Faturanın yüzde 80'ini devlet ödeyecek

Depremden etkilenen hanehalkına yönelik yardımlar toplam 128 milyar TL'yi bulacak. Toplam konut hasarı ise 1 trilyon TL'yi aşıyor. BETAM'ın analizine göre faturanın yüzde 80'ini devlet karşılayacak.

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar bölgede incelemelerde bulundu.

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı (SSB) Deprem Sonrası Değerlendirme Raporu'nda depremin ekonomiye yükü yaklaşık 1 trilyon 995 milyar TL olarak hesaplandı. Bu yük 2023 yılı milli gelirinin yaklaşık yüzde 9’una ulaşabilir. Deprem cari dengede de 5 milyar dolarlık bozulma yaratacak. Detayları dün yayımlanan haberimizde sizlere aktardık. BETAM'ın yayınladığı analizde de, yapıların hasar durumlarına göre yeniden yapım, güçlendirme ve tamirat maliyetlerine ek olarak altyapı sermaye stokunun yeniden yapımı ve tamiratı ve enkaz altında kalan eşya ve taşıt kaybı maliyetlerini hesaba katarak depremin yapı ve sermaye stoku üzerindeki etkisinin 66 ila 86 milyar dolar arasında olduğunu tahmin edildi.

MİLLİ GELİRİN YÜZDE 11,6'SINA ÇIKABİLİR

Diğer taraftan bölgede yaşanan üretim kaybı, ulusal turizm sektöründeki olası gelir kaybı ve enkaz kaldırma ile ilgili faaliyetlerin ulusal gelir üzerindeki akım etkisini de eklediğimizde, depremlerin toplam maliyetinin 77 ile 105 milyar dolar aralığında gerçekleşeceği sonucuna ulaşıldı. GSYH’ye oran olarak yüzde 8,6 ile 11,6 arasında olacağını tahmin edilen ekonomik faturanın yüzde 80’e yakın bölümünün devlet tarafından karşılanmasının beklendiği öne sürüldü.

FİNANSMAN SORUNU OLABİLİR

BETAM'ın çalışmasında ayrıca, “Yeniden inşa için yapılacak ek yatırım harcamalarının büyüme etkisinden depremin GSYİH üzerindeki negatif akım etkisini çıkardığımız zaman 2023 yılı büyüme hızının 2,4 ile 2,6 yüzde puan arasında artacağını tahmin etmekteyiz. Depremin büyüme üzerindeki etkisinin tahmin ettiğimiz seviyelerde çıkabilmesinin gerekli koşulu yapılacak ek kamu harcamalarının ekonomiyi herhangi bir darboğaza sürüklemeden finanse edilebilmesidir. Eylül 2021’den bu yana uygulanan ve ülke ekonomisini daha kırılgan hale getiren para ve maliye politikası GSYH’nin yüzde 6’sına kadar çıkacak yıllık borçlanma gereksiniminin finanse edilmesini kesinlikle zorlaştıracaktır.” denildi.

'YOK' DENİLEN DEVLET 87 MİLYAR LİRA HARCADI

Diğer yandan Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı (SSB) Deprem Sonrası Değerlendirme Raporu'nda deprem sonrasında, AFAD, ÇŞİDB ve Tarım ve Orman Bakanlığı başta olmak üzere kamu kurumlarının acil harcamalarını karşılayabilmek amacıyla acil yardım ödeneği kullanıldığı ve ilk etapta 87 milyar TL tutarında kaynak ayrıldığı belirtildi.

Çalışmada, depremden etkilenen hanehalkına yönelik yapılan ayni ve nakdi yardımlar dolayısıyla toplam 128 milyar TL tutarında bir kaynağa ihtiyaç duyulacağı tahmin edildi.

  • Hane başına yapılan 10 bin TL tutarındaki destek ödemesi tutarının toplamda 19,3 milyar TL’ye ulaşacağı tahmin edildi.
  • Evi yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olan hane halkına 15 bin TL taşınma yardımı ve bunlardan ev sahibi olana aylık 5 bin TL, kiracı olana aylık 3 bin TL olmak üzere bir yıllık yapılacak kira yardımlarının toplam tutarının 33 milyar TL’yi bulacağı öngörüldü.
  • Depremde hayatını kaybedenlerin yakınlarına acil ihtiyaçları için yapılacak olan 100 bin TL tutarındaki yardım ile deprem bölgesi dışındaki illere kendi araçlarıyla giden depremzedelere yapılan yakıt yardımının toplam tutarının 2,2 milyar TL’ye ulaşacağı tahmin edildi.
  • Depremden etkilenen depremzedelerin geçici barınmaları için çadır, çadır içi malzeme (battaniye, yatak, yastık çarşaf seti, ısıtıcı vb.) ve konteyner alımı için yapılacak harcamaların 25 milyar TL’ye ulaşacağı tahmin edildi.
  • Depremzedelerin konaklama ve iaşe giderleri için tahmini olarak 40,5 milyar TL harcama yapılacağı değerlendirildi.
  • Diğer harcamaların ise yaklaşık 10 milyar TL tutarında olacağı tahmin edildi.

SAĞLIK SEKTÖRÜNDE 126.3 MİLYAR TL MALİYET

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı (SSB) Deprem Sonrası Değerlendirme Raporu'nda deprem sonrasında; acil yıkılacak, ağır hasarlı veya yıkık konutlar bakımından hesaplanan hasar 823 milyar TL. Orta hasarlı konutlar bakımından hesaplanan hasar ise 209 milyar TL. Buna göre toplam konut hasarı 1 trilyon 31 milyar TL olarak devlet kayıtlarında yer aldı.

Raporda dikkatimizi çeken bazı noktalar şöyle oldu:

  • Depremin yol açtığı hasar dikkate alındığında bakım onarım faaliyetlerinin yanında 72’si yıkılmış ve 504’ü ağır hasarlı ve acil yıktırılması gerekenler de dikkate alındığında okulların/kurumların yeniden hizmete açılabilmesi için 39.69 milyar TL’ye ihtiyaç duyulacak.
  • Bölgedeki demografik yapının aynı kalacağı, iç göç olmayacağı, okul öncesi eğitimde 5 yaş için yüzde 100 okullaşma olacağı, henüz tetkiki tamamlanmamış okullarda az hasarlı, hasarsız, orta hasarlı eğitim tesisi sayısının tetkik edilmiş eğitim tesislerine açısından benzer oran izleyeceği varsayımı altında, yeni derslik yapımı için yaklaşık 44,7 milyar TL ödenek ihtiyacı olacağı tahmin edildi.
  • Vakıf eserlerinin toplam onarım-restorasyon maliyeti 8,2 milyar TL öngörüldü.
  • Yıkılan, ağır ve orta hasarlı olduğu tespit edilen ibadethane niteliğindeki yapıların yeniden yapım maliyetinin toplamda 24,1 milyar TL olduğu tahmin edildi.
  • Mevcut tespitler neticesinde kültürel mirasın korunması ve kültürel altyapının güçlendirme ve yeniden inşa çalışmaları kapsamında yaklaşık 11,2 milyar TL ödeneğe ihtiyaç duyulacağı aktarıldı.
  • Bölgede zarar gören ikinci ve üçüncü basamak Sağlık Bakanlığı hastanelerinin onarımı ile onarım yapılamayacak durumdaki binaların yeniden yapımı kapsamında 45,3 milyar TL; cihaz ve tefriş ihtiyacı için de 13 milyar TL olmak üzere yaklaşık 58,3 milyar TL maliyet oluştu. Deprem nedeniyle göç alan illerdeki sağlık hizmet sunum ihtiyacı da göz önüne alındığında, sağlık sektörü genelindeki ihtiyacın yaklaşık toplam 126,3 milyar TL olacağı hesaplandı.
  • İlk aşamada tespit edildiği kadarıyla içmesuyu ve kanalizasyon altyapısında oluşan hasarın toplam maliyeti yaklaşık 15,1 milyar TL olarak hesaplandı. Şehirlerde yeni kurulacak yerleşim alanlarına ilk defa götürülecek içmesuyu ve kanalizasyon altyapı yatırımlarının oluşturacağı ek maliyetin yaklaşık 50 milyar TL olacağı, dolayısıyla toplam ihtiyacın yaklaşık 65 milyar TL olacağı tahmin edildi.
Sonraki Haber