Polonya devlet ajansı: Fransa AB’nin Ukrayna’ya yardım planına taş koydu
Macron’un Fransa’sı, Atlantik merkezlerini kızdırmaya devam ediyor. İddiaya göre AB’nin Ukrayna’ya ‘bir milyon mermi gönderme’ planı, Fransa’nın itirazı nedeniyle tıkandı. Gerekçe, Avrupa’nın parasını ‘üçüncü ülkelere’ göndermek yerine yerli savunmaya yatırım yapmak.
Fransa, Avrupa Birliği’nin Ukrayna’ya 2,2 milyar dolar değerinde mühimmat gönderilmesi kararını engellemesi üzerine Brüksel’de bir kriz yaşandı. Polonya’nın devlete bağlı haber ajansı PAP’ın üst düzey bir AB yetkilisine dayandırdığı habere göre, Fransa, gerekli ürünü AB dışından ithal edilmesine karşı çıktı. Avrupa depolarında da yeterli mühimmat bulunmadığı için Bahmut’ta köşeye sıkışan Ukrayna’ya en gerekli savaş yardımları durdu.
ABD’YE TAVRIN DEVAMI MI?
Avrupa Birliği, 20 Mart’ta Ukrayna’ya mühimmat tedariki için 2 milyar avroluk bir plan üzerinde oy birliğiyle anlaşmıştı. AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, bunu “1 milyon mermi göndereceğiz.” diye iddialı bir cümleyle duyurdu. Bu miktarın yarısı, AB ülkelerinden karşılanacaktı. Ancak söz konusu kararın yasal bir metne dökülmesi sırasında bir sorun yaşandı. Fransa, üçüncü ülkelerden mühimmat ithalatına karşı çıktı.
Haberde açıkça yer almasa da “üçüncü ülke” olarak anılan AB’nin ana mühimmat tedarikçisinin ABD olduğu bir sır değil. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Çin ziyareti dönüşünde yaptığı “ABD’ye bağımlı olamayız.” açıklamaları, bu tavrın Washington’a tepki olarak alınmış olma ihtimalini akıllara getirdi.
PAP’a konuşan AB yetkilisi, söz konusu mühimmatı üçüncü ülkeden yardım olarak alıp Avrupa cephaneliğinde bulunan başka silahları o ülkeye göndererek sorunu çözme önerisi geldiğini belirtti. Ancak Fransa öneriye sıcak yaklaşmadı. Henüz bir karara varılamadı.
UCU AÇIK PLANA KARŞI
Paris’in itiraz ettiği bir diğer mesele de AB planında geri ödemenin ucu açık bir şekilde Ukrayna’nın taleplerine göre yapılacağının belirtilmesi. PAP’ın konuştuğu AB yetkilisine göre Fransa, planın mühimmat tedarikinin yeniden finansmanıyla ilgili maddesinde geçen söz konusu hükmün kaldırılmasını istiyor. Fransız yönetimi, bazıları aşırı olsa ve Kiev tarafından talep edilmese bile Ukrayna’ya yapılan tüm tedariklerin “yeniden finanse edilmesi” konusunda ısrarcı. Bunun da Macron’un “Avrupa’nın stratejik özerkliği” vurgusuyla ilgili olduğu düşünülüyor. Nitekim Macron, Politico’ya verdiği mülakatta, Avrupa’nın özellikle askeri alanda ABD’ye fazla bel bağladığından şikâyet etmişti.
Polonya haber ajansına konuşan kaynaklar, söz konusu kararın arkasında Fransa’nın silah endüstrisinin bulunabileceğini ileri sürdü. Ayrıca bu silah şirketlerinin, Kiev’in taleplerinden bağımsız olarak Ukrayna’ya sürekli mühimmat ihracatı yapılmasını sağlayacak bir mekanizma oluşturulması için lobi faaliyeti yaptığı iddia edildi.
KARAR BRÜKSEL’DE SORGULANIYOR
Birkaç gün önce Alman Welt am Sonntag gazetesi de Brüksel'deki askeri çevrelerin AB'nin önümüzdeki 12 ay içinde Ukrayna'ya 1 milyon mühimmat gönderme planını sorguladığını, zira bu kadar büyük bir partinin bir araya getirilmesinin bir yıldan fazla sürebileceğini yazdı.
Gazete, bazı AB üyelerinin Avrupa Savunma Ajansı'ndan top mermisi siparişi verilmesini savunurken, diğerlerinin top mermilerinin Avrupa dışından satın alınmasını önermesi nedeniyle planın hayata geçirilmesinin pek mümkün olmadığına dikkat çekti.
Gazetenin konuştuğu diplomatlara göre Fransa, paranın AB sınırları içinde kalması için baskı yapıyor. Yunanistan ve Kıbrıs da Paris'i destekliyor. Bazı yetkililer bunun nedeninin ihalelerin Türk üreticilere verilmesini engellemek olduğunu ileri sürüyor.
MACRON’DAN YENİ ÇIKIŞ: ABD TAYVAN KONUSUNDA ‘KIŞKIRTMA’ YAPIYOR
Üst düzey bir Fransız diplomat, Emmanuel Macron’un ABD’nin Tayvan yerel yönetim liderini ülkesinde ağırlamasını bir “provokasyon” olarak gördüğünü söyledi.
Macron, Politico ve Les Echos gazetelerine verdiği mülakatta, “Avrupa’nın Tayvan konusunda Amerika’yı takip etmemesi gerektiğini” söylemiş ve AB’nin stratejik özerkliğini sağlayamaması halinde “büyük güçlerin vassalı olacağını” vurgulamıştı. Reuters’in haberine göre, bir Fransız dışişleri yetkilisi, Macron’un Avrupa’nın stratejik özerkliğine odaklanan sözlerinin özünün açık olduğunu ve bu sözlerin arkasında olduğunu belirtti.
Söz konusu yetkili, Macron’un, Tayvan Devlet Başkanı Tsai Ing-wen ile ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Kevin McCarthy’nin geçen hafta Kaliforniya’da Çin’in tatbikatından önce yaptıkları görüşmeyi bir “provokasyon” olarak gördüğünü söyledi. ABD Kongresi’nin Cumhuriyetçi liderliği “Tayvan’ı Çin’e baskı yapmak için kullandığını” belirten diplomat, “Avrupa bu işin içine çekilmeyecektir.” ifadelerini kullandı.
‘AVRUPA ÇİN’İN ÖNEMİNİ GÖRMEZDEN GELEMEZ’
İspanya Ekonomi Bakanı Nadia Calvino, Avrupa’nın Çin’in önemli jeopolitik rolünü göz ardı edemeyeceğini söyledi. Clavino, Çin’in Ukrayna’daki savaşın sona erdirilmesine yardımcı olabileceğini ve düşük gelirli ülkelere borç yardımı sağlayabileceğini söyledi.
Washington’da Atlantik Konseyi’nin düzenlediği bir etkinlikte konuşan İspanyol Bakan, “Ukrayna’daki savaşa bir an önce son vermek ve herkes için kaybet-kaybet anlamına gelen küresel pazar parçalanmasını önlemek için yapıcı bir şekilde angaje olmalarını sağlamak konusunda ortak bir çıkarımız olduğunu düşünüyorum.” şeklinde konuştu.
Dünyanın dört bir yanından maliye ve ekonomi bakanları, Dünya Bankası ve IMF’nin toplantılarına katılmak üzere Washington’da bulunuyor. Yoksul ülkelerin borç krizinin en önemli gündemlerden biri olduğunu belirten Calvino, Çin’i “çok önemli bir kredi kaynağı” olarak nitelendiriyor ve tartışmalardaki rolünün önemini vurguluyor.