FETÖ sanığına beraat Yargıtay'dan döndü

Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 17/25 Aralık süreci sonrasında FETÖ'nün sohbet toplantılarına katılmayanlara ve sohbet hocasının telefonlarına cevap vermeyenlere baskı yapan sanığa verilen beraat kararını bozdu.

Yargıtay, sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğini belirtti. Ordu 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 27 Mart 2019 tarihli kararı ile FETÖ kapsamında yargılanan bir sanık hakkında silahlı terör örgütüne üye olma suçundan beraat kararı verildi. Mahkemenin sanık hakkında verdiği karara Cumhuriyet savcısı itiraz ederek istinaf başvurusu yaptı. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi, 10 Şubat 2020 tarihinde Cumhuriyet savcısının istinaf başvurusunun esastan reddine karar verdi. İstinaf kararı sonrasında da dosya temyiz edildi.

SAVCININ İTİRAZI YERİNDE GÖRÜLDÜ

Temyiz edilen dosyada Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Cumhuriyet savcısının temyiz istemini yerinde görerek Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi kararını bozdu. Daire, dava dosyasının Ordu 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verdi.

‘HİYERARŞİK YAPIYA DAHİL OLDU’

Yargıtay 3. Ceza Dairesi kararının gerekçesinde sanığın, Akkuş Adliye'sinde icra müdürü olarak görev yaptığı, evinde örgütsel toplantılar düzenlendiği, 17/25 Aralık 2013 tarihi sonrasında bu toplantılara gelmeyenlere gelmeleri yönünde baskı yaptığı belirtildi. Kararda şöyle denildi:

"Sanığın örgüt tarafından evinde sohbet toplantıları düzenlenmesine rıza göstermesi ve toplantılara iştirak etmesi, 17/25 Aralık süreci sonrasında toplantıya katılmayanlara ve sohbet hocasının telefonlarına cevap vermeyenlere sohbet hocasına dönüş yapması şeklinde baskı yapması şeklindeki eylemlerinin; silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil olduğunu gösterir biçimde çeşitlilik, süreklilik ve yoğunluk göstermesi karşısında sanığın üzerine atılı suçtan mahkumiyetine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması hukuka aykırı bulunmuştur."

Sonraki Haber