yeni B61-12 varyantını taşımak üzere sertifikalandırıldı. Bu nedenle söz konusu beş ülkedeki eski versiyonların B61-12'ler ile değiştirilmesi planlanıyor. Yeni versiyonların teslimat takvimi net olmasa da, Politico daha önce yeni bombaların Aralık 2022'den itibaren ilgili ülkelere sevk edileceğini yazmıştı.

B61-12'lerin ilk partisi Kasım 2021'de üretildi ve 2025 mali yılının sonuna kadar üretimin sürmesi bekleniyor. ABD Hükümeti'nin nükleer savaş başlıklarına ilişkin yıllık bütçe planlamasına göre, programın ilerletilmesi toplam 9,6 milyar dolara mal olacak.

Biden yönetimi ayrıca Ekim 2023'te B61-13 olarak adlandırılan yeni bir versiyonu da geliştireceğini duyurdu. Yetkililer, B61-13lerin kabaca 360 kilotonluk bir patlamaya eşdeğer olacağını söylüyor. Ancak uzmanların beklentisi, bu versiyonun yalnızca bombardıman uçakları için sertifiye edileceği yönünde. Buna karşılık B61-12'lerin patlama gücünün 50 kilotona kadar çıkabileceği tahmin ediliyor. Bir karşılaştırma yapmak gerekirse, Japonya'nın Hiroşima kentine atılan “Little Boy” nükleer bombasının gücü 15 kilotondu.

İNCİRLİK'TEKİ SIĞINAKLAR GÜÇLENDİRİLDİ

Daha önce İncirlik Üssü'nde 50 adet B61-3/4 tipi termonükleer bomba olduğu biliniyordu. Hatta 2015 yılında Amerikan Bilim İnsanları Federasyonu Nükleer Bilgi Projesi Direktörü Hans Kristensen, Alman televizyon kanalı ZDF’ye yaptığı açıklamada, yeni tip nükleer bombalar için İncirlik Üssü’ndeki 21 sığınağın güçlendirildiğini ifade etmişti. Ancak kurumun 2023 verileri İncirlik'teki B61-3/4 tipi bomba sayısının 20 olduğunu belirtiyor. Diğer 30 bombanın ise nereye gittiği, B61-12 güncellemesine tabi tutulup tutulmadığı bilinmiyor. Türkiye'de dönem dönem bu bombalara el koyma ihtimaline ilişkin de tartışmalar yapılıyor. Ancak Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş, bu iddialara ilişkin daha önce Aydınlık'a şu bilgileri vermişti:

“Biz, ‘Bu bombalara el koyuyoruz.’ dediğimiz zaman da bunları kullanamayız. Çünkü nükleer bombalar hazır olarak beklemez. Metal yığını olarak durur. O bombaların kurulması, atışa hazır hale getirilmesi için özel bir işlem yapılması gerekir. O işlem de kendi uzman ekibi tarafından yapılır. Bu işte Türkiye’nin en ufak bir dahli de yok, kontrolü de yok. Zaten bu bombalara el koyup, uzman bir ekiple kullanılabilir hale getirseniz bile, bu sefer de bombaları uçaktan atamazsınız. Çünkü uçakların yazılımlarını da değiştirmeniz gerekir.”

YUNANİSTAN TALİP

ABD'ye tam teslimiyet noktasına gelen Atina yönetimi ise İncirlik Üssü'nün ve nükleer bombaların Yunanistan'a taşınmasına öteden beri talip. Daha 2017 yılında Yunanistan Savunma Bakanlığından bir kaynak, İncirlik'teki NATO ve ABD güçlerinin Girit’teki üsse taşınması ihtimalinin değerlendirildiğini belirterek, bu ihtimalle ilgilendiklerini, çünkü bunun Türkiye’yi “zayıflatacağını” söylemişti. 2018 yılında ise ABD'li Senatör Ron Johnson, Türkiye ile yaşanan gerilimlerin ABD'nin İncirlik'ten çekilme olasılığını hızlandırdığını kaydetmişti. “Bu stratejik değişimi yapmak istediğimizi sanmıyorum.” diyen Johnson, “Ama sanırım, durumun gerçekliğine bakmamız gerektiğini düşünüyorum. Halihazırda Yunanistan'a bir alternatif olarak bakıyoruz.” ifadelerini kullanmıştı.

Türk uzmanlar ise İncirlik'teki nükleer bombaların Türkiye'yi doğrudan hedef haline getirdiği konusunda ısrarcı. Vatan Partisi de uzun yıllardır İncirlik Üssü'nün Türk Silahlı Kuvvetlerinin kontrolüne alınması için kampanya yürütüyor.

4 BÜYÜKLÜĞÜNDE DEPREM ÜRETEBİLİR

B61-12'ler, eski B61'lerin pahalı bir modernizasyondan geçmesiyle üretiliyor. Bombalara eklenen kuyruk rotoru, manevra kanatçıkları, dönüş dengeleyici roketler ve GPS gibi özellikler sayesinde yetenekleri önemli ölçüde artırılıyor. Bu, onu hem son derece hassas hem de tahminen 15 mil kadar uçabilen bir bombaya dönüştürüyor. Popular Mechanics'e göre, “Geliştirilmiş hassasiyet, B61-12'nin güçlendirilmiş bir nükleer silah tesisini tek vuruşta devre dışı bırakma olasılığını oldukça artırıyor.”

Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş da, bombaların yeni versiyonu ile ilgili şu değerlendirmede bulunmuştu:

“B61-3/4 denilen ve uçaktan atılan bombalar, yüzeyde patlıyordu. Bunlar paraşütlü bombalardır. Barometrik olarak ayarlanıyor tapası, paraşütü açılıyor ve yüzeyden 250-300 metre yukarıda patlıyor. Yeni nesil B61-12’ler ise paraşütlü değil. Bunların kuyruk rotoru bulunuyor. Bu bombalar dönen bir kuyrukla ivme kazandıracak şekilde, ses hızını geçebilecek bir işleme tabi tutuldu. Bomba atıldıktan sonra kuyruk rotoru dönmeye başlıyor, büyük bir hız kazanıyor ve yerin altında patlıyor. Böylece güvenli yeraltı sığınağı kavramı da ortadan kalkıyor. Artık yeraltı sığınaklarının güvenliği kalmadığı gibi, böyle bir güç büyük, 3,5-4 gücünde bir deprem etkisi de yaratıyor.

Sonraki Haber