Fransa'da yaşayan Türkler 'terörist anıtı'na tepkili: Kafamızı kuma gömemeyiz

Marsilya Belediyesi’nin Talat Paşa’nın katilinin heykelini dikmesine, Fransa’da yaşayan Türklerden tepki geldi.

Fransa’da yaşayan uluslararası ilişkiler uzmanı Öznur Küçüker Sirene, heykel açılış törenin düzenlenmesinin sembolik bir anlam taşıdığını belirterek “Nisan ayında bizi yeni sürprizlerin beklediğine dair bir işaret olabilir.” değerlendirmesinde bulundu. Sirene, “Fransa, 1915 olaylarını ‘soykırım’ olarak tanıyan bir ülke. Ayrıca ülkede ‘soykırım iddialarının inkarına yönelik ceza yasası’ çıkarma girişimi de olmuş, fakat bu, Fransa Anayasa Mahkemesi tarafından ifade özgürlüğünü ihlal ettiği gerekçesiyle iptal edilmişti. Ancak bu yasa tekrar gündeme getirebilir.” dedi.

Bunun temel olarak üç sebebi olduğunu söyleyen Sirene, o sebepleri şöyle sıraladı: “Birincisi, Fransa'da siyaset, medya ve ekonomi dünyasında oldukça güçlü olan Ermeni diasporasının bir bölümünün Türkiye karşıtı faaliyetleri. İkincisi Fransa'nın Türkiye ve Rusya ile rekabetinde Ermenistan ile bağlarını daha da güçlendirme isteği. Üçüncü neden olarak da Fransa'da yaşayan ve sayıları yaklaşık 800 bini bulan Türk diasporasının siyasi meselelere temkinli yaklaşımı, ilgisizliği ve tek çatı altında toplanamaması. Macron, 24 Nisan'ı ‘Ermeni soykırımını anma günü’ ilan etmişti. Bütün bu gelişmeler, Nisan ayında bizi yeni sürprizlerin beklediğine dair bir işaret olabilir. Bu noktada Dışişleri Bakanlığımızın girişimleri ve Avrupa'da yaşayan vatandaşlarımızın tepkileri büyük önem taşıyor. Çünkü bugün Fransa'da hayata geçen uygulamalar yarın Türkiye'nin menfaatlerine zarar vermek isteyen bütün Batı ülkelerine yayılabilir. Kafamızı kuma gömerek yaşamamızın cezasını gelecek nesiller çekebilir.”

‘DEVLETİMİZ MAALESEF DOĞRU DÜRÜST EĞİLMEDİ’

Paris Anadolu Kültür Merkezi Başkanı Dr. Demir Fıtrat Önger ise soykırım yalanlarına karşı mücadelede devletten yeteri kadar destek göremediklerini anımsatarak, şunları ifade etti: “Fransızlar ‘soykırım kanunu’ çıkarmak üzereydiler. ‘Soykırım olmadı’ dediğimizde bir sene hapis ve 20 bin avro para ceza çıkacaktı. Bu kanuna karşı kurmuş olduğumuz bir dernekle beraber ve Fransız Anayasa Mahkemesi'nden bunu iptal ettirdik iki kere.”

“Ermeni diasporasının Fransız siyasetindeki etkisini de göz önüne almamız lazım.” diyen Dr. Önger, devamında şunları aktardı: “Maalesef biz buradaki toplumumuzu bilgilendirmek için doğru dürüst bir hareket yapamıyoruz. Devletimiz, -yalnız bugünkü hükümet değil, bundan önceki hükümetlerde- bu konuya doğru dürüst eğilmedi. Şimdi bu olaylar artıyor. Buradaki Türk toplumu bu konuda tamamıyla bilgisiz.”