FETÖ’nün CIA ajanlığı Çatı İddianame’de
‘FETÖ Çatı İddianame’sinde ülke ve istihbarat örgütlerinin isimleri verilerek örgütün ABD ve İsrail güdümünde ajanlık faaliyetleri yürüttüğüne dikkat çekiliyor.
15 Temmuz darbe girişiminden sonra FETÖ/PDY ekseninde tartışılan konuların başında örgütün dış bağlantıları, ABD ve İsrail ile derin ilişkileri geliyor. Milliyet’ten Mert İnan’ın haberine göre Çatı İddianame’de açıkça ülke ve istihbarat örgütlerinin isimleri verilerek FETÖ’nün ABD ve İsrail güdümünde ajanlık faaliyetleri yürüttüğüne dikkat çekiliyor.
Örgütün Belçika Brüksel’de G+ (Europe) isimli lobi şirketiyle yaptığı gizli anlaşmanın detayları, CIA Eski Başkan Yardımcısı ve ABD’nin en büyük düşünce kuruluşu Rand Corporation’da danışman olarak görev yapan Graham Fuller’in Gülen ile ilişkileri de iddianamede yer alırken, “Fetullah Gülen’in örgütü, ABD kontrolünde CIA destekli ve MOSSAD’ın verdiği bilgilere ve hedeflere göre yönlendirmesi sonucu devleti ve siyasi iktidarı hedef alarak icraatlar gerçekleştirmiştir” ifadeleri yer alıyor.
KENDİ İSTEĞİYLE AJANLIK FAALİYETİ
FETÖ/PDY’nin CIA’daki konumunun “walk-in” yani kendi isteği ile işbirliği ve ajanlık yapan hareket olduğu vurgulanırken Türkiye’nin İran’a ABD askeri müdahalesine geçmişte karşı çıkmasının, İran devletinin petrol parasının ABD güdümünden çıkarak Türkiye üzerinden aktarılmasının ABD kadar örgütü ve cemaati de endişelendirdiği belirtiliyor.
İddianamede ayrıca şu bölüm de dikkat çekti: “FETÖ’nin sözcüsü konumundaki gazeteciler ve Yazarlar Vakfı Başkan Yardımcısı Cemal Uşşak (vefat etti) Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’nda görevli BND (Alman İstihbarat Servisi) Temsilcisi Edward Ehrenheim ve yardımcısı Jörg Birkenbeul ile 15 Ocak 2014 tarihinde İstanbul’daki bir restoranda görüşme yapmıştır. Bu görüşmede şüpheli Cemal Uşşak, Türkiye’nin içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik durumuna ilişkin muhatabına açıklamalarda bulunmuştur. Edward Ehrenheim’in ise Cemal Uşşak’a; ‘17 Aralık Operasyonu, Türkiye’den Suriye’ye giden yardımı MİT’in mi Emniyet’in mi organize ettiğini, seçimler sonrasında Türkiye’de nelerin yaşanacağı’ hususlarında sorular yöneltmiştir. Taraflar karşılıklı olarak ‘dershanelerin kapatılması, demokratikleşme süreci, paralel devlet, derin devlet, İHH Başkanı Bülent Yıldırım, Fetullah Gülen Hareketi’ gibi konulardan bahsetmişlerdir. Cemal Uşşak’ın İsrail’in İstanbul Başkonsolosluğu yetkilileri ile sıkı irtibatı, FETÖ’nün yabancı istihbarat servisleriyle ilişkisini ve kimlere hizmet edildiğini ispatlamaktadır.”